DOLAR 32,2160
EURO 34,7566
ALTIN 2.393,48
BIST 10.276,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Açık
İstanbul
19°C
Açık
Pts 22°C
Sal 25°C
Çar 19°C
Per 17°C

Hafta sonu sizi İzmir için yola çıkaracak 5 köy

11.12.2018
A+
A-
1 / 28

İzmir, kent merkezinin dışında hafta sonu sizi İstanbul’dan ve çevre illerden kendisine sürükleyecek, masal tadında köylere sahip. Özellikle kış aylarında gezip, görmesi daha keyifli olan 5 İzmir köyünde neler var neler yok bir bakalım mı? İşte detaylar…

Fotoğraflar. Sevda Serbest, Alamy

2 / 28

İzmir’in boncuğu: Nazarköy
İzmir’in Kemalpaşa ilçesine bağlı gizli kalmış bir köy burası. Merkezden sadece yarım saat uzaklıktaki Nazarköy adı üstünde bir nazar boncuğu diyarı. Nif Dağı eteklerindeki bu şirin ve mütevazı köy, yaklaşık 70 yıl öncesine kadar Kurudere adıyla biliniyormuş.

3 / 28

Birgün Mısır’dan bir boncuk ustasının gelip buraya yerleşmiş. Bölgenin kızılçam ağaçlarının katkısıyla Nazarköy, bir boncuk üretim merkezi haline gelir.Boncuk üretimi için bu köyün tercih edilme sebebi ise, bölgede yetişen kızılçam ağaçları.

4 / 28

Çünkü boncuk ocağında kullanılan bu ağacın bıraktığı is, boncukların daha iyi parlamasını sağlıyormuş.İki derenin arasında bir vadiye kurulmuş olan köy geçimini çoğunlukla nazar boncuğu yapımından sağlıyor.

5 / 28

Köyün duvarlarında, caddelerinde pek çok seramik ve nazar boncuğu göreceksiniz. Hatta bu pek çok boncuk atölyesi ile karşılaşacak ve nazar boncuğunun yapılışına tanık olacaksanız.

6 / 28

Dilerseniz siz de deneyebilirsiniz. Gelmişken Nif Dağı eteklerinden toplanmış şifalı otlardan satın almayı da unutmayın.

7 / 28

2+2: Matematik Köyü
Şirince’ye doyduysanız istikamet hemen yanı başındaki Matematik Köyü olsun. Zira bu köy daha önce gittiğiniz köylerin hiç birine benzemiyor. Köye girince kendinizi Hobbit filminden bir sahnede sanmanız olası.

8 / 28

Nesin Matematik Köyü, bana hep anlatılan Halkevlerini hatırlattı. Matematiği sevdirmek ve imece usülü bir dayanışma ile öğrencilere eğitim vermek bu köyün en büyük gayesi. Köyü gezdikçe insan yeniden matematik öğrenmek istiyor adeta.

9 / 28

Başka hiçbir köye benzemeyen Nesin Matematik Köyü, Ali Nesin’in ve yüzlerce insanın bağışlarıyla ve imece usulü kurulmasıyla dünyada bir ilk. Matematik Köyü’ne gelen öğrenciler de yeteneklerine ve fiziksel güçlerine göre bulaşık, yemek, sulama, temizlik, ağaç dikme gibi çeşitli görevleri dönüşümlü olarak üstlenerek bu imece usulü çalışan köye katkıda bulunuyor.

10 / 28

Ağaçlarla ve sarmaşıklarla çevrili birçok çalışma ve inziva köşesi, açıkhava kütüphaneleri ve kitap okuma köşeleri var burada.

11 / 28

Eğitim program ilkbahar ayları itibarıyla başlıyor ve sonbahar sonuna kadar devam ediyor. Lise ve üniversitelerin ocak ve şubat aylarına denk gelen ara tatillerinde de etkinlikler oluyormuş. Lise matematik eğitiminden yüksek lisans düzeyinde matematiğe, felsefe derslerinden fiziğe onlarca etkinliğin gerçekleştirildiği köyde programlar genelde iki hafta sürüyor.

12 / 28

Adı gibi: Şirince
Zamanında Rumların yaşadığı Şirince köyü, İzmir merkeze sadece 1 saat uzaklıkta. Şirince her ne kadar 2012’deki kıyamet senaryosunda dünyada ayakta kalacak iki köyden biri oluşu ile popüler olmuş olsa da bünyesinde inanılmaz bir tarih barındımasıyla da hala pek çok ziyaretçi çekiyor.

13 / 28

Şirince, Efes’in terk edilmesinden sonra 15. yy civarında yerleşim görmeye başlamış. Mevcut yapılar ise 19. yy’dan. Eski adı Çirkince olan Şirince’ye geldiyseniz, sıcak bir köy sahlebi içtikten sonra köyün tüm sokaklarını gezin. Her köşede sizi başka bir hikaye bekliyor.

14 / 28

Ayşe Hanım’ı yerinde Ege otları ile yapılmış gözleme yemeyi ,ardından kumda kahve ile mürver şurubu içmeyi unutmayın.

15 / 28

Şarap mahzenlerini gezin ve meyve şarabı tadın, severseniz alın. Favorilerim yaban mersini ve mürdüm eriği. Meyve şarabı sevmeseniz yolunuz Kaplankaya şarap evine düşsün.

16 / 28

Aziz John Baptist Kilisesi’ni ziyaret edip, bahçedeki havuza para atıp dilek dileyin.Taş Mektep’te Tanzimat’tan Cumhuriyet’e eğitim anılarına dalın. Hakiki zeytinyağı sabunu için lavanta köy ürünlerine uğrayın.

17 / 28

Giderseniz kopamazsın: Foça
Kim demiş Foça’ya sadece yazın gidilir diye… Foça’nın belki de en güzel zamanları sessizlik ve dinginliğin tadını çıkarabileceğiniz kış ayları.

18 / 28

İzmir merkezden yaklaşık 1 saatlik bir yolculuk ile ulaşabileceğiniz Foça’da denizin dalgasını, martıların çığlıklarını, motorların patpatlarını dinleyerek kış güneşinin tadını çıkarabilirsiniz.

19 / 28

Daracık sokaklarına dizilmiş bahçeli, geniş balkonlu taş evler, Eski Foça’nın tüm hikayesini sokak sokak konuşmadan anlatıyor, 3 bin yıldır balıkçı kasabası olan Foça’ya geldiyseniz deniz mahsüllü bir masaya oturmadan dönmeyin.

20 / 28

Mevsimine göre kırlangıçtan mezgite, işkineden kolyoza, levrekten trancaya, karidesten, midyeye en tazesini bulmanız mümkün. Yanına da rezene, enginar, arapsaçı, ebegümeci, ısırgan otu ve turp otu gibi en lezzetlisini Foça’da bulabileceğinizmezelerden söyleyin.

21 / 28

Sahil kenarında bir kuyruk gördüyseniz bilin ki Nazmi Usta’nın dondurmalarını yemek için siz de o sıraya, mevsim dinlemeden gireceksiniz. İncirli olanından benim için de deneyin.

22 / 28

Efsanelere inanır mısın bilmem ama Foça’ya giden herkes Karataş’a denk gelip üzerine basarmış. Ve bir daha Foça’dan kopamazmış.

23 / 28

Toskana hissi: Birgi
İzmir merkeze iki saatlik uzaklıktaki Birgi Köyü, zamana direnen tarihi görünümü ile fotoğraf makinelerinizi hep hazır tutmanızı istiyor.

24 / 28

Zamanında Aydınoğulları Beyliği’ne başkentlik yapan Birgi, Lidyalılardan başlayıp, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine kadar uzanan köklü bir tarihe sahip.

25 / 28

Kalabalıkların da azaldığı sonbahar kış dönemi köyü gezmenin keyfi de ikiye çıkıyor diyebilirim. Birgi’ye gelince, kiremit rengi evleriyle adeta Siena’yı andıran sokaklarını, Şerif Aliağa tarafından 1761’de yaptırılmış Birgi Çakırağa Konağı’nı, Beylikler döneminden kalma Aydınoğlu Mehmet Bey Camii’ni ve yine aynı isimli hamamı gezmeden dönmeyin.

26 / 28

Elif Hanım’ın Konağı’nın bahçesinde yöresel bir kahvaltıya oturun. Sokakları gezerken köyde yaşayan teyzelerin yaptığı ekmekleri ve lokmaları da aman kaçırmayın.

27 / 28

Köyün içindeki pazardan incir, peksimet, Bergama tulumu ve kestane satın alın.

28 / 28

Bir de Vedat Milör’ün de bayıldığı katkısız buğday ekmeği ile meşhur olmuş Tokoğlu fırınına uğramayı unutmayın.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.