Dünya Osteoporoz Günü: Türkiye’de Özel Durum ve Ekonomik Yük
Dünya Osteoporoz Günü: Türkiye’de özel durum ve ekonomik yük. Osteoporoz farkındalığı, tedavi maliyetleri ve aileleri etkileyen gerçekler.
Osteoporoz hastalığının kırılganlık riskini artırdığı ve günlük hareketleri bile kısıtlayabildiği belirtildi. Dünya genelinde 50 yaş üzeri her 3 kadından ve 50 yaş üzeri her 5 erkekten 1’inin osteoporotik kırık geçirme ihtimali bulunduğu vurgulandı. Türkiye’de ise önümüzdeki 5 yıl içinde yaklaşık 1,35 milyon osteoporoz kırığıyla karşılaşılacağı ve bunun maliyetinin 2,42 milyar dolar olarak öngörüldüğü paylaşıldı.
Uluslararası Osteoporoz Vakfı’nın bu yıl için belirlediği tema “Bu kabul edilemez” olarak ifade edilirken, kırıklar kronik ağrı, sakatlık ve erken ölüm gibi riskleri beraberinde getiriyor. Hastalık belirtisi çok belirgin olmadığından birçok kişi ancak kırık yaşandığında osteoporozla karşı karşıya kalıyor.
Vakfın verilerine göre dünya çapında 55 yaş üzeri bireylerde her yıl yaklaşık 37 milyon kırılganlık kırığı meydana geliyor ve bu da dakikada yaklaşık 70 kırığa denk düşüyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımına göre, 50 yaş üzeri erkeklerin yaklaşık %6,3’ü ve kadınların %21,2’si osteoporozdan etkileniyor; bu oranlar dünya nüfusuna uyarlanırsa yaklaşık 500 milyon kişi anlamına geliyor.
Osteoporoz nedeniyle oluşan kırıklar uzun vadeli sağlık sorunlarına yol açarken, hastalar ve aileleri ile topluma da ağır yük getiriyor. Ekonomik olarak ABD’de kırıkların tedavi maliyeti yıllık yaklaşık 17,9 milyar dolar ve İngiltere’de yaklaşık 4 milyar pound olarak hesaplanıyor. Türkiye içinse benzer bir tablo öngörülüyor; beş yıl içinde kırık sayısı 1,35 milyona ulaşırsa toplam maliyet 2,42 milyar dolar olarak değerlendiriliyor.
Uzun süreli bakım, ameliyatlar ve rehabilitasyon gerektiren kırıklar, sağlık sistemleri üzerinde önemli bir mali baskı oluşturuyor. Üretkenlik kaybı ve dolaylı giderler de bu yükü artırıyor; aileler için duygusal ve maddi zorluklar kaçınılmaz hale geliyor.
Korunmada en etkili yol olarak kemik sağlığını güçlendirmek öne çıkıyor. Sağlıklı kemikler, bağımsız ve aktif bir yaşamın temelini oluşturuyor; bu nedenle günlük hareket, dengeli beslenme ve gerekli durumlarda hekim önerisiyle yeterli kalsiyum, D vitamini ve protein alımı hayati önem taşıyor.
Kaynak: AA / Yasemin Kalyoncuoğlu – Sağlık; Haberler.com