Serum Tedavisi ve Evde Uygulamanın Riskleri: Uzmanlardan Açıklama

Birçok hasta soğuk algınlığı ve benzeri belirtilerle başvurduğunda serum tedavisinin hızlı bir iyileştirme sağlayabileceği düşünülse de, bu tedavinin her hasta için uygun olmadığı ve bilinçsiz uygulamaların hayati sonuçlar doğurabileceği unutulmamalıdır.

Serum her hastaya gerekli değildir ifadesiyle açıklayan İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Yener Gün, başvurulan belirtilere bağlı olarak ağızdan tedaviyle de yeterli hızlı iyileşmenin elde edilebildiğini vurguluyor. 39 derecenin üzerinde seyreden yüksek ateş ve yaygın vücut ağrısı gibi belirgin semptomlar varsa bazı durumlarda damardan tedaviye başvurulabileceğini belirtmekle birlikte, bu kararın her hasta için geçerli olmadığını belirtiyor.

Evde serum tedavisinin mutlaka hastane ortamında yapılması gerektiğini savunan Dr. Gün, ev ya da sağlık kabinlerinde uygulamaların ciddi alerjik reaksiyonlara ve hatta anafilaksiye yol açabileceğini sözleriyle ifade ediyor. “Damardan verilen ilaçlar uygun ekipman ve uzman müdahalesi olmadan güvenli değildir. Sonuçlar hızlı ve ağır olabilir.”

SARI SERUM BİR EFSANE olarak adlandırılan halk inancına karşı çıkan Dr. Gün, serumların içerisine konulan ilaçlara bağlı olarak rengi değişebildiğini, ancak rengin güvenlik veya etkinlikle doğrudan ilişkili olmadığını hatırlatıyor. “Serum aslında steril bir çözümdür. İçine eklenen ilaçlar nedeniyle rengi değişebilir; önemli olan içerik ve uygulanma şeklidir.”

Doktorun uygun görmediği herhangi bir ilacın damardan verilmesinin doğru olmadığınu vurgulayan Dr. Gün, hastaları serum tedavisini talep etmek yerine gerekli görüldüğünde hekim tarafından planlanan yaklaşımı benimsemeye çağırıyor.