Türk Akademisyenlerin İnsansız Hava Araçlarına Yönelik Yenilikçi Saldırı Tespit Modülü Gelişimi
Türk akademisyenlerin insansız hava araçlarına yönelik geliştirdiği yenilikçi saldırı tespit modülü hakkında detaylar ve teknolojik gelişmeler.
Dünyada ve Türkiye’de Savunma Teknolojilerinde Yeni Bir Dönem
Global savunma sanayisinde yatırımlar hızla artarken, özellikle insansız hava araçlarının (İHA) muharebe alanlarındaki kritik önemi ve kullanım alanlarının genişlemesi, bu teknolojilerin güvenliğinin sağlanmasına yönelik yeni çözümler geliştirilmesini de beraberinde getiriyor. Bu gelişmeler ışığında, NATO’nun öncülüğünde düzenlenen ve inovatif teknolojilerin teşvik edildiği “Innovation Hackathon 2025” yarışmasına, çeşitli ülkelerden 80’den fazla firma katılım gösterdi. Bu yarışma, savunma alanında yüksek teknolojilerin geliştirilmesine ve özellikle çift kullanımlı çözümlerin inovatif yaklaşımlarla üretilmesine zemin hazırladı.
Türk Akademisyenlerin Çalışmaları ve Geliştirilen İnsansız Sistem
ODTÜ TEKNOKENT bünyesinde faaliyet gösteren “Skytech Robotik Teknolojileri” firması ile işbirliği yapan, ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Robotik ve Yapay Zeka Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi (ROMER) Müdürü Doç. Dr. Erol Şahin ile Aksaray Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Veli Bakırcıoğlu, arıların savunma stratejilerinden ilham alarak yeni nesil saldırı tespit ve konumlandırma teknolojileri geliştirdi. Bu kapsamda, yapay zekanın desteğiyle çalışan ve İHA’lara yönelik saldırı sonrası hedefin yaklaşık konumunu analiz eden, aynı zamanda gerçek zamanlı veri işleme kapasitesine sahip “STRIKE” isimli modül ortaya kondu.
Modülün İşlevselliği ve Tatbikat Başarısı
Yapay zeka ve gelişmiş sensör teknolojileri kullanılarak tasarlanan bu modül, dronun üzerine yapıştırıldığında, dronun herhangi bir saldırı ve vurulma anında aldığı ivme verilerini analiz ederek, saldırganın konumunu ve saldırı şiddetini tespit edebiliyor. Ayrıca, modül saldırıya uğradığında konum bilgisini diğer drone’lara ve komuta merkezine iletebiliyor. Bu sayede, düşmanın saldırı taktikleri ve konumu daha hızlı ve etkili bir şekilde belirlenerek, operasyonların başarı oranı artırılıyor. Bu yeni teknolojik ürün, gerçekleştirilen tatbikatlarda başarıyla test edilerek, uluslararası jüri tarafından ilk 10 arasına girip ödüllendirildi.
Yatırım ve Destek Süreçleri
Özellikle NATO’nun savunma ve güvenlik alanında çift kullanımlı teknolojilerin geliştirilmesini destekleyen DIANA programından faydalanmak üzere başvurularını yapan firma, bu alanda önemli bir aşama kaydetti. Ayrıca, NATO Science and Technology Organization (STO) tarafından düzenlenen etkinliklere katılarak, teknolojisini uluslararası arenada tanıtmaya devam ediyor. Şahin, bu noktada, teknolojinin patent aşamasına geldiğini ve ürün haline getirilmesi için çalışmaların sürdüğünü belirterek, “Yatırım ve fonlama imkanlarıyla ürünümüzü daha da geliştirmeyi amaçlıyoruz” şeklinde görüşlerini paylaştı.
Modülün Çok Yönlü Kullanım İmkanları ve Geleceği
Şahin, modülün farklı hava ve kara araçlarına entegre edilerek, farklı operasyonel ihtiyaçlara cevap verebileceğini vurguladı. Ayrıca, ürünün bağımsız bir sistem olduğu ve çeşitli drone üreticileri tarafından kullanılabileceği bilgisini paylaştı. Bakırcıoğlu ise, geliştirdikleri güvenlik katmanı modülünün, saldırı anında konum tespiti ve saldırganın yönünü belirlemede yüksek doğruluk sağladığını, yapay zeka algoritmalarıyla hata oranını minimize ettiklerini ifade etti.
Yapay Zeka ve Güvenlik Amaçlı Geliştirmeler
Projede, yapay zekanın katkısıyla saldırıların yönünü ve konumunu tespit etme oranını artırmak için çeşitli algoritmalar entegre edildi. Bu sayede, dronun vurulduğu an saldırganın konumu yüzde yüz kesinlikle tahmin edilmek yerine, yüzde olarak yüksek bir doğruluk oranıyla tespit edilebiliyor. Bu gelişmeler, hem sahada operasyonel farkındalığı artırmakta hem de savunma teknolojilerinin güvenilirliğini yükseltmektedir.