Kurultay Krizi ve Hukuki Tartışmalar: Görev ve Yetki Üzerine Ayrıntılı Duruşma Özeti

CHP’nin avukatları Çağlar Çağlayan ve Mehmet Can Keysan ile kurultay delegelerinin avukatı Onur Yusuf Üregen, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen duruşmada görüşlerini paylaştılar. Hakim, dosyaya gelen evrakları inceleyip avukatlara söz verdi; Üregen, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) son kararıyla belirginleşen görev-yargı ayrımına ilişkin iddialarını savundu. Üregen, YSK’nın İstanbul il kongresinin iptali kararına ilişkin yetkilerinin sandık başı konularıyla sınırlı olduğunu, adli yargının bu tür uyuşmazlıklara bakması gerektiğini söyledi ve davalı tarafın görev ve yargı yoluna ilişkin itirazının geçersiz olduğunu öne sürdü.

Beyanlarında, davacı tarafın iddia ettiği zaman aşımı ve hak düşürücü sürelerle ilgili olarak bu süreçlerin davaya konu olan sakatlıklar karşısında uygulanabilirliğini sorgulayan Üregen, kamu düzenine aykırılık ve tam kanunsuzluk hususunun bu davada zaman aşımı sınırlaması olmaksızın ileri sürülebileceğini belirtti. Kurultay iradesini etkileyen organize suç iddialarına ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda yürütülen soruşturmalarda çok sayıda partili hakkında ceza davalarının açıldığı; bazı şüphelilerin fezleke işlemleriyle dokunulmazlıklarının kaldırılması sürecinin devam ettiği kaydedildi. Ayrıca partili bazı delege ve üyelerle ilgili soruşturma işlemlerinin sürdüğü ifade edildi. Dosyada bu konudaki kayıtlar bulunduğuna vurgu yapıldı.

Üregen, delil olarak Ceza soruşturması’ndaki bulgular üzerinden kurultay sonucunun Özgür Özel lehine değiştirilmesi amacıyla siyasi partiler kanununa aykırılık işlendiğini iddia etti. Kurultayın kamu düzenine aykırı bulunması nedeniyle mutlak butlanla batıl olduğu belirtildi. Salonda CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın’ın Üregen’e yönelik sözlü tepkisi yaşandı.

Üregen, 4-5 Kasım 2023 tarihli Kurultay’ın mutlak butlanla sakatlandığını ve bu yüzden yok hükmünde sayılması gerektiğini, Özgür Özel’in kurultay sonrası Genel Merkez, Merkez Yönetim Kurulu, Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyelerinin tedbiren görevden uzaklaştırılması yönündeki talebini de dile getirdi. Ayrıca önceki kurultaylarda seçilmiş bazı yöneticilerin tedbiren görevlerinden uzaklaştırılmasının hükmün kesinleşene kadar sürmesini talep etti. Mutlak butlan halinin çıkarılamayacağı yönünde savunmasını güçlendirdi.

Avukat Çağlayan ise YSK’nın seçim-yargı konularında yetkili olduğunu öne sürdü; kongrelerin devamı ve kongre iptali taleplerinin incelenmesi sırasında YSK’nın görevli olduğuna dikkat çekti. Çağlayan, dosyada yer alan suç örgütü tarifi ve iddialarının iddianameyle uyumlu olmadığını belirterek, mahkemenin yargı yolu açısından görevsiz olduğunu ifade etti. Karar için kurultay sonuçlarının beklenmesi gerektiğini, davaların amaçladığı hedefin partiyi kimin yöneteceğine mahkemenin karar vermesi olduğuna değindi. İstanbul ve Ankara’daki dosyaların dosya sıkıştırması ve 21 Eylül’de olağanüstü kurultay çağrısının yapılması gibi hususların ilçe seçim kurulu ve parti içindeki süreçlere sorulması talep edildi.

Söz alan Üregen, davanın kabulü halinde CHP Genel Merkezi’nin kamuya açık kaynaklarda paylaştığı 22. Kurultay sürecinin durdurulmasına karar verilmesini talep etti. Beyanların ardından mahkeme, davacı vekilinin tüm tedbir taleplerinin daha önce incelendiğini belirterek karar verilmesine yer olmadığına karar verdi. Ayrıca mahkeme, Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesi ile Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yazı yazılarak karar ve gerekçeli kararlarının dosyaya eklenmesini istedi. Delege listelerinin istenmesi ve İstanbul kongresi ile ilgili liste süreçlerinin dosyaya kazandırılması da kararlar arasındaydı. Duruşma 24 Ekim 2025’e ertelendi.

Davanın geçmişi: CHP’nin 4-5 Kasım 2023 tarihinde yaptığı 38. Olağan Kurultayı ile ilgili başlatılan usulsüzlük soruşturmaları sonucu, eski Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı delegeler iptal davaları açmıştı. Bu iptal davaları 14 Şubat’ta Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasında birleştirilmişti. 30 Haziran’daki duruşmada mahkeme, ceza davasına konu görevsizlik kararının sonucunun beklenmesine karar vermiş ve duruşmayı 8 Eylül’e ertelemişti. CHP avukatları, kurultay haftasının CHP’nin kuruluş haftası olduğunu anımsatarak 8 Eylül duruşmasının ertelenmesini talep etmişti. Mahkeme, talebi uygun görerek 15 Eylül’de görüşülmesine karar vermişti. AA kaydı ile ilerleyen bu süreç, davanın seyrini şekillendirdi.