Obezite ve Beslenme Bozukluklarına Dair Uzman Görüşleri ve Güncel Yaklaşımlar
Obezite ve beslenme bozukluklarına dair uzman görüşleri ve güncel yaklaşımlar hakkında detaylı bilgiler, sağlıklı yaşam için önemli ipuçları sunuyoruz.
İyileşme Burada Başlar Programında Obezite Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Alper Öztürk’ten Önemli Açıklamalar
Haberler.com ekranlarında yayınlanan ve geniş ilgi gören İyileşme Burada Başlar programına katılan Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Alper Öztürk, obezitenin tedavi yöntemleri, kilo yönetimi ve beslenme bozuklukları hakkında detaylı bilgiler verdi. Programda, sağlıklı yaşamın temel taşları olan diyet, spor ve yeterli su tüketiminin önemine değinen Öztürk, özellikle yanlış ve bilinçsiz zayıflama yöntemlerinin risklerine vurgu yaptı.
“Anoreksiya Bir Psikolojik ve Algı Bozukluğudur”
Obezite uzmanı, özellikle anoreksiya nervoza gibi ciddi beslenme bozukluklarının psikolojik temelleri olduğunu belirterek, bu rahatsızlığın yalnızca kilo verme değil, aynı zamanda bir algı bozukluğu olduğunu vurguladı. “Anoreksiya, kişinin kendisini olduğundan çok daha şişman veya sağlıksız görmesi, vücut algısında bozukluk yaşamasıyla karakterizedir. Bu psikolojik durumun tedavisinde hastanın psikolojisinin düzeltilmesi ve doğru bilgilendirilmesi büyük önem taşımaktadır.” dedi. Ayrıca, hastaların bir kısmının kendilerini kusmaya yönelttiğini, bazılarının ise yemek yemekten tamamen uzak durduğunu belirtti.
Zayıflama İğneleri ve Diğer Yöntemler Hakkında Uyarılar
Sağlıklı kilo verme sürecinde zayıflama iğneleri gibi yeni nesil yöntemlerin kullanımı tartışma konusu olmaya devam ediyor. Öztürk, bu konuda şu uyarılarda bulundu: “Zayıflama iğneleri bilimsel olarak kabul gören ve etkili olabilen yöntemlerdir. Ancak, bunlar en son çare olarak ve mutlaka uzman gözetiminde kullanılmalı. Yeni çıkan ilaçlar ve uygulamalar henüz tam anlamıyla araştırılmadığından, yan etki riskleri de artmaktadır.”
Obezitenin Cerrahi Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar ve Etkileri
Obezite tedavisinde cerrahi yöntemlerin en yüksek başarı oranına sahip olduğunu belirten Öztürk, şunları kaydetti: “Bilimsel veriler, özellikle tüp mide ameliyatının, obezite tedavisinde en etkili ve en çok tercih edilen yöntem olduğunu göstermektedir. Bu ameliyat, vücutla uyumu yüksek ve uzun vadeli sonuçlar sağlayan bir seçenektir. Ancak, ameliyat sonrası sağlıklı beslenme ve düzenli spor alışkanlıklarının kazanılması, kaybedilen kiloların korunması açısından kritik öneme sahiptir.” Ayrıca, “Tüp mide ameliyatı, dünya genelinde en çok yapılan obezite cerrahilerinden biridir çünkü vücuda en uyum sağlayan ve komplikasyon riskleri en düşük olan yöntemdir.” ifadelerine yer verdi.
Çocuklarda ve Gençlerde Obeziteye Erken Müdahale
Sağlıklı yaşamın teminatı olan erken müdahale konusunda açıklamalarda bulunan Öztürk, “Çocukluk ve gençlik döneminde obeziteye erken teşhis ve tedavi büyük önem taşımaktadır. Vücut kitle endeksi yüksek olan çocuklara zamanında müdahale edilerek, hem büyüme gelişimi desteklenir hem de ilerleyen yaşlarda ortaya çıkabilecek metabolik rahatsızlıklar önlenmiş olur.” diyerek, özellikle erken yaşta yapılan müdahalelerin hem büyüme ve gelişmeyi olumlu etkilediğini hem de sağlıklı bir yaşam biçimi kazandırdığını belirtti. Ayrıca, erkek tipi kilo alımının iç organlarda yağlanmaya yol açarak sağlık risklerini artırdığını vurguladı.