M Çiçeği (Mpox) Virüsüne Karşı Alınan Önlemler ve Havalimanı Uygulamaları

M Çiçeği (Mpox) Virüsüne Karşı Alınan Önlemler

Mpox virüsü, özellikle Kongo Demokratik Cumhuriyeti ve çevresindeki 11 Afrika ülkesinde sıkça görülmekte olup, İstanbul’a yapılan uçuşlar, Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü ekipleri tarafından dikkatle izlenmektedir. Bu virüs, Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde hızla yayılması ve bazı ölümlere yol açması nedeniyle, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından uluslararası öneme sahip bir halk sağlığı acil durumu olarak ilan edilmiştir. Afrika kıtasında bu virüs ayrıca aşağıdaki ülkelerde de tespit edilmiştir:

• Burundi
• Orta Afrika Cumhuriyeti
• Kamerun
• Gana
• Liberya
• Nijerya
• Ruanda
• Kenya
• Fildişi Sahili
• Güney Afrika

Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü, İstanbul Havalimanı’nda virüse karşı çeşitli önlemler almaktadır. Özellikle hastalığın yoğun olarak görüldüğü Kongo Demokratik Cumhuriyeti ile çevresindeki 11 ülkeden gelen uçuşlar ve yolcular titizlikle izlenmektedir.

Havalimanındaki Önlemler

Havalimanındaki önlemler hakkında bilgi veren Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü İstanbul Havalimanı Başhekimi Dr. Aykut Yener Kavak, DSÖ’nün hastalığı küresel acil durum ilan etmesinin ardından uçuşların izlenmeye alındığını belirtmiştir