DOLAR 32,3505
EURO 35,1028
ALTIN 2.309,84
BIST 9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 21°C
Açık
İstanbul
21°C
Açık
Cum 23°C
Cts 21°C
Paz 21°C
Pts 23°C

Yılmaz Özdil: “Elde kalan son bir avuç çekirdeksiz kuru üzüm”

09.09.2022
A+
A-

9 Eylül 1922…

100 yıl önce tam olarak bugündü.

Minarelerden ezan sesi yükseliyordu.

Mustafa Kemal Belkahve’deydi.

Bir incir ağacının gölgesinde, İzmir’i seyrediyordu.

İşgal edildiği gün, bir ulusun kurtuluş savaşını başlatan, işgali sona erdiği gün, o ulusun kurtuluş savaşını sonlandıran, dünyada bu özelliğe sahip tek şehir… İzmir’i seyrediyordu.

Nif’te kendisi için hazırlanan bağevine gitti.

Tek kat, taş, penceresiz, buram buram Ege kokan bağeviydi.

Köylü kadınlar karşıladı.

Ruşen Eşref’in tabiriyle, “gölgeler gibi çekingendiler.”

Mustafa Kemal’in elini öpmek istediler, izin vermedi.

Yere kapaklandılar, sarılıp dizlerinden öptüler.

Tek tek zor kaldırdı yerden hepsini… Ağlıyorlardı.

Yine Ruşen Eşref’in tabiriyle, “gözlerine uzuuun uzun bakışları, karşısında el bağlayışları, sonsuz susuşları, sonsuz bir minneti bin sözden daha iyi anlatıyordu.”

Yorgundu Mustafa Kemal.

Yemek getirdiler.

Yemedi.

Sigara çıkardı.

“Biliyor musun İsmet” dedi.

“Bir rüya görmüş gibiyim.”

Karabasanla başlayan, 3 yıl 3 ay 22 gün süren, mucizeyle biten bir rüya… Çiçekler açıyordu İzmir’in dağlarında.

Yıllar sonra o anı anlatırken, “sağ elimde tabanca, sol elimde idam sehpası, Samsun’dan İzmir’e öyle geldim” diyecekti.

37 bin 975 şehit verdik.

Bundan fazla sivil kaybımız vardı.

7 milyon 250 bin mermi sıktık.

55 binden fazla top mermisi harcadık.

Bir elimizde tabanca,

bir elimizde idam sehpası,

İzmir’e böyle geldik.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ!..

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.