DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Ankara’daki Yaşlı Kadının Haksız Teşhisine İlişkin Olay: Alzheimer İddiası ve Hukuki Süreç

Ankara’daki yaşlı kadının haksız teşhisi: Alzheimer iddiası ve hukuki süreçte adalet arayışı, tıbbi hatalar ve yasal süreçler güvenilir bir inceleme.

19.10.2025
A+
A-

Ankara’da yaşayan Selvi Kurt (81), yurt dışına çıkmak için vize işlemlerini yürütürken, Gaziantep’te 2018 yılında gittiği özel hastanede kendisine Alzheimer teşhisi konulduğunu öğrendi. Ardından Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yapılan muayene ve tetkikler sonucunda böyle bir hastalığının olmadığı saptandı. Kurt, avukatı aracılığıyla hastane yönetimi ve teşhisi koyan doktorlar hakkında Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

İddialar kapsamında, E-nabız sistemi üzerinden kendisine uygun olarak görüldüğü iddia edilen bazı reçeteler ve ilaçlar hakkında da inceleme başlatıldı. Kurt’un avukatı, hekim kanaat raporlarındaki çelişkileri ve gerçeğe aykırı beyanları işaret ederek soruşturmanın genişletilmesini talep etti. Dava dilekçesinde, hastaneden alınan raporda, “kişinin akıl sağlığının uzun süre boyunca yerinde olmadığı” gibi ifadelerin ileri sürülmesiyle ilgili kaygılar dile getirildi ve hastanın zarar gördüğü savunuldu.

Şikayet süreci kapsamında Sağlık Bakanlığı’na da başvuruda bulunan Kurt, raporun kendisinin bilgisi dışında E-Nabız’a işlendiğini, bazı ilaçların ise kimliği belirsiz kişiler tarafından temin edildiğini öne sürdü. Ayrıca hastanenin kamera kayıtları, sorumlu kişilerin ifadeleri ve radyolojik görüntülerinin bilirkişi incelemesiyle doğrulanması talep edildi.

Kürtün ve açıklamalar ise olayın kendilerine de büyük bir şok yaşattığını belirtiyor. Oğulları, annenin yurt dışında yaşayan akrabalarının vekalet işlemleri için yurtdışına gitmek isterken bu durumla karşılaştıklarını söyledi. Yaşananlar nedeniyle ailenin büyük bir travma yaşadığı ve annelerinin sağlığıyla ilgili bilgi kirliliği nedeniyle zor bir süreç geçirdiğini ifade ettiler.

Avukat görüşü, 2018’de konulan teşhisin gerçeği yansıtmadığını, E-nabız üzerinde yer alan görüntülerin ise muayene ve tetkiklerle doğrulanması gerektiğini belirtti. Müvekkilinin üzerinde herhangi bir Alzheimer veya demans tanısının bulunmadığını net olarak gösteren mevcut raporlar olduğunu kaydeden avukat, teşhise ilişkin iddiaların devlet aleyhine yönelik legal süreçlerle sonlandırılması gerektiğini savundu. Ayrıca, hastane yönetimi ve ilgili kişilerin cezai sorumluluk taşıyabileceğini bildirdi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.