DOLAR 32,2020
EURO 35,0069
ALTIN 2.504,53
BIST 10.643,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Paz 24°C
Pts 23°C
Sal 24°C
Çar 22°C

Sağlık Durumu Bakanı Fahrettin Koca açıklamalarda bulundu

13.05.2020
A+
A-

Habertürk’ün haberine tarafından Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu’nun video konferans yöntemiyle toplanmasının peşinde Sağlık Durumu Bakanı Dr. Fahrettin Koca basın açıklaması yaptı.

Bakan Koca’nın yaptığı açıklamalardan satır başları şöyle:

“Köylerinde doğanın sükunetinde kendi hayatını yaşayanlar, sokağa çıkınca ırk aralarında mesafenin birincil adımda kaybolduğu küçük büyük kentlerde yaşayanlar. En minik köyden en büyük kente yurt çapında uğraş veren sıhhat personelimiz. 8 haftasını geride bıraktığın koronavirüsle savaşında dünyanın sana hayranlık duyduğunu bilmelisin. Tedavideki reformcu ve tedbirleriyle Türkiye dünya toplumun gündeminde. Dünyada bilim insanlarının alaka konusu. Uluslararası televizyonlar başarılarımızı ekrana taşıyor.

Salgının yarınlarını tehdit ettiği toplumların gözü Türkiye’de. Başarıların kahramanlarını görmek için gözünüzü başka yere çevirmeyin. Bu başarının sahibi tedbirlere uyduğunuz ölçülerde sizlersiniz . Sorumluluğu bir bir yerine getiren 83 milyondur.

Esnek davransaydınız sonuç alamazdınız. Teklif eyleme dönüştü. Bazı kısıtlamalar hayat korudu. Hayatımızda unutulmayacak bir tarih olan 10 Mart’ın üzerinden 8 hafta geçti. 198 ülkede hayatı korkutma eden 294 bin insanın ölümüne neden olan ekonomisi çok enerjik yaşam standardı yüksek ülkelerde böylesi bir hastalıkla mücadelede 8 hafta kısa bir zamandır.

Bu salgının 21. yüzyılın tarihine geçecek büyük bir durum olduğundan bundan böyle fazla eminiz. 8 haftalık bir mücadele uzun ve yorucu değildir. Her günü kritik, yarını bugünden önemli bir mücadeledir. Apaçık büyük tehdit varken 8 hafta insan hayatında fazla kısadır.

Tedbirlere uyarak geçirdiğimiz 8 haftadan sonra tehlikeli bir gün bile tabloyu değiştirebilir. Risk gücenmiş bir an bile hayata, hayatlara mal olabilir. Salgın baştan gönder verebilir. Tedbir, temkin aklın mecburiyetidir. Bu salgında tek tek sizlerin sağlığından sorumluyum. Bulaşmanın önlenmesi, hastalığın tedavisi ve işin ciddiyetini söylemekle de yükümlüyüm.

Koronavirüs salgını 2. Dünya Savaşı’ndan sonra benzer anda bütün dünyanın konusu olan olaydır. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra en fazla insanın öldüğü ilk küresel ölçekli olaydır, bütün kıtaları tutan olaydır. Koronavirüs küresel dünyanın küresel salgınıdır. Salgın bizi hareketi sınırlamaya, izole olmaya, daha eksik temasa, insanlarla aramıza maddesel mesafe koymaya, kontrollü yaşamaya zorluyor.

DSÖ’ye tarafından 82 bin 591 yeni vaka dün tespit edilmiştir. ABD’de dün 1630, İtalya’da ise 172 yeni ölüm oldu. Türkiye ise dün eski günlere göre çok daha iyi tabloydu. İyileşen hasta sayımız 141 475 hastamızdan 988 bin 889’u sağlığına kavuştu. Jurnal deneme kapasitemiz 50 bine ulaştı. Bu düzeyde deneme ihtiyacı doğmuyor. Yapılan testlerde pozitiflik oranı uyumlu olarak düşüyor.

Pozitif vakalara teması olanlara, şüphelilere test yapılması bulaşma hızını düşürmüştür. Hastalığın toplum içinde bulaşma yollarının kesilmesinde uyguladığımız strateji büyük rol oynadı. Bugün sayıları 6 bin 239’a ulaşan filyasyon ekiplerimiz tehlikeli, bir hasta ile teması olmuş 722 bin kişiye ulaştılar. Böylece virüs kapmış, kapmış olması muhtemel kişiler izole edildiler, hastalığın yayılımını kaynağından hareketle kontrol altına aldılar.

