Göz Mikrobiyomunun Uzay Yolculuğu: Uzayda Gözümüzün Mikro Yapıları ve Gelecek Sağlık İçin Umutlar
Göz mikrobiyomunun uzay yolculuğunu keşfet: uzayda gözümüzdeki mikro yapılar ve gelecek sağlık için umut dolu yeni keşifler.
Göz yüzeyi, sadece görmeyi sağlamasıyla sınırlı olmayan, aynı zamanda milyarlarca mikro organizmanın yaşadığı hassas bir ekosistemi de barındırır. Bu mikroskobik topluluk, uzayda nasıl değişim gösterdiğine dair bilim insanlarının merakını cezbetti ve yeni bir araştırma alanı olarak öne çıktı.
Göz mikrobiyomunun uzaydaki ilk incelemesi şu anda Türkiye’den de katkı veren bilim insanlarıyla yürütülen SpaceOmix projesi kapsamında hayat buldu. Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Uğur Tunç, göz yüzeyindeki mikroorganizmaların uzay ortamında nasıl analiz edildiğini ve elde edilen bulguların insan sağlığı için potansiyel kazanımlarını anlatıyor. Projede, göz mikrobiyomunun elde edilmesi ve analiz protokolünün oluşturulmasına öncülük eden bir rol üstlendi.
Göz mikrobiyomunun bozulması olası etkileri göz sağlığı üzerinde belirgin sonuçlar doğurabilir. Düşünülür ki faydalı mikroorganizmaların azalması ve zararlıların çoğalması, kuru göz, alerjik konjonktivit, üveit veya iridosiklit gibi durumların tetiklenmesiyle ilişkilendirilebilir.
Uzayda mikrobiyom davranışını anlamak için yapılan yolculuk, Mart 2025’te FRAM-2 göreviyle başlayan bir süreçte devam etti. Falcon-9 roketiyle gerçekleştirilen bu yolculuk, Polar yörüngede beş gün süren bir süreçte katılımcıların aynı kişilerden alınan göz mikrobiyomu örneklerinin dünyada ve uzayda saklanarak karşılaştırılmasını mümkün kıldı. Uzm. Dr. Tunç, bu çalışmada göz mikrobiyomunun elde edilmesi ve analiz protokolünün geliştirilmesinde görev aldığını belirtiyor.
Uzayda mikroorganizmaların davranışı ve geleceğe etkileri konusunda, yerçekimi azalması, radyasyon ve atmosferik farklılıklar gibi etkenlerin DNA ile protein yapılarına etkilerinin olabileceği düşünülüyor. Dr. Tunç, bu etkilerin insan sağlığı için yeni kapılar açabileceğine işaret ediyor: “Mikroorganizmalar, yüksek organizmaların küçük benzerleri olarak, DNA ve protein sentezi açısından bize çok benzeyebilirler. Uzayda mikrobiyomun davranışını incelemek, insan fizyolojisini anlamada kritik bir adım olabilir. Bugün kulağa uzak gelse de 50-60 yıl içinde uzayda uzun süre kalan insanların sağlık sorunlarını çözmek zorunda kalabiliriz. Göz mikrobiyomu da bu sorulardan biri.”