Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği Değişiklikleri ve Deprem Güvenliği Üzerine Tartışmalar
Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği değişiklikleri ve deprem güvenliği tartışmaları hakkında güncel bilgiler, riskler ve çözüm önerileriyle ilgili detaylar.
Giriş
ANKARA’dan gelen güncel bilgilere göre, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, son dönemde yürürlüğe giren Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde yapılan önemli değişiklikleri kamuoyuyla paylaştı. Zeybek, özellikle mevcut yapı ruhsatı başvuruları ve yapı güvenliği ile ilgili maddelerdeki değişikliklerin, iktidarın afetlere karşı alınan önlemler konusunda samimiyetini sorgulattığını dile getirdi.
Yönetmelikteki Değişiklikler ve Etkileri
12 Mayıs 2023 tarihinde yayımlanan yeni yönetmelikle, zemin kat yüksekliği, asma kat ve kapalı çıkma gibi yapı güvenliğine dair düzenlemelerde önemli kısıtlamalar kaldırılmış ve değişiklikler yapılmıştır. Buna göre, 28 Ocak 2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan düzenlemeyle, mevcut yapıların ruhsatlandırma süreçlerine ilişkin geçici maddelerde değişiklikler getirilmiş ve bu değişiklikler 31 Aralık 2024 tarihine ertelemişti. Ancak, bu ertelemenin ardından 28 Ocak 2025 tarihli yeni düzenlemeyle, bu süre 31 Aralık 2025’e uzatılmıştır.
Deprem Güvenliği ve Yapısal Riskler
Gökan Zeybek, özellikle 6 Şubat depremlerinde görülen yıkımların analiziyle, asma katların ve kısa kolonların deprem sırasında oluşturduğu risklere dikkat çekti. Bu yapıların, deprem enerjisini yeterince sönümleyememeleri ve hareketlilikleri nedeniyle, yıkıcı sonuçlara yol açabileceğini vurguladı. Ayrıca, yüksek katlı betonarme yapılarda çıkmaların, düşey hareketlerde salınımı artırdığını ve bu hareketlerin yapıların esneklik sınırlarını aşması halinde, bağlantı noktalarının kırılarak ciddi hasarlara neden olabileceğini belirtti.
Bitişik Nizam ve Deprem Derz Boşlukları
Yönetmelikte, bitişik parsellerde yapılacak binalar arasında bırakılması gereken deprem derz boşluğu konusunda da düzenlemeler yer almakta olup, bu boşlukların hafif malzemelerle kapatılması ve yapının salınım hareketlerini engellemeyecek şekilde tasarlanması gerektiği hatırlatıldı. Bu uygulama, yapıların birbirine çarpmasını ve yıkılmasını önlemeyi amaçlamaktadır. Zeybek, bu noktada, söz konusu maddelerin ertelenmesinin, deprem dayanıklılığını olumsuz etkileyebileceğine vurgu yaptı.
Mimari Proje ve Teknik Değerlendirmeler
Yönetmelikte, mimari projelerin yeni kriterlere uygunluğunu inceleme, proje değişiklikleri ve reklam alanlarıyla ilgili kararların alınması gibi düzenlemeler de 13 Ocak 2024 tarihinden itibaren 31 Aralık 2024’e kadar ertelenmiş olup, bu sürenin 28 Ocak 2025 itibariyle 31 Aralık 2025’e uzatıldığı bildirildi. Bu maddeler, yapıların tecrübeli mimar ve mühendislerce tasarlanmasını amaçlamaktadır. Günümüzde kullanılan bazı tasarım paketlerinin, özellikle büyük ve karmaşık yapıların tasarımında yetersiz kalabileceği ve hataların ciddi yıkıcı etkiler doğurabileceği de vurgulandı.
Sonuç ve Değerlendirme
Gökan Zeybek, alınan bu kararların, yapıların deprem dayanıklılığını düşük seviyeye indirebileceği endişesini dile getirerek, özellikle yüksek riskli bölgelerdeki yapıların güvenliğinin sağlanması adına düzenlemelerin titizlikle gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti. Deprem güvenliği konusunda alınan önlemlerin, yapıların uzun vadeli dayanıklılığı ve can güvenliği açısından kritik öneme sahip olduğu ifade edildi.