Trabzon Doğançay Köprüsü ve Son Durumu

Trabzon Ortahisar’daki Tarihi Doğançay Köprüsü Günümüz Mücadelesiyle Karşı Karşıya

Trabzon’un Ortahisar ilçesinde bulunan ve yaklaşık 200 yıldır ayakta kalan tarihi Doğançay Köprüsü, zaman içinde çeşitli doğal afetlere rağmen korunmayı başarmış, ancak son yaşanan sel felaketleriyle ciddi şekilde zarar görmüştür. Köprünün uzun yıllar boyunca ayakta kalması, restore çalışmalarına ve düzenli bakımına rağmen, özellikle son selin ardından aldığı hasar nedeniyle yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır.

İstinat Duvarları ve Dere Yatağı Revizyonu Gerekiyor

Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği Başkanı Prof. Dr. Coşkun Erüz, köprünün sürdürülebilirliği için acil önlemler alınması gerektiğini belirterek, şunları ifade etti: “Dere yatağına yapılan istinat duvarlarının yeniden güçlendirilmesi ve uzmanların da görüşleri alınarak derenin akış yönünün, köprünün altından doğru şekilde yönlendirilmesi gerekmektedir.”

Köprü Son Sel Felaketinde Yaşadığı Zararlar ve Güncel Çalışmalar

Trabzon’un Beşirli Mahallesi’nde denize en yakın konumda bulunan ve tarihi önemi büyük olan Doğançay Köprüsü, geçmişte birçok sel ve doğal afet karşısında direnmiş, restore edilerek günümüze ulaşmış bir yapıdır. Ancak, son sel olayında köprünün ayaklarında oyulmalar meydana gelmiş ve alt kısmı aşınmaya başlamıştır. DSİ ve karayolları ekipleri, köprünün çevresinde dere ıslahı ve temizlik çalışmaları yürütmektedir.

Yıkılma Riski ve Önlemler

Prof. Dr. Erüz, köprünün yıkılma riskine karşı, suyun akışının köprünün altına ortalanmış şekilde yönlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, şu önemli noktaları dile getirdi: “Dere yatağındaki rüsubatın temizlenmesi tek başına yeterli değildir. Dere yatağında açıklık sağlanmalı, köprüyü koruyacak uygun akış kanalları oluşturulmalı ve yapıların bu doğrultuda yeniden planlanması gerekir.”

Köprüyü Koruyacak Etkin Çözümler ve Uzman Görüşleri

Erüz, ayrıca, bu konuda uzmanların görüşleri alınarak, köprünün etrafındaki yapıların da revize edilmesi gerektiğine dikkat çekti. “Köprünün korunması için, dere yatağında yeterli açıklık ve akışın sağlanması, rüsubatın toplanmaması ve köprüye zarar vermeden sel akışının yönlendirilmesi hayati önem taşımaktadır.”

Mahalleli ve Uzmanların Görüşleri

Mahalle sakini Adnan Yavuz, köprünün tarihi önemine vurgu yaparak, şunları söyledi: “Bu, en eski Osmanlı döneminden kalan köprüdür. Çok sayıda sel ve olumsuz hava koşullarına rağmen ayakta kalmayı başardı. Ancak, dere yatağının genişletilmesi ve temizlenmesi şarttır. Dereyi doğal akışına bırakmak, tahribatı azaltacaktır.”

Yavuz, ayrıca, köprünün zamanla oluşan aşınmalarını ve gelecekteki olası yıkılma risklerini de önlemek için derinlemesine çalışmaların yapılması gerektiğini belirtti. “Dere yatağı daraltıldıkça, suyun akış hızı artar ve köprüye zarar verir. Bu nedenle, daha büyük ve güçlü altyapı düzenlemeleri şarttır.”