Obezitenin Göz Sağlığı Üzerindeki Etkileri: İleri Düzey Kafa İçi Basıncı ve Görme Alanı Değişimleri

Oluşan kafa içi basıncının görme sinirine yönelik olumsuz etkileri, obezitenin göz sağlığı üzerinde bir dizi problemi tetikleyebiliyor. İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Kliniği’nde görev yapan Prof. Dr. Feyza Önder, bu bağlantıyı AA muhabirine aktarırken, hızlı kilo alımının önemini vurguladı ve başvuru nedenlerinden biri olarak görülen sık baş ağrılarının ardında kafa içi basıncı artışının rol oynayabileceğini ifade etti.

İlk aşamada kilonun azaltılması, kafa içi basıncını düşürmede kilit rol oynuyor. Ancak uzun süreli ilaç kullanımı sağlıklı değildir ve bu süreci mutlaka bir sağlık profesyonelinin eşliğinde yönetmek gerekiyor. Kilo kaybı sağlandığında, görülen semptomlar da iyileşme gösterebiliyor; fakat bazı hastalarda görme kaybı hızlı ilerleyebiliyor ve bu durumu ancak görme alanı testiyle tespit etmek mümkün olabiliyor.

Göz muayenesinin önemli bir kısmı, görme alanı ve görme keskinliğinin izlenmesini içerir. Görme alanı bozulduğunda, cerrahi müdahaleler gündeme gelebiliyor. Göz hekimlerinin uyguladığı optik sinire yönelik cerrahi yöntemler ile beyin cerrahlarının gerçekleştirdiği şant işlemleri, tedavi seçenekleri arasında yer alıyor. Ayrıca girişimsel radyolojiye bağlı müdahaleler de hastaların tedavi sürecinde kullanılıyor.

Önder’e göre obezitenin neden olduğu görme bozuklukları, tüm yaş gruplarında görülebilir; fakat 20-40 yaş aralığındaki kadınlarda daha sık karşılaşılıyor. Ayrıca anemi ve çocuklarda görülen orta kulak enfeksiyonlarının bazen beyin dolaşımını etkileyerek kafa içi basıncını artırabildiğine dikkat çekildi.

Bilgilendirme ve tedavi yaklaşımında, bazı bilinçsiz zayıflama iğnelerinin de görme sinirine zarar verebileceği literatürde yer alıyor. Önder, “Bu ilaçların ölümcül bir etkisi olmasa da, görme sinirini etkileyebilecek potansiyeli nedeniyle güvenli kilo kaybını hedefliyoruz.” dedi. Sonuç olarak, sağlıklı kilo yönetimi ve gerektiğinde tıbbi müdahalelerle, kafa içi basıncını dengelemek ve görme kayıplarını önlemek için multidisipliner bir yaklaşım öneriliyor.