Bunu yapmamış olsaydık hastalık korkunç bir tez yayılırdı. 10 Mart’tan itibaren filyasyonla önlem ve tedavi birbirini tamamladı. İzolasyon doğru tehlike yönetildi. Maske kullanımı ile solunum yoluyla bulaşan virüse aleyhinde önemli tedbir alındı.

Geçen hafta vaka bazında salgının Türkiye’deki seyrini özetle özetlemiştim. 29 Nisan’da 43 bin 498’e çıkmıştır günlük deneme sayımız. Salgının beşinci haftasından itibaren kararlı bir iyileşme içerisindeyiz. Şu anki şartlarda salgın kontrol aşağıda…

Geçen hafta olumlu net bilgiler ışığında Türkiye koronavirüsle mücadelesinde birinci döneme başlamıştır, şu anda mücadelemizin ikinci döneminin ilk günlerindeyiz dedim. Önlem zorunludur dedim, çünkü korkutma devam etmektedir.

Virüsü içeren insanların tamamının hastanelerde ya da evlerde izolasyon aşağıda olduğunu dikkate almak tehlikelidir. Virüs bu toplumda aramızda varlığını sürdürecektir, dünyada hareket halinde olacaktır. Son verilerin açık açık ortaya koyduğu gibi hemen 1 hafta öncekinden fazla daha iyi durumdayız. Buna rağmen tekrar ediyorum sağlık durumu hastalıklar fırsat tutkunudur. Virüse bu fırsatı tanırsak 1 ay öncesine dönmek olanak dahilindedir. Misal olduğumuz dünyaya bu kez ders olabiliriz. Zor bizdeyken buna müsade vermeyelim. Hastalıktan, ölümden nefret doğaldır. Nefret Edilen Şey tehlikeyi tehlikeli yönetecek bir taktik değildir. Uyarılarımız toplum olarak aklıselim örgütlenmesine muhabere ediyor. Dikkat, rica, önerilerimiz salgın karşı davranışın akla uygunluğu üstünde duruyor.

Bir pandemi sürecindeyiz. Virüsten korunmamızı sağlayacak kuralları askıya alarak alışveriş kuyruğuna girmek, pazar yeri kalabalığına tedbirsiz karışmak lükstür. Riske hangi anda, hangi ortamda, kim vasıtasıyla karşılaşacağımızı bilemeyiz. Dışında maskesiz çıkmak, maskeyi sözde açık şekilde uygulamak sorumlulukla bağdaşmaz. Uzaklık kuralını çiğnemek ise virüsle aramıza hiç sınır koymamak demektir.

Bir kısmı üzüntü bir kısmı maddi tedbirlerle geçen 8 hafta bizi geleceğe bağlayan sağlam köprünün ayakları olmalıdır. 8 hafta eğer istersek ne güçlükleri yeneceğimizin, korkuya kapılmadan riski yöneteceğimizin kanıtıdır. Mücadelemizin ikinci dönemindeyiz. Geldiğimiz nokta böylece umut verici ama, sanayi bölgelerinde deneme laboratuvarlarını açıyoruz. İşyerlerine pandemi risk tedbiri için kurallar geliştiriyoruz. Hepimiz biliyoruz ancak süreç bir tipik normalleşme değil. Eski günler bütün olarak geri dönmüyor. Sağlık yeni bir yaşam biçimi getirdi ve nelerin muhtemel olabileceğini gösterdi.

Bugün müzik grupları kendi bilgisayarından ayrı ayrı katılımıyla internet üzerinden veriyor. İlköğretimde bile uzak erişimin alternatif olabileceği ortaya çıkıyor. Hükümetler benzer şekilde toplanıp kararlar alıyor. Yeni normaller yepyeni imkanlar keşfediyoruz. Gençlerin desteğine, fikirlerine fazla ihtiyacımız var. Salgını tarihteki bütün salgınlar gibi yeneceğiz. Ama virüsle savaşırken ondan yeni şeyler öğreneceğiz.

Yeni hayatımızı çabucak kurmalıyız. Topluluk kuyruklar, AVM, stadyum, pazar yeri kalabalıkları, üç kişinin ast yana oturduğu koltuklar, tam kapasite çalışan asansörler olmamalıdır. Bu yeni yaşam tarzına kontrollü sosyal hayat diyoruz. Bu üç kelime söylediklerimizin yalın ifadesidir. Hepimizin iki taraflı katkılarıyla gelişecektir. Bir süreliğine geçerli bir yaşam tarzıdır.

