Türkiye’de SAT-1 Şap Hastalığıyla Mücadelede Yeni Gelişmeler ve Aşı Üretimi
Türkiye’de SAT-1 şap hastalığıyla mücadelede yeni gelişmeler ve aşı üretimi hakkında güncel bilgiler, sağlık önlemleri ve etkili çözümler burada.
Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan SAT-1 Şap Hastalığına Karşı Hızlı Müdahale
Tarım ve Orman Bakanlığı, Türkiye Şap Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen yeni çalışmalar sonucunda SAT-1 şap hastalığının önlenmesine yönelik aşı üretiminde önemli ilerlemeler kaydedildiğini kamuoyuyla paylaştı. Bu kapsamda, hastalığın yayılmasını engellemek amacıyla ülke genelinde toplamda 4,5 milyon doz aşının üretiminin tamamlandığını duyurdu.
Aşı Üretimi ve Sahadaki Dağıtım Süreci
Üretim faaliyetleri aralıksız devam ederken, sahada aşılama çalışmalarına da hız verildi. Yeni nesil SAT-1’e karşı geliştirilen aşılar, hastalık görülen bölgelerde ve yakın çevresindeki ilçelerde veterinerler tarafından ücretsiz olarak uygulanmaya başlandı. Ayrıca, hastalığın yayılımını engellemek amacıyla hayvan pazarlarının kapatılması ve bu kararın salgın kontrol altına alınana kadar devam etmesi planlanmaktadır.
SAT-1 TİPİ ŞAP HASTALIĞININ İLK GÖRÜLDÜĞÜ BÖLGE VE YAYILIM
Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Bülent Tunç, şap hastalığının yaklaşık 4 ay önce Avrupa kıtasında ortaya çıktığını ve bu durumun Türkiye’de özellikle doğu illerinde sınırdan hayvan girişlerinin yoğun olduğu bölgelerde ilk kez görüldüğünü belirtti. Hastalığın, sınır kapılarından ve hayvan nakliyesiyle ülke geneline hızla yayıldığını ifade etti.
İki Aşamalı Aşılama Programı ve Bağışıklık Kazanımı
Tunç, aşılama sürecinin başarıyla sürdürüldüğünü ve 21 gün arayla ikinci doz aşının yapılmasının ardından hayvanlarda bağışıklığın sağlanacağını vurguladı. Bu sayede, hastalık gelse bile hayvanlar büyük ölçüde korunmuş olacak. Ayrıca, hayvan pazarlarının kapatılmasının sektör üzerinde olumsuz ekonomik etkiler yaratmadığını, fiyatların istikrarlı kaldığını ve piyasanın sorunsuz işlemeye devam ettiğini belirtti.
Yıllık Aşı Üretim Kapasitesi ve Yerli Aşı Çalışmaları
Hastalığın hayvanlarda ateş, kilo kaybı ve süt kaybına neden olduğunu dile getiren Tunç, ülke genelinde haftalık 1 milyondan fazla aşının üretildiğini ve bu aşının hızla dağıtıldığını ifade etti. Ülkemizin yerli üretim şap aşısı sayesinde dışa bağımlılığın azaldığını ve bu durumu ülke ekonomisi açısından büyük bir avantaj olarak gördüklerini söyledi. Veteriner hekimlerin aşılama çalışmalarında aktif rol almalarının önemine de değindi.
Hastalığın Verim ve Döl Kaybına Etkisi
Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Kamil Özcan, hastalığın özellikle döl verimini olumsuz etkilediğini, aynı zamanda et ve süt üretiminde ciddi düşüşlere neden olduğunu vurguladı. Kurbanlık hayvanların hareketleriyle yayılan hastalığın, damızlık inekler ve düveler arasında da yayılması ve verim kaybını artırması endişesini dile getirdi.
Sonuç ve Temenniler
Her iki sektör temsilcisi de, sağlıklı ve verimli hayvanların sürdürülebilmesi adına hastalıkla mücadelede kararlılık ve koordinasyonun devam etmesi gerektiğine dikkat çekti. Üreticilerin ve vatandaşların, aşılama ve hijyen kurallarına uyum sağlayarak, hastalıkla mücadeleye destek olmaları büyük önem taşıyor.