Yapay Zeka ve Sosyal Medyada Bot Hesapların Artan Tehditleri
Yapay zeka ve bot hesapların sosyal medyada artan tehditlerini keşfedin, güvenlik önlemlerini öğrenin ve dijital dünyada korunmanın yollarını bulun.
Gazi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu’ndan önemli uyarılar
Gazi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu, yapay zeka teknolojilerinin hızla gelişmesiyle birlikte sosyal medyada karşımıza çıkan bot hesapların, bireylerin kişiliklerini, görüşlerini ve kelime tercihlerini taklit edebildiğine dikkat çekti. Bu gelişmelerin, bireylerin dijital kimlikleri üzerinde ciddi tehditler oluşturduğunu belirten Sağıroğlu, özellikle bu hesapların kullanıcıların takip edilmesi yoluyla kişisel analizler yapabildiğini vurguladı.
Prof. Dr. Sağıroğlu, bot hesapların yalnızca bireylerin güvenliğini değil, aynı zamanda toplumsal düzeni ve hatta uluslararası ilişkileri bile tehdit edebilecek seviyeye geldiğine işaret etti. Dünya genelinde sosyal medya platformlarındaki bot hesap oranının %5 ila %15 arasında değiştiğini belirten uzman, kullanıcıların daha dikkatli ve bilinçli olması gerektiğini önerdi.
Sosyal medya güvenliği ve alınabilecek önlemler
- Prof. Sağıroğlu: Profili herkese açık yapmaktan kaçının,
- Güvenmediğiniz kişilerin takip isteklerini kabul etmeyin,
- Şüpheli ve yanıltıcı içerikleri ilgili platformlara bildirin,
- Etkinlikleri sınırlandırmak için profil gizlilik ve güvenlik ayarlarını kullanın,
- Etiketleme, yorum ve doğrudan mesaj gibi etkileşimleri kontrol altına alın.
Bu adımlar, kullanıcıların dijital ortamda daha güvende olmalarını sağlayabilir. Ayrıca, sosyal medya platformlarından gelen içeriklerin doğruluğunun sorgulanması ve güvenilir kaynaklardan alınması büyük önem taşıyor.
Dezenformasyon ve yapay zekanın rolü
Prof. Sağıroğlu, Dezenformasyonla Mücadele Merkezi gibi kurumların, yanlış bilgi ve yalan haber yayılımını engellemek amacıyla aktif çalışmalar yürüttüğünü belirtti. Dijital ortamda güvenliğin, fiziksel güvenlik kadar önemli hale geldiğini vurgulayan uzman, bunun temel nedeninin yapay zekanın içerik üretim ve paylaşım süreçlerini kolaylaştırması olduğunu söyledi.
Yapay zekanın kullanımıyla oluşturulan yanlış bilgilerin, toplumda panik ve güvensizlik ortamı yaratabildiğine dikkat çeken Sağıroğlu, bu durumun özellikle kriz ve savaş dönemlerinde daha belirgin hale geldiğini ifade etti. Örneğin, İsrail’in İran’a yönelik saldırıları sırasında sosyal medyada yoğun dezenformasyon kampanyaları yürütüldü. Bu süreçte bot hesaplar ve yapay zeka destekli içeriklerin etkisi büyük ölçüde hissedildi.
Küresel ve yerel örnekler
Uluslararası arenada, Venezuela, ABD seçimleri ve İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılma sürecinde bot hesapların önemli roller üstlendiği biliniyor. Bu örnekler, yapay zekanın ve otomatik hesapların, kamuoyu algılarını şekillendirme ve yönlendirme konusunda ne denli etkili olabildiğine işaret ediyor.
Türkiye’de ise, yalan haber ve dezenformasyonun oranının %80’e yaklaştığı belirtiliyor. Özellikle Covid-19 pandemisi sürecinde, X platformu ve diğer sosyal medya araçlarında yayılan bilgilerin yaklaşık %50’sinin, iklim değişikliği ile ilgili içeriklerin ise %25’inin bot hesaplar tarafından üretildiği ortaya çıktı.
Sonuç ve öneriler
Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu, sosyal medyada güvenliğin sağlanması adına, kullanıcıların gizlilik ve güvenlik ayarlarını sadece tanıdıklarına açık tutmaları, şüpheli içerikleri derhal bildirmeleri ve bilinçli medya okuryazarlığı eğitimi almaları gerektiğine vurgu yaptı. Ayrıca, yapay zekanın ve bot hesapların yol açtığı dezenformasyonun önüne geçmek için, devlet kurumlarının ve platformların aktif denetim ve eğitim çalışmalarını artırması zorunludur.