Ulaş Şentürk’ün Oyuncak Tutkusu ve Sosyal Sorumluluk Projeleri
Ulaş Şentürk’ün oyuncak tutkusunu keşfedin! Sanatçının sosyal sorumluluk projeleriyle çocuklara nasıl umut verdiğini ve topluma katkı sağladığını öğrenin. İlham verici hikayesiyle siz de bu yolculuğa katılın!
Ulaş Şentürk’ün Oyuncak Tutkusu
47 yaşındaki Ulaş Şentürk, çocukluğunda yaşadığı alerjik rahatsızlık nedeniyle akranlarıyla dışarıda oyun oynamaktan mahrum kaldı. Bu durum, onun oyuncaklarla kurduğu bağı zamanla bir tutkuya dönüştürdü. 1996 yılında, çocukluk anılarını yaşatmak ve oyuncaklarını bir araya toplamak amacıyla koleksiyon yapmaya başlayan Şentürk, bugün 2 bin parçadan oluşan etkileyici bir koleksiyona sahip.
Yıllar içinde koleksiyonculuğunu daha da ilerleten Şentürk, oyuncaklarıyla dünyayı dolaşmaya karar verdi. Şimdiye kadar 20 ülke ve 60’tan fazla şehirde, özenle seçtiği mekanlarda oyuncaklarını fotoğrafladı. Koleksiyonu, Örümcek Adam, Batman, Superman ve Woody gibi popüler karakterlerden oluşuyor ve yalnızca Şentürk’ün değil, sosyal medyada bu kareleri gören binlerce kişinin de ilgisini çekiyor.
“Oyuncaksız Bir Dünya Düşünemem”
Yaklaşık 11 yıldır oyuncak fotoğrafçılığı yapan Şentürk, bu tutkuyu nasıl başlattığını şöyle anlatıyor: “Çocukluğumda hastalıklar nedeniyle evden çıkamazdım ve çok arkadaşım olmadı. Bu boşluğu oyuncaklarla doldurdum. Onlar benim arkadaşlarımdı. Büyüdükçe bu bağ kopmadı ve 1996’da koleksiyon yapmaya başladım. Bugün de çocukluğumun arkadaşlarını dünyayı dolaştırıyorum. Her gittiğim ülkede oyuncaklarımın en güzel şekilde fotoğraflarını çekmek için mekanları önceden araştırıyorum.”
Şentürk’ün koleksiyonunda, tasarım oyuncaklar ve nadir bulunan parçalar da yer alıyor. Özellikle Kemal Sunal’ın ünlü “Tosun Paşa” karakterini temsil eden ve yalnızca 10 adet üretilen oyuncak, koleksiyonun en özel parçalarından biri.
Sosyal Sorumluluk Projeleri ile Çocuklara Umut Oluyor
Son iki yıldır oyuncak fotoğrafçılığını bir sosyal sorumluluk projesine dönüştüren Şentürk, İstanbul’daki okullarda düzenlediği atölyelerle çocuklara oyuncak fotoğrafçılığını öğretmeyi hedefliyor. Topladığı oyuncakları depremzede çocuklara ulaştırmayı amaçlayan Şentürk, bu projeyle hem çocuklara bir hobi kazandırmayı hem de onların hayal dünyalarını genişletmeyi planlıyor.
“Teknoloji, zaman kaybı değil; doğru kullanıldığında hayal gücünü besleyen güçlü bir araçtır” diyen Şentürk, oyuncak fotoğrafçılığı atölyelerinde çocukların hem yaratıcı bir hobi edinmelerine hem de gelecekte mesleğe dönüşebilecek bir beceri kazanmalarına yardımcı oluyor.
“Oyuncak Fotoğrafçılığı, Hayal Dünyasını Besliyor”
Ulaş Şentürk, oyuncaklarıyla çıktığı yolculukların insanlarda nostaljik duygular uyandırdığını belirterek, “Her gittiğim yerde insanların tepkileri hep olumlu oluyor. Çocukluklarına dair bir karakter gördüklerinde yüzlerinde bir gülümseme oluşuyor. Bu hobi yalnızca beni değil, başkalarını da mutlu ediyor.” diye ifade ediyor.
Gelecekte deprem bölgesindeki çocuklarla bir araya gelmeyi ve onlara hem oyuncak yardımı yapmayı hem de oyuncak fotoğrafçılığını öğretmeyi planlayan Şentürk, bu projeyi Türkiye genelinde yaygınlaştırmak istiyor. Şentürk’ün hikayesi, oyuncakların sadece birer eğlence aracı olmadığını; aynı zamanda geçmişi hatırlatan, insanları bir araya getiren ve hayalleri besleyen güçlü bir bağ olduğunu kanıtlıyor.
Kaynak: Ensonhaber