Bizler kontrollü sosyal hayatı ikinci dönem mücadelesi olarak görmekteyiz. Çalışmalar maskeli tek başına koruyucu olmadığını ortaya çıkarmıştır. Bilimsel gözlemler maske ve mesafenin tek ve birleşik tedbir gibi görülmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Virüsün bulaşma kabiliyetinin yüksek olduğu kesindir. Bizim için kontrollü sosyal yaşam maske pozitif sosyal mesafe demektir. aynı zamanda tehlikeli ortamlardan uzaktan durmak, riski minimalize edecek şekilde günlük hayatı planlamak demektir.

Kontrollü sosyal hayatın başarıyla uygulanması toplumsal organizasyonun öteki tarafı diyebileceğimiz kurumların alacağı tedbirlere bağlıdır. Ulaşımda yeni bir oturma düzenine gidilmesi kaçınılmazdır. Büyük işyerlerinin sağlıkta daha pozitif vakar göstermesi beklenmektedir. Kontrollü sosyal yaşam bireyler için son derece kayda değer bir kolaylaştırıcılığa sahiptir.

İnternetten zahmetsizce indirebileceğiniz mobil tatbik riske karşı size rehberlik yapıyor. Gitmek ya da hizmet olmak istediğiniz bir ortamda son 3 gün içinde artı teşhis konmuş bir birey bulunursa yani risk rehberiniz sizi uyarıyor. Bugün itibarıyla kullanıcısı 10 milyonu bulmuştur.

Yerel yönetimlerden özel sektöre hayatın bütün taraflarına mesuliyet düşmektedir. Geride bıraktığımız 8 hafta eğer bugünlerde düşüncesiz davranırsak gelecek için pozitif amaç açıklama etmeyebilir. Bu 8 haftanın pandemi şartlarında kısa bir vakit olduğunu baştan hatırlatayım. Hayatımızı muhtemel olduğu kadar evimizde sürdürelim. Maske ve mesafe kuralına mutlaka uyalım. Bu tedbirleri esnetenleri, davrananları uyaralım. Buna hakkımız var. İşyerlerinde sağlığımız için yerinde ortam kurulmasını istek etmeliyiz.

Korona mücadelesinde kuvvetli istikrardır. Sağlık Durumu ordumuz bu istikrarı güçlü şekilde gösteriyor. Bilim Kurulumuz bütün bir yetkinlik içerisinde çalışıyor. Kazandığımız deneyimlerle hemen işimizde daha özenli ve atılganız. Salgını teftiş altına aldık, sosyal hayatımızı teftiş altına alırsak hoş günler göreceğiz, hoş, güneşli günler.”

“BAYRAMDAN DAHA SONRA GENİŞ BİR REHBER HAZIRLANMIŞ OLACAK”

Turizm hakkında sorulan bir soruya yanıt veren Bakan Koca, “Turizm Bakanlığımızla yoğun egzersiz dönemi geçirdik ve devam ediyoruz. Bir takım oluşturarak Bilim Kurulumuzun da bu anlamda alınması gereken tedbirleri belirtip nasıl bir bilhassa sezonun açılmasıyla tedbirlerin devam edilebileceğiyle ilgili bir plan yapıldı. Bununla ilgili sertifikasyon dahil edinmek üzere Turizm Bakanlığımızla geliştirdiğimiz yaklaşımlar oldu. Bilhassa bayramdan sonradan kontrollü olmak kaydıyla yurt dışından gelişleri olabildiğince deneme yaparak götürme eğilimindeyiz. Testi de olabildiğince imkanlarımızı bu anlamda zorluyoruz ve erken dönemde bu testlere başlamış olacağız. Moleküler testle bu taramaları yerine getirmek istiyoruz. Geniş bir rehber hazırlanmış olacak bayramdan daha sonra. Çalışanlar ve turistlerin nasıl uyması gerektiği görülmüş olacak. Sağlık taramaları, hastanelerin hangi işletmelerle yakın irtibatta olması gerektiğine dair hazırlığımızı yaptık. Bayram sonrası bunu devreye alma gayreti içinde olacağız” dedi.

“HEPİMİZİN SAĞLIĞINI İLGİLENDİREN BİR SALGINDAN BAHSEDİYORUZ”

Bakan Koca, “Genel anlamda yeni normalin bilhassa nasıl olduğu ve bu kontrollü sosyal hayat olarak tanımladığımız ikinci dönemde maskenin ve 1,5 metre mesafenin manâlı olduğunun altını çizdim. Kalabalık ortamlar oluşturmadan, mesafe kuralına uyarlamak şartıyla, maske kullanarak yeni dönemi böyle dinmek şartıyla, yeni bir salgına kapı açmayacağımızı düşünüyoruz. Yer yer bu kurallara uyulmadığını, yer yer maskenin takılmadığını görüyoruz, bunların asla ve katiyen olmaması gerekiyor. 83 milyonun sağlığı manâlı. Hepimiz bu anlamda uygun ifade tarzlarıyla birbirimizi uyarabiliriz. Yalnızca kişinin kendi sağlığıyla ilgili bir sorun yok hepimizin sağlığını ilgilendiren bir salgından bahsediyoruz. Kimsenin istediği gibi hareket etme hakkı olamaz.

Eğer bu tedbirlere uyma noktasında çaba içinde olursak, ikinci bir dalganın olma durumunu önlemiş oluruz. Değilse zaruri son natürel fakat olur. Biz zaten kalabalıkların oluştuğu dönemlerden sonradan vakaların arttığını görüyorsunuz. Hepimizin bugüne dek gösterdiği hassasiyeti bundan sonraki süreçte aynı kararlılıkla, bu dönemin kontrollü sosyal hayat dönemi olduğunu ve mutlak maske ve mutlak uzaklık kuralını uygulamamız olduğunu hepimiz birbirimize hatırlatmalıyız” dedi.

“DÜNYAYA MISAL OLACAK”

Bakan Koca, “Bağışıklık haritası için 150 bin kişinin kimler olduğu dahil elde etmek üzere tespit edildi. Kimlere bu tespit yapılacağı TÜİK kadar örneklem yöntemiyle saptandı. Biz bu dönemde PCR tespitini gerçekleştirmek istiyoruz. Becerebilirsek ilave antikor testi gerçekleştirmek istiyoruz. Olasılıkla haftaya başlamış olur. 150 bin kişiye yapılacak son derece kayda değer çalışma. Dünyaya da örnek olacak” diye konuştu.

AİLE HEKİMLERİNE ILAVE ÖDEME İLE İLGİLİ ÇALIŞMA YAPILIYOR

Koca, “Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan arkadaşlarımız yoğun gayret gösterdiler. Onlara özellikle teşekkür ediyorum. Bu başarıda önemli katkıları olduğunu biliyoruz. Bununla ilgili Mart-Nisan-Mayıs aylarında kendilerine ilave ödeme yapılması konusunda daha önce yapılabileceğini, bunun üstüne çalıştığımızı söylemiştim. Bir alıştırma içindeyiz. Önümüzdeki günlerde bu birazcık daha netleşmiş olur” açıklamasında bulundu.

Bakan Koca, “Finallerin üniversitelere bırakılarak gerektiğinde yüz yüze yapılması yaklaşımı söz konusu idi. Bilhassa Haziran’da LGS, YKS imtihanının yapılıyor olması bir hareketliliğe sebep olacağını düşünüyoruz. Bu çerçevede finallerin yüzyüze yapılıyor olması bu hareketliliğin oluşturacağı kaygısı oluşturdu. YÖK’ün yaklaşımı bu hareketliliğe yoğun katkısı artışına sebep olabileceği düşüncesiyle olabildiğince dijital, online sınavı yaklaşımına karar vererek, yüz yüze sınavların olmaması şeklinde bir karar alınmış oldu. Buradan YÖK Başkanı ve ekibine teşekkür ediyorum. Online sınavlar yapılmış olacak” dedi.

RAMAZAN BAYRAMI’NDA SOKAĞA ÇIKILABİLECEK Mİ?

Koca, “Ramazan Bayramında sokağa çıkmayla ilgili bu bir hükümet kararı önümüzdeki günler salgının seyri bunda etkin olacak. Salgının seyrine tarafından zaten gündeme gelmiş olur. Hükümet ve sayın Cumhurbaşkanımız da gerekli açıklamayı yapmış olur. Şu an Bilim Kurulunun gündemine gelmedi. Özellikle gelecek hafta salgının seyri görülerek karar almış olunur” dedi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.