MEB Yeni Eğitim Öğretim Takvimini Yayımladı

18.08.2020

A⁺

A^-

Kalbe giden üç ana damarından birinin tıkalı olmasından dolayı yorgunluk ve halsizlik şikayeti bulunan, ABD’de ‘riskli’ denilerek ameliyata alınmayan 56 yaşındaki hasta Adana’da tedavi edildi. ‘Girişimsel kardiyoloji’ yöntemiyle gerçekleştirilen operasyonda işlemler radyasyon altında yapıldığı için doktorlar ameliyatı kurşun yelekle giyerek gerçekleştirdi.

Eşi ve 4 çocuğuyla yaklaşık 35 yıldır ABD’de yaşayan Yüksel Olgaç, kalbindeki rahatsızlıktan dolayı 12 sene önce malulen emekliye ayrıldı. Geçtiğimiz yıl halsizlik ve yorgunluk şikayetiyle ABD’deki bir doktora giden Olgaç’ın, kalbe giden üç ana damarından birinde tıkanıklık tespit edildi. Buradaki hastanede tedavi olmak isteyen Olgaç, doktorları tarafından ‘ameliyatın hayati risk taşıdığı’ gerekçesiyle operasyona alınmadı.

SAĞLIĞINA ADANA’DA KAVUŞTU

Tekrar sağlığına kavuşmak için Türkiye’ye gelen Olgaç, Adana’da özel bir hastanede tedavi edildi. Narkoz verilmeden ve göğüs kafesi açılmadan yaklaşık yarım saat süren bir operasyonla kalp damarındaki tıkanıklık giderilen Yüksel Olgaç, sağlığına memleketinde kavuştu.

‘TÜRK DOKTORLAR İMKANLARI SONUNA KADAR KULLANIYOR’

Olgaç, gerçekleştirilen operasyonun ardından adeta yeniden doğduğunu, kendini çok iyi hissettiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

‘Türkiye, sağlık açısından eskiye göre çok daha iyi noktada. Beni burada tekrar hayata getirdiler. Hiç kimse ‘Türkiye’de doktorlar kötü’ diye düşünmesin. Amerika’da sağlık sistemi buradan çok farklı. Oradaki sigorta şirketleri doktorlara bir kural koymuş ve o kural dışına çıkamıyorlar. Onlar ne derse o oluyor. Türkiye’de doktorlar hasta için ne gerekiyorsa sonuna kadar ellerindeki imkanları kullanıyorlar. Sağlık süper bir aşamada.’

‘ŞU ANDA HASTAMIZIN TÜM DAMARLARI AÇIK’

Kalp ve Damar Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Murat Çaylı, hastayı, uyguladıkları ‘girişimsel kardiyoloji’ yöntemi ile sağlığına kavuşturduklarını belirtti. Tamamen tıkanmış olan damarların açılmasının zor olduğunun altını çizen Çaylı, konuşmasına şu şekilde devam etti:

‘Bu ana damar tıkalı olduğu için diğer iki damardan kan alıyordu. Diğer damarların kanını da azalttığı için bu kalbin performansını düşürüyordu. Böyle durumda uzun vadede kalp fonksiyonunda bozulma meydana gelebiliyor. Ayrıca, diğer damarların herhangi birinde oluşacak kalp krizinin hasarı da çok ağır olur. O zaman bir damar tıkandığında iki damar tıkanmış etkisi yapar ve hasta kaybedilebilir. Damarı tam tıkalı hastalar kalp krizi geçirirse ölüm oranı çok yüksek olur. Şu anda hastamızın tüm damarları açık ve çalışıyor.’

‘AMELİYATA KURŞUN YELEKLE GİRİYORUZ’

Çaylı, hastanın şu anki durumunun gayet iyi olduğunu, normal hayatına devam ettiğini ifade etti. ‘Girişimsel kardiyolojinin’ ayrı bir eğitim ve deneyim gerektiren zor bir yöntem olduğunu vurgulayan Çaylı, ‘Bu, kardiyolojinin en son kısmı ve zor basamağı. Her kardiyoloğun yaptığı bir işlem değil. Bizim işlemlerimiz radyasyon altında oluyor. Bu işlemlerde kurşun yelek giyip ameliyata giriyoruz. O radyasyona maruz kalıyoruz. Kardiyologların çoğu o radyasyona maruz kalmamak için kısa işlemleri tercih ediyorlar. Bu şekilde yurt dışından gelen çok hasta oluyor. Özellikle Arap ülkelerinden Lübnan’dan, Irak’tan hatta Almanya’dan gelenler var. Yurt dışından yılda ortalama 40-50 hasta geliyor’ diye konuştu.