Uyuz Vakalarında Artış: Belirtiler, Bulaşma Yöntemi ve Tedavi
Uyuz vakalarının artışı, halk sağlığını tehdit ediyor. Bu yazıda uyuz belirtileri, bulaşma yöntemleri ve etkili tedavi yöntemleri hakkında bilgi edinin. Sağlığınızı korumak için bilgilere göz atın!
Uyuz Vakalarındaki Artışa Dikkat!
Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Erkin Pekmezci, son zamanlarda artış gösteren uyuz vakalarına yönelik önemli uyarılarda bulundu. Uyuz hastalığının, doğrudan temas yoluyla bulaşan bir paraziter hastalık olduğunu ve genellikle yoğun kaşıntı ile kendini gösterdiğini vurguladı. Dr. Pekmezci, “Eğer kollarda, ellerde, dirseklerde ve karın bölgesinde kaşıntı ve kızarıklık yaşıyorsanız, uyuz olma ihtimaliniz yüksek” dedi. Bu hastalığın, her geçen gün artış gösterdiğini de sözlerine ekledi.
Uyuzun Belirtileri ve Bulaşma Yöntemi
Medipol Üniversitesi Sefaköy Hastanesi’nde görevli olan Dr. Pekmezci, uyuzun son birkaç yılda Türkiye’de yaygın bir salgın hastalık haline geldiğini belirtti. “Uyuz, paraziter bir hastalık olup insandan insana doğrudan temas ile bulaşır. Ailede bir bireyin uyuz olması, diğer tüm aile üyelerini de riske atar. Bu nedenle belirtileri dikkatlice takip etmek son derece önemlidir” şeklinde konuştu.
Kaşıntı ve Belirtiler
Uyuzun en belirgin özelliğinin yoğun kaşıntı olduğunu ifade eden Dr. Pekmezci, “Uyuz hastalığı temas yoluyla yayıldığı için vücutta genellikle kaşımaya bağlı sıyrıklar, çizikler ve farklı bölgelerde kırmızı noktalar şeklinde belirtiler ortaya çıkar. Özellikle sıcak bir ortamda yatağa yattıktan sonra kaşıntı daha da artabilir ve bu durum, kişiyi uykusundan uyandıracak kadar rahatsız edici olabilir. Eğer aile içinde bir uyuz vakası tespit edilirse, tüm ailenin tedavi edilmesi gerektiğini öneriyoruz. Hastalığın kuluçka süresi genellikle bir hafta ile bir ay arasında değişiklik göstermektedir” dedi.
Tedavi Yöntemleri
Hastalığın tedavi yöntemleri hakkında bilgi veren Dr. Pekmezci, “Uyuz tedavisinde iki ana yöntem bulunmaktadır. Bunlar; dışarıdan uygulanan ilaçlar ve ağız yoluyla alınan ilaçlar olarak sınıflandırılabilir. Dışarıdan kullanılan ilaçlar genellikle permetrin veya kükürtlü karışımlardan oluşmaktadır. Ancak bu ilaçların kullanımı bazen zorlayıcı olabilmektedir. Bu nedenle, genellikle ağız yoluyla uygulanan tedavi yöntemini tercih ediyoruz, çünkü bu yöntem daha kolay ve etkilidir” ifadelerini kullandı.
Bebekler ve Yaşlılar Üzerindeki Etkisi
Dr. Pekmezci, uyuz hastalığının bebekler ve yaşlılardaki seyrinin farklılık gösterdiğine dikkat çekti. “Yaşlı bireylerde genellikle belirgin deri bulguları olmayabilir; sadece kaşıntı hissi, cildin kuruluğuna bağlı rahatsızlık olarak algılanabilir. Bebeklerde ise durum daha farklıdır; bu yaş grubundaki bireylerde avuç içi, ayak tabanı ve kafa derisinde kırmızı döküntüler ve yaralar meydana gelebilir. Bu sürecin dikkatli bir şekilde izlenmesi ve doğru bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir” diye konuştu.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Sağlık