Sık Sık Bozuldukları İçin İnsanı Canına Tak Ettiren 14 Elektronik Alet
Günlük hayatımızda pek çok elektronik eşyaya ihtiyaç duyuyoruz. Mutfak robotlarından AVM’lerdeki asansörlere kadar her şeyi aktif olarak kullanıyoruz. Ancak bunlardan bazıları var ki çabuk bozuluyor.
Özellikle de en ihtiyaç duyduğumuz anlarda bizi yarı yolda bırakan bu elektronik ürünler neymiş hatırlayalım:
En iyisini alsanız da bozulmaya mahkum olan “kablolu” kulaklıklar
Neyse ki kablosuz kulaklık icat edildi de bu sorun genel anlamda çözülmüş oldu.
Kablolu kulaklıkların kuzeni olan şarj kabloları da insanı sinir krizine sokmaya meyillidir.
İlk başta temassızlığın baş gösterdiği kablolar, o büyük gün geldiğinde ya hiç çalışmaz olur ya da koparlar.
İşten/okuldan yorgun bir şekilde dönerken bir de merdiven çıkmak zorunda bırakan “yürüyen merdivenler”.
Kentin en işlek metro duraklarındaki yürüyen merdivenler, genelde bozuk olur. Teknik ekip ilgilenmek için çalışsa da kaderleri hep aynıdır. Yaya üst geçitlerinde bulunan yürüyen merdivenler ile asansörler de bu gruptadır.
AVM’lerdeki sensörlü el kurutma aletleri.
AVM gibi umuma açık yerlerdeki tuvaletlerin kağıt havlu, musluk ve sabunluk gibi ürünleri hijyen açısından sensörlü olur ancak bunların doğru düzgün çalışanını bulmak kolay değildir. Islak ellerle oradan ayrılmak zorunda kalırsınız.
O “çıt” sesinin kulaklarınızda yankılandığına eminiz…
Mutfak robotları, tarihin en kolay bozulan ürünlerinden bir tanesi olabilir. Fişe takarsınız ve tuşuna bastığınız an “çıt” diye bir ses çıkaran robotlar, ortama yaydıkları koku ile de bozulduklarını ilan ederler!
Özellikle de acil işiniz varsa içinizden söylenerek sıra beklemenize neden olur: Zincir marketlerdeki ikinci kasa.
Hemen her sokağa yayılmış olan zincir market şubelerinde genelde iki kasa vardır. Ancak bunlardan bir tanesi neredeyse hiçbir zaman çalışmaz.
Yiyecek-içecek otomatları, nedensiz bir biçimde çoğu zaman çalışmazlar.
Zincirlerle bağlandığını bile gördüğümüz otomotlar, çoğu zaman kalabalık etmekten başka bir işe yaramıyorlar. Çalışanlar da paramızı alıp ürünü vermiyor.
Şehirler arası otobüslerdeki ekranlar ve prizler, yolculuğu çekilmez kılar.
Bu ekranların yazılımları o kadar kötüdür ki Nokia dönemindeki telefonlar bile daha hızlıdır.
Benzin istasyonlarındaki hava/su makineleri, çoğu zaman ya çalışmaz ya da basıncı doğru göstermez.
Patlayan veya havası inen araç lastiğine hava basmak isteyenlerin uğrak noktası benzin istasyonudur ancak hal böyle olunca patlak lastikle lastikçi aramaya başlarsınız.
Eskimiş dizüstü bilgisayarlarda yaşanan batarya problemi aşırı can sıkıcı bir durumdur.
Acil bir işiniz olduğunda bile bilgisayarınızı kullanamazsınız. Değiştirmeniz durumunda birkaç ay nefes alırsınız, sonrasında yine aynı durum tekrarlanır.
Minibüslerdeki, belediye otobüslerindeki dijital saat göstergeleri.
Her nedense bunları kimse düzeltmeye tenezzül etmez. Sıcaklık derecesi de saat de hep hatalıdır.
İnsanı havasızlıktan öldürmeye niyetliler: Toplu taşıma araçlarındaki klimalar.
Zaten içerisi balık istifi şeklinde insan doluyken bir de klimaların çalışmaması…
Bir hevesle aldığımız yazıcılar.
Çok değil, sadece birkaç hafta içinde ya kağıt sıkıştırır ya tıkanır ya da kartuşu biter.
İki kez vurmadan çalışmayan televizyon kumandaları.
Sallayınca içinden tıkır tıkır ses gelmeyen kumanda yok denecek kadar az.
Bonus: Uygulama ve site bonusu da eklememiz gerekirse MHRS’yi başköşeye koymamız gerekir.
Bir site bu kadar mı çok hata verir?