Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: “Yurttaş kuralları unuttu”
Sözcü Gazetesi’nden Nazan Doğaner Halıcı’nın haberi…
Sıhhat Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, ‘Yeni Normal’le birlikte sosyal mesafe ve maske gibi kuralların hiçe sayıldığını söyledi. Vatandaşın virüsün ortadan kalkmış gibi hareket ettiğini belirtti.
Prof. Ceyhan; “Dünya Sağlık Durumu Örgütü ikinci dalga uyarısı yaptı. Sizin öngörünüz nedir? Yeni Normal’i nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu yazı kuytu geçirebilecek miyiz? Yeni kararlar ne gibi riskler doğurur, bu süreçte nelere uyarı etmeliyiz?” sorusuna çarpıcı yanıtlar verirken, manâlı uyarılar da yaptı…
İşte onlar…
YAZI RİSKLİ YAŞARIZ
19 Mayıs’tan beri binli rakamlara takıldık. Ancak 900 civarına inebiliyoruz. Sebebi sokaklardaki görüntüler… Toplu taşımada işe gidiş gelişleri kademelendirmezsek, herkes benzer saatte işe giderse sosyal mesafe kalmaz. öte yandan araçlara sanki kapasitede yolcu alınırsa kimse işe gidemez. Şehirler arası dolaşımı serbest bıraktığınızda bilhassa İstanbul’dan Anadolu’ya gidenlerde çok sayıda olgu çıkar. Diyarbakır örneğinde olduğu gibi… Ayrıca sahil kenarları da ciddi tehlike oluşturuyor. Geçtiğimiz hafta sonundaki görüntüler gibi… Kısaca eğer tedbir almazsak yaz her tarafında fazla riskli bir ortamda yaşayacağız. Çünkü aramızda teşhis konmamış çok sayıda insan olacak.
BİRİNCİYİ ATLATAMADIK
Öyle çok birey iş her yerde, salgın tehlikesi ortadan kalkmış gibi düşünüyor. Bunda bir takım uzmanların da hatası var. ‘Salgın, Mayıs sonu Haziran başı biter’ dediler. Kısıtlamayla yaşamak kolay değil… İnsanlar da buna şartlandırdı kendilerini. Tabii bu vesileyle biz salgının bitmeyeceğini oysa tedbirle biteceğini söyledik ama insanlar kendilerini şartlandırmıştı bir kere… Fakat virüs mutasyona uğrayıp, bulaşıcılığından bir şey kaybetmiş değil. Seri azalma, tedbirlerden kaynaklandı. Tedbirleri kaldırırsak İran’daki gibi vaka artışları kaçınılmaz olur. Şu sıralar 2. dalgadan söz ediliyor ama biz daha birincisini atlatamadık.
YAPTIRIMLAR GEREKİR
Bu dönemde ilk döneme göre önlem elde etmek daha zor. Çünkü birincil dönemde toplumun yüzde doksanını eve kapatmıştık. Geriye kalan yüzde 10’a önlem alıyorduk. Lakin derhal toplumun tamamını açtık. Şu Anda 83 milyon kişiye önlem elde etmek durumunda kalacağız. Buradaki uyumsuzluklar çok daha büyük problem oluşturuyor. Yani insanların maske ve sosyal mesafeye uyarı ettiğinin çok yakından izlenmesi lazım. Bilhassa maske için ideal olan insanların kendi gönlüyle bazı tedbirlere uymasıdır. Fakat ilk öncelikle sokağa çıkma yasağı ilan edilmeden cümbür cemaat kendisi evine kapansın istendi. Lakin pek olmadığı görüldü. Şu Anda görüyoruz fakat millet maskeyi de kendi gönlüyle takmıyor. O süre muhakkak yaptırımların olması gerekiyor.
ASGARI 6 AY DAHA VAR
Bundan daha sonra şunu bileceğiz… Çok kısa bir zaman değil en azından 6 aydan daha kısa olmayan bir süre maskeyle ve sosyal mesafeyle yaşamak zorundayız. İnsanlarda ‘Hazır bu meslek bitti, zaten yaz gelecek virüs bitecek’ algısı oluştu. Bu nesil yanlış konuşmalar insanlarda saatlerini hazirana kurma şeklinde yanlış bir algıya neden oldu. Her şey bitti zannettiler. Ben o yüzden ‘Yeni Normal’ yerine ‘Maskeli-Mesafeli Yaşam’ demeyi daha çok seçim ediyorum. Çünkü ‘Yeni Normal’ ve ‘Kontrollü Sosyal Hayat’ dürüst anlaşılmıyor. Özetle bu süreçte maskeli-mesafeli yaşayacağız.
Alınan kararlar 65 yaş için tehlikeli
Salı günü açıklanan yeni kararlar konusunda açık konuşmak gerekirse en büyük risk 65 yaş üstü kişilerin toplumla teması olacak. Çünkü 65 yaş aşağı vefat riski düşük, fakat 65 yaş üzerinde vefat riski var. Aşamalı yaklaşımdan fazla birden bire bu ırk toplumun içinde yer alacak. Bu çok pozitif dikkat gerektirecek, çünkü bu insanlar 3 aydır evde kapalılar, daha titiz olacaklardır fakat bu insanlarla bağlantı eden öteki şahısların ne dek titiz olacağı önemli. 18 yaş altının dışarı çıkmaması da daha çok 65 yaşı gözetmek içindi. Dolayısıyla bu bir tehlike oluşturuyor tabii. Bunun sonuçlarını bir iki hafta sonra görmeye başlayacağız.