DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Sağlık ve Teknoloji Alanında Türk Potansiyeli: Yerli Üretim ve Uluslararası Rekabet Gücünü Artırma Vizyonu

Sağlık ve teknolojide Türk potansiyeli, yerli üretim ve uluslararası rekabet gücünü artırma vizyonu ile geleceğe güçlü adımlar atıyor.

30.05.2025
A+
A-

Türk Sağlık Endüstrisinin Geleceği ve Stratejik Hedefler

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Selim Yurdakul, tıbbi cihazlar, ilaçlar ve genetik araştırmalar alanında ülkemizin bağımlılığını azaltmak ve yerli üretimi güçlendirmek amacıyla yürütülen çalışmalar hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Yurdakul, bu alandaki gelişmelerin yalnızca sağlık değil, aynı zamanda ekonomik kalkınmanın da temel taşlarını oluşturduğunu vurguladı.

Uluslararası Pazarda Türk Sağlık Sanayisinin Güçlendirilmesi Hedefleri

Yurdakul, özellikle genetik bilimleri ve biyoteknoloji alanında hızlı ilerleme kaydetmek ve bu gelişmeleri teşhis ile tedavi süreçlerine entegre etmek gerektiğine dikkat çekti. “Elimizi çabuk tutabilirsek, bu alandaki uluslararası gelişmeleri yakalayabilir ve ülkemizi rekabetin öncüleri arasına sokabiliriz,” dedi. Üniversiteler, sağlık girişimcileri ve devletin koordinasyonunda oluşturulacak yapısal iş birlikleriyle Türk sağlık endüstrisinin hem yerli hem de global pazarda söz sahibi olabileceğini belirtti.

Stratejik Hamleler ve Yerli Üretimi Teşvik

Yurdakul, ‘Türk ve Türkiye Yüzyılı’ vizyonu doğrultusunda, üniversite hastaneleri ve akademisyenler ile sağlık girişimcileri arasında sürdürülebilir ve yapısal bir iş birliği modeline ihtiyaç olduğunu ifade etti. Bu model sayesinde, tanı kitleri, tıbbi cihazlar, ileri görüntüleme sistemleri ve yaşam destek ekipmanları gibi ürünlerin yerli tasarım ve üretimi mümkün hale gelecektir. Ayrıca, klinik genetik araştırmalar ve biyoteknoloji tabanlı girişimlerin desteklenmesiyle, kişiselleştirilmiş tıp ve erken tanı çözümleri geliştirilerek ülkemize büyük katkılar sağlanacaktır.

Sağlık Sanayinin Ekonomik Katkısı ve Bağımlılığın Azaltılması

Yurdakul, sağlık sektörünün sadece hastalıkların tedavisinde değil, aynı zamanda stratejik bir ekonomik güç olduğunu vurguladı. “Türkiye’de tıbbi teknolojiler ve ilaçlar konusunda dışa bağımlılık halen yaklaşık %85 seviyesindedir. Son 10 yılda, Sağlık Bakanlığı’nın Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu verilerine göre, ilaç ithalatı 60 milyar dolar civarında harcama yapıldı. Ayrıca, tıbbi cihazlarda da ciddi bir cari açık söz konusu,” şeklinde konuştu.

İlaç ve tıbbi cihaz pazarındaki büyüme verilerine değinen Yurdakul, 2023 yılında ilaç ithalatının %8,8 artışla 5,4 milyar dolara, ihracatın ise %15,8 artışla 2,2 milyar dolara ulaştığını belirtti. 2024 yılının ilk yarısında ise, ihracat %1,9, ithalat ise %4,9 oranında artış göstermiştir. Türkiye’nin ilaç pazarı, 2023 yılında hastane ve eczane satışlarıyla yaklaşık 222,5 milyar TL seviyesine ulaşmış olup, tıbbi cihaz sektöründe de benzer bir büyüme yaşanmıştır. Dünya tıbbi cihaz pazarı, 530 milyar doları aşarken, Türkiye’nin tıbbi cihaz ihracatı 1,25 milyar dolar seviyesindedir. Bu gelişmeler, ülkemizin ithal eden değil, ihraç eden ülke konumuna gelmesi halinde, milyarlarca dolar kazanacağı öngörüsünü güçlendirmektedir.

İş Birliğini Güçlendiren ve Geliştiren Yenilikçi Modeller Gerekliliği

Yurdakul, ileri teknoloji alanlarını kullanan biyoteknoloji, bilişim, mikroelektromekanik ve nanoteknoloji gibi alanlarda, katma değeri yüksek tıbbi cihazların Türkiye’de üretimini desteklemenin önemini şu sözlerle vurguladı: “Rekabet ortamını geliştirmek ve ulusal tıbbi teknoloji atağını gerçekleştirmek, yalnızca üniversitelerdeki bilim insanları ve ilgili sektörlerin ortak çabasıyla mümkün olabilir. Bu noktada, AR-GE ve inovasyon şirketleri ile üniversitelerin ve girişimcilerin iş birliğini kolaylaştıran ve geliştiren yeni modellerin ortaya konması elzemdir.”

Milli Bir Ülke Olarak Sağlık Vizyonumuz

Yurdakul, sağlık sektöründe bağımsızlık ve özgünlük hedefleriyle hareket ettiklerini belirterek, “Yerli üretimi artırmak ve uluslararası pazarda Türkiye’nin rekabet gücünü yükseltmek en büyük önceliklerimizdendir. Eğer hızlı hareket edersek, teşhis ve tedavi alanındaki genetik ve biyoteknolojik gelişmeleri yakalayabilir ve ülkemizi bu alanlarda öncü hale getirebiliriz,” dedi. Ayrıca, Türk sağlık endüstrisinin gelişmesine katkı sağlayacak bu vizyonu, milli bir ülkü olarak gördüklerini sözlerine ekledi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.