Komşu’nun en gözde adası: Mikonos
Mikonos hep eğlenceli gece hayatı, çılgın partileriyle anılsa da aslında adanın sakin ve huzur dolu bir tarafı da var. Mavi panjurlu beyaz evleri, daracık sokakları, taşlı yollarıyla klasik bir Yunan Adası olan Mikonos diğer adalara oranla oldukça kurak. Ancak bu kavrukluğa rağmen bunalmanıza asla fırsat vermeyen rüzgârı bence onu ayrıcalıklı kılıyor. Mikonos’da gönlünüzce ve özgürce gezmek, her gün farklı bir plaj keşfetmek, her akşam güneşi farklı bir koyda batırmak istiyorsanız araba ya da motor kiralamanız şart. Çünkü taksiler oldukça pahalı ve sayıları çok az. Havalimanından kiralayacağınız aracınızla kısa bir sürede adanın merkezine yani Chora’ya ulaşabilirsiniz. Mikonos’da merkezde yani Chora’da kalmayı tercih ederseniz benim önerim nispeten sakin bir sokakta yer alan ‘Carbonaki Otel’ olacaktır. Otelden dışarı adımınızı attığınız anda kendinizi canlı bir ada hayatının ortasında buluyorsunuz. Mikonos yirmi dört saat yaşayan bir ada desem abartmış olmam.


Chora’da kalıyor ve güne şahane bir kahvaltıyla başlamak istiyorsanız adresiniz omletten krebe, sandviçten granolaya birçok seçenek sunan Popolo olmalı. Duvar kenarındaki üç masasından birine oturup bir yandan önünüzden akıp giden kalabalığı izleyebilir bir yandan da kahvaltınızı edebilirsiniz. Yok ben o kadar uzun kahvaltı edemem hemen denize gitmek isterim derseniz de ‘Artisan Bakery’ imdadınıza koşacaktır. Buradaki tatlı tuzu hamur işleri arasında seçim yapmakta zorlanabilirsiniz çünkü hepsi birbirinden güzel. Zaten içeri girdiğiniz anda duyacağınız koku sizi kendinizden geçirmeye yetecektir. Benim favorim kepekli, çekirdekli çıtır halkalar, hatta o kadar favorim oldular ki, her gidişimde fazladan alıp plaj çantama da attım. Kahvaltının ardından gün boyu deniz kenarında sere serpe yatmak, lezzetli yemekler yemek ve sakin bir gün geçirmek isterseniz benim önerim kısa bir araba yolculuğuyla ulaşabileceğiniz Elia Beach… Pssarou ve Ornos başta olmak üzere, Elia gibi başka sakin ve özellikli koyların olduğunu da söylemeliyim. Mikonos’da ister çılgın happy hour partilerinin olduğu plajlarda eğlencenin dibine vurun, isterseniz de huzurun dinginliğinde kaybolun, tercih sizin. Nerede olursanız olsun Chora’ya döneceğinize de eminim.

class=’cf’>
Mikonos’da tüm gün eğlencenin dibine vurabilir ya da sakinliğin tadını çıkarabilirsiniz, tercih sizin. Bu arada Chora’daki gerçekten özellikli sanat galerilerini gezmenizi ve butiklere göz atmanızı da tavsiye etmeden geçemeyeceğim. Elbette bütçenize sahip çıkmayı unutmadan. Kesin olan tek bir şey bu kavruk ama esintili adada her zevke hitab eden bir tatil yapmak mümkün. Mikonos’a İstanbul’dan direk uçakla gidebileceğiniz gibi, deniz yoluyla adadan adaya geçerek ya da Atina’nın Pire Limanı’ndan direk de ulaşabilirsiniz.