Mevlana Müzesi’nde Kutsal Eserlerin Özenle Korunması ve Restorasyonu

Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin Kabri ve Mevlevi Müzesi

Türkiye’nin kültürel mirasının en önemli merkezlerinden biri olan Konya’daki Mevlana Müzesi, yalnızca Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin kabriyle değil, aynı zamanda onun öğretileri ve sembollerinin sergilendiği kutsal bir mekan olarak da büyük öneme sahiptir. Bu müzede, Mevlana’ya ait çeşitli eserler, el yazması kitaplar, tarihi levhalar, kandiller ve müzik aletleri titizlikle korunmakta ve ziyaretçilere sunulmaktadır.

Değerli Eserlerin Bakımı ve Korunması

Mevlana’ya ait olduğu düşünülen 19 ayrı kıyafet ve nesne, özenle temizlenip, bakımları düzenli olarak yapılmaktadır. Bu kıyafetler arasında sikke, gömlek, cübbe ve seccadeler bulunmakta olup, tüm eserler ısı ve nem kontrollü özel sergileme dolaplarında saklanmaktadır. “19 ayrı kumaşın da kendine göre sorunları vardı” diyen Müzesi Müdürü Naci Bakırcı, bu kıyafetlerin restorasyonu ve korunması çalışmalarına 2021 yılında başlanıldığını belirtiyor.

Restorasyon Süreci ve Teknikler

Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı laboratuvarlar ve çeşitli üniversitelerden uzmanların destekleriyle yürütülen bu çalışmalar kapsamında, Marmara Üniversitesi’nde kumaşların boya analizleri yapıldı ve boyar maddeleri tespit edildi. Bakırcı, önceden tekstil malzemelerinin zararlı böcek ve güvelerden korunması amacıyla kimyasal maddeler kullanıldığını hatırlatarak, “Kimyasal kullanımıyla birlikte, kumaşların orijinalliğini ve yapısını koruyacak çalışmalar gerçekleştirildi” dedi.

Restorasyon ve Belgelenme Süreci

Uzman restorasyon ekipleri, başlangıçta eserleri fotoğraflayarak detaylı belgeler oluşturdu. Her bir kumaşın durumu ve sorunları tespit edilip, onaylanan plan doğrultusunda çalışmalar başladı. Yaklaşık 2,5 yıl süren titiz çalışmalar sonucunda, 17 kıyafetin restorasyonu tamamlandı. Bu kıyafetlerin 15 tanesi, Hazreti Mevlana’nın günlük kıyafetleri olabileceği gibi, kalanları ise törensel kıyafetler olarak değerlendiriliyor.

Eserlerin Korunması ve Saklanması

Müze görevlileri, eserlerin uzun ömürlü olması amacıyla çelik dolaplar yaptırdı. Bu sayede, kumaşların saçakları, atkı ve çözgüleri ayrıştırılarak, kimyasal kullanmadan, mevcut yapı korunarak ve restorasyon dikişleriyle desteklenerek, kumaşlar yeniden hayata kazandırıldı. Bakırcı, “Kumaşlar adeta tekrar ete kemiğe büründü ve kıyafet haline geldi” diyerek bu çalışmaların önemine vurgu yaptı.

Yeni Projeler ve Restorasyon Çalışmaları

Geçen yıl, ziyaretçilerle buluşan eserler arasında, bitkisel süslemelerle bezenmiş, gül ve lale motifleri içeren seccadeler de bulunuyor. Bakırcı, “Öncesi ve sonrası halimiz bizim en sevdiğimiz kısım” diyerek, yapılan restorasyonların büyük bir memnuniyetle takip edildiğine işaret etti.

Restorasyon ve Belgeleme Sürecindeki Uzmanlar

Restoratör konservatör Aliye Ünal, sürecin detaylarını şöyle anlatıyor: “İlk aşamada eserleri hiçbir işlem yapmadan, detaylı fotoğraflarını çektik. Bozulmaları belgeleyip, nasıl müdahale edeceğimize karar verdik. Eğer ıslak temizlik gerekiyorsa, küçük alanlarda boya ve kalitesini test ederek ilerliyoruz. Her gün yeni bir aşamaya adım atıyoruz ve sonuçları görmek bizi çok motive ediyor.”

Müzenin Gelecek Hedefleri

Mevlana Müzesi’nin amacı, koleksiyonlarını korumak ve gelecek nesillere aktarmaktır. Bakırcı, “Müze, eserlerini hem günümüzde hem de gelecekte en iyi şekilde sergilemek ve korumak için çalışmalarını sürdürüyor” diyerek, bu amaca ulaşmak için yeni projelerin devam edeceğini belirtiyor.