Sanat ve Sektörde Tekelleşme ve Ayşe Barım Hakkında Süregelen Soruşturma
Sanat ve sektörlerde tekelleşme iddiaları ve Ayşe Barım hakkında devam eden soruşturma hakkında detaylar. Güncel gelişmeleri öğrenmek için tıklayın.
Soruşturmanın Gelişimi ve Sektördeki Etkileri
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan ve halen devam eden soruşturma, ID Danışmanlık Limited Şirketi sahibi menajer Ayşe Barım’ın faaliyetleriyle ilgili önemli iddiaları gündeme getiriyor. Bu süreçte, sektördeki birçok oyuncu ve sanatçı, tekelleşmenin yarattığı olumsuz etkiler ve sektördeki güç dengesinin bozulması konusunda derin endişelerini dile getiriyor.
Özellikle sosyal medya platformlarında, çeşitli sanatçıların ve oyuncuların, ellerine verilen hazır metinleri paylaşarak ülkeyi yurt dışına şikayet etme davranışları, sektörde büyük tepki toplamış durumda. Bu paylaşımlar, sektörün iç yapısında yaşanan sorunlara ve tek taraflı iletişim biçimlerine işaret ediyor.
Burak Haktanır’ın Açıklamaları ve Sektör İçindeki Gelişmeler
Ünlü oyuncu Burak Haktanır, Sabah gazetesine yaptığı açıklamalarda, sektörün tekelleşme sorununu ve bunun toplumsal hayata yansıyan olumsuz sonuçlarını detaylandırdı. Haktanır, “Sektördeki güç ve ekonomik üstünlük, ne yazık ki devlet düşmanlığı ve kötü niyetli amaçlar için kullanılıyor. Bu güçler, sahaya çeşitli araçlar ve aparatlarla müdahale ederek, kültür ve sanat alanını şekillendiriyor” dedi.
Haktanır, 2 yıl önce gerçekleşen Boğaziçi Film Festivali’nde, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yönelik yapılan ve TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın sözleriyle gündeme gelen skandala da değinerek, şu ifadeleri kullandı: “TSK bizim gözbebeğimiz, onların moral ve motivasyonunu artırmak bizim asli görevimiz. Bu nedenle, orduya yönelik iftiraları kınadım ve destek veren bazı oyuncuların da aynı görüşte olduğunu gözlemledim. Salonda, Ayşe Barım’ın çalışanları ve oyuncular da vardı ve bu iftiraları alkışlayanlar oldu.”
Sanatçılar ve Toplumsal Sorumluluk
Sanat camiasının, özellikle Gazze’de yaşanan insanlık dramına karşı sessiz kalmasının eleştirisini yapan Haktanır, “Dünyanın birçok yerinde sanatçılar, bu konuda seslerini yükseltti. Ancak ülkemizdeki sanatçıların bu konuda suskun kalması, büyük bir hayal kırıklığı oluşturuyor. Filistin’deki soykırıma tepki gösterilmesi gerekirken, bizde maalesef bu konu nedense gündem dışı bırakılıyor” diyerek tepkisini dile getirdi.
Organize ve Talimatlı Hareketler
Sanat camiasında çıkan söylemlerin ve tepki şekillerinin, büyük ölçüde organize ve talimatlı olduğu kanaatini taşıyan Haktanır, “Orman yangınları ve diğer toplumsal olaylarda da benzer organize hareketler gözlemledik. Ülkemizde yaşanan büyük orman yangınlarının, bilinçli ve planlı bir şekilde çıkarıldığına inanıyorum. Bu olaylar, sadece doğal afet değil, aynı zamanda devletimize karşı düzenlenmiş organize bir saldırıdır” ifadelerini kullandı. Ayrıca, sektör içindeki bazı oyuncuların ellerine verilen metinleri sosyal medya üzerinden paylaşarak, ülkelerini ve devletlerini yetersiz göstermek adına bilinçli hareket ettiklerini belirtti.
İçerik ve Senaryo Üzerine Baskılar
Netflix ve diğer platformlara yönelik eleştirilerini de dile getiren Haktanır, “İki senaryo örneği üzerinden, platformların zorla LGBT sahneleri ve cinsel içerikli bölümler ekletmeye çalıştığını gördüm. Senaristler, hikayelerine uygun olmayan bu sahneleri koymak zorunda kalıyorlar. Bu durum, sanatın ve hikayenin bütünlüğüne zarar veriyor” dedi.
Sanat ve Sektördeki Bilinen Gerçekler
Ayşe Barım ve menajerlik sistemiyle ilgili sorunların, Rekabet Kurumu’nun yürüttüğü soruşturma ile gündeme gelmiş olmasının, aslında sektörde bilinen ve kabul edilen gerçekleri yansıttığını belirten Haktanır, “Bu sorunlar, uzun zamandır sektörün temel meseleleri arasında yer alıyordu ve artık kamuoyu önünde de tartışılır hale geldi” diye ekledi. Ayrıca, bazı oyuncuların, Ayşe Barım’a bağımlı kalmak yerine, kendi bağımsız duruşlarını sergilemeleri gerektiğine vurgu yaptı.
Yurt Dışındaki Destek ve Organize Faaliyetler
Yurt dışı projeleri ve fonlama kaynakları hakkında da bilgi veren Haktanır, “Bazı projelerde, yurt dışı fonların ve desteklerin, bu sistemin büyümesine katkı sağladığını görüyoruz. Özellikle Netflix gibi platformların, belirli talepler doğrultusunda sahne ve içerik düzenlemeleri yaptırması, sektörün yapısal sorunlarını daha da derinleştiriyor” şeklinde konuştu.