Türkiye’de Tip 1 Diyabetli Çocuklar İçin Okul Desteği ve Toplumsal Farkındalık

Türkiye’de Tip 1 diyabetli çocukların sayısının yaklaşık 30 bin olduğu vurgulanırken, bu hastalıkla yaşayan ailelerin ve eğitimcilerin karşılaştığı zorluklar yeniden ele alınıyor. Diyabetli çocuklar, seyrek görüldükleri için toplumsal farkındalık eksikliğiyle karşılaşabiliyor ve bu durum akademisyenler, hemşireler ve öğretmenler arasında da yeterli bilgi ve hazırlığın olmadığını gösteriyor. Prof. Dr. Şükrü Hatun, bu çocukların doğru bakımla toplumun diğer üyeleriyle aynı şekilde hayata atılabileceğini belirtiyor.

TOBB Erzurum Kadın Girişimciler Kurulu’nun düzenlediği eğitim toplantısında, Diyabetli Çocuklar Vakfı (DİYAÇEV) kurucusu ve başkanı olan Hatun, çocuklarda ortaya çıkan Tip 1 diyabetin Türkiye’de ne kadar yaygın olduğuna dikkat çekti. Tip 1’nin özellikle erken başlangıçlı ve belirgin belirtilerle kendini gösterdiğini söyleyen Hatun, hastalığın seyrek görülmesi nedeniyle bazen yanlış algıların oluşabildiğini ifade etti. “Bir çocuk diyabetle tanıştığında, çoğu kişi ve aile bu durumu şaşkınlıkla karşılar; çünkü akıllarda diyabet çoğunlukla erişkinlerle ilişkilendirilir,” diye konuştu.

Günümüzde iyileştirme mümkün olmamakla birlikte, insülin tedavisiyle hastaların yaşam kalitesi önemli ölçüde artıyor; şu an itibarıyla kök hücre veya diğer köklü tedavilerin pratikte yaygınlaşmadığını belirten Hatun, gelecekte bu alanda kaydedilen gelişmelerin umut verdiğini belirtti.

“Güzeli beslerseniz, herkes gibi hayat sürersiniz” sözleriyle, tedavi gören çocukların normal bir yaşam sürmesinin mümkün olduğuna dikkat çekti. Real Madrid oyuncusu Nacho Fernandez ile model Lila Grace Moss’un da Tip 1 diyabetli olduğuna dikkat çekerek, sağlıklı bir yaşam için doğru bakımın önemine vurgu yaptı.

Okullarda bakımın güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yapan Hatun, öğrencinin sabah evden çıkıp okulda da insülin ve öğün takviyesi yapmasının gerekli olduğunu belirtti. “Bir öğretmen, öğrenciye meyve suyu ya da glukoz tableti sağlayarak acil durumlarda müdahale edebilir; aksi halde durum daha da kötüleşebilir,” dedi. Okulların diyabet ekiplerinin parçası haline getirilmesi gerektiğini söyleyen Hatun, öğretmenlerin bu süreçte kilit rol oynadığını belirtti.

Programa katkı veren uzmanlar arasında Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Atilla Çayır, Diyabet ve okul bakımı konusunda bilgiler sunarken, Uzman Diyetisyen Tuğba Gökçe ise okulda beslenme konularını ele aldı. Milli Eğitim Bakanlığı İl Sağlık Hizmetleri sorumlusu Çiçek Şimşek ise okullardaki diyabet programlarının nasıl yürütüldüğünü aktardı. Ayrıca Hatun, Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde ailelerle buluşarak “Tip 1 Diyabet Tedavisinde Güncel Konular ve Yenilikler” üzerine bilgi verdi.