DOLAR 32,2097
EURO 34,7450
ALTIN 2.456,13
BIST 10.218,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 15°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
15°C
Hafif Yağmurlu
Cts 21°C
Paz 17°C
Pts 19°C
Sal 20°C

Tek başına, üç kıtada 120 şehir

27.08.2018
A+
A-
1 / 28

Esra Uğurlu (35) sosyolog. Gittiği ülkeleri yerlisi gibi gezmek en büyük tutkusu… Hatta bu tutkusu için işinden ayrıldı ve artık tüm zamanını seyahate ayırıyor. Tek başına üç kıtada 120 şehir gezdi. Güney Afrika’da penguenlerle yüzdü, Madagaskar’da yerli halkın zor yaşam şartlarına tanık oldu. En ilginç deneyimini ise Japonya’da kapsül otelde kalarak yaşadı. Uğurlu ile seyahat maceralarını konuştuk.

Fotoğraflar: Esra Uğurlu

2 / 28

İşten ayrılma kararı zor olmadı mı?
– Bir anda alınmış bir karar değildi. Sosyoloji okumayı çok istiyordum. Bunu başardım ama Türkiye’de çoğu bölüm mağduru gibi mesleğimle ilgisiz alanlarda çalışmak zorunda kaldım.

3 / 28

Birçok şirkette satış bölümlerinde görev aldım. Düzenli bir işiniz olunca seyahat etmek için zamanlarınız belli…

4 / 28

Daha fazla seyahat etmek istiyordum. Karar verdiğim anda birikimlerimi gözden geçirdim ve kısa bir süre sonra da işten ayrıldım.

5 / 28

Seyahat için böyle bir şey yapmak güzel ama birikimleriniz size yetecek mi? Artık çok dikkat ediyorsunuzdur…
– Tabii, düşük bütçeli seyahat ediyorum. Turistik veya pahalı restoranlar yerine sokaktan yiyorum, hostellerde uyuyorum ya da yerel halkın evlerinde ücretsiz konaklıyorum.

6 / 28

Toplu taşıma kullanıyorum, bazen meyve alırken bile pazarlık yapıyorum. Bu şekilde daha az parayla daha uzun süre seyahat etme imkânı bulsam da tüm bunları yaparken elbette paraya ihtiyaç duyuyorum. Birikimlerimle ufak da olsa bazı yatırımlar yapmıştım ve hâlâ bu gelirle seyahat ediyorum.

7 / 28

Her gezginin bir seyahat tanımı var, sizinki nedir?
– Seyahati tanımlamak çok zor. Gezerken gördüklerim karşısında mutluluktan ağladığım oluyor.

8 / 28

Bu hissi sadece seyahat ederken yaşıyorum. Yolda olmak benim için özgürlük, mutluluk, heyecan, empati, sevinç, merak, coşku, tutku ve aşk demek.

9 / 28

Peki bu tutkunun ilk kıvılcımı nerede parladı?
– Hong Kong… Kardeşim orada sinema sektöründe çalışıyor. Dört yıldır yılın büyük bölümünü de orada geçiriyor.

10 / 28

Annemin vefatıyla hayatımın en üzüntülü ve mutsuz günlerini geçiriyorken kardeşimin nikâh davetiyle Hong Kong’a gittim. Ayak bastığım andan itibaren hayran kaldım.

11 / 28

Renkli, ışıl ışıl, çok kalabalık, bol gökdelenli, değişik kokulu, geleneksel ama modern, karmaşa içinde ama düzenli bir yer. Bunların hepsini bir arada görmek bana yaşadığımı hissettirdi.

12 / 28

Sonrası, üç kıtada 26 ülke ve 120 şehir… Yalnız Asya ve Afrika kıtasına birden fazla kez gittim.

13 / 28

Asya ve Afrika’da hangi ülkeleri gezdiniz?
– Afrika’da Güney Afrika Cumhuriyeti, Svaziland, Lesotho ve Madagaskar’ı gezip Türkiye’ye döndüm. Amacım en az altı ay kalmaktı ama beklediğimden çok daha yorucu bir seyahat olmuştu. Biraz dinlendikten sonra bu kez üç aylığına Asya’ya gittim.

14 / 28

Japonya, Güney Kore, Tayvan, Tayland ve Kamboçya’yı gezdim. Bir başka üç aylık Asya seyahatimde ise Myanmar ve Laos’u listeme ekleyip Hong Kong, Tayland, Myanmar, Laos ve Vietnam gezileri yaptım.

15 / 28

Daha sonra arkadaşlarım ve kardeşimle aynı ülkelere gittiğimiz zamanlar da oldu.

16 / 28

Üç kıtada gezdiğiniz ülkeler içinde en çok neresi sizi etkiledi?
– Madagaskar… Burası ayrı bir gezegen gibi. Üzerindeki bitki ve canlı çeşitliliği dünyanın hiçbir yerinde yok.

17 / 28

Kafanızı çevirip baktığınız her yer ya filmden bir sahne gibi ya da daha önce benzerini bile görmediğiniz bir doğa harikası.

18 / 28

Genel olarak Madagaskar’da halkın durumu pek iyi değil, nasıl bir hayat sürüyorlar?
– Aracınızda ayağında terlik bile olmayan insanlarla seyahat ediyorsunuz. Kaldığınız otellerde çarşafların elde yıkandığını, belki çoğumuzun hayatında görmediği kömürlü ütülerle ütü yapıldığını görüyorsunuz.

19 / 28

Yemeklerin restoranlarda bile sadece kömürlü mangallarda piştiğini, otelden istediğiniz sıcak su için de mangal yakıldığına şahit oluyorsunuz. Köylerde elektrik yok. Çoğu insan başlarında taşıdığı yükleriyle saatlerce çıplak ayak yürüyor. Ulaşım aracı olarak insanlı çekçek kullanılıyor. Yalnız ne olursa olsun insanlar sürekli size gülüyor ve sohbet etmek istiyor.

20 / 28

Hiç aklınızda çıkmayan anılar var mı?
– Çok fazla… Sri Lanka’da yavru köpekbalıklarıyla, Güney Afrika’da ise penguenlerle yüzdüm, harikaydı. Ellerimle zürafa, lemur ve devekuşu besledim. Vietnam’ın dillere destan çılgın trafiğinde motor kullandım.

21 / 28

Tayland’da 7’den 70’e herkesin birbirini ıslattığı Tayland yeni yılı kutlaması olan Songkran Festivali’ne, Hong Kong ve Myanmar’da karnaval tadında geçen Çin Yeni Yılı kutlamalarına katıldım. Japonya’da geleneksel kıyafet ‘yukata’ giyip Japon geleneksel danslarından birini öğrendim ve kapsül otelde kaldım.

22 / 28

Kapsül otelde konaklama fiyatı nedir?
– Bu otellerde kalmak çok istediğim bir şeydi. Tokyo’daki en ucuz seçeneklerden birini tercih ettim. Gecelik 25 Dolar.

23 / 28

Nasıl peki, rahat ettiniz mi?
– En güzel ve en rahat konaklama deneyimlerinden biriydi. Kapsülün kapısını kapattığınız anda birçok insanla aynı odada yattığınızı unutuyor, kendinizi tamamen size ait bir odaya çekilmiş gibi hissediyorsunuz.

24 / 28

Otele giriş yaptığınızda pijama takımı, diş fırçası, diş macunu, tarak, havlu ve terlikten oluşan set veriliyor. Otelin içinde ayakkabıyla dolaşmak yasak. Ayakkabıları ayakkabılıkta, çantalarınızı da kilitli dolapta tutuyorsunuz.

25 / 28

Hiç hayal kırıklığına uğradığınız bir ülke oldu mu, “Keşke gelmeseydim” dediğiniz…
– Bir yer söylemem gerekirse Laos derim. Suratsız tavırlara maruz kalarak vize alabildim. Halk gezginlere karşı çok soğuk. Selamımı bile almayan pek çok insanla karşılaşmak oradayken bana kırıcı geliyordu. Yalnız bunun için onları yargılamak istemem.

26 / 28

Bir de fiyatların komşu Asya ülkelerine göre daha pahalı olmasından üç hafta kalmayı planladığım Laos’dan 15’inci günün sonunda ayrılmıştım.

27 / 28

“Aylık harcamalarımda 600-700 doları aşmamaya çalışsam da daha pahalı ülkelerde aylık harcamam 1000 doları buluyor.”

28 / 28

Esra Uğurlu, seyahatlerinde çektiği fotoğrafları ‘@esrauurlu’ Instagram adresinden paylaşıyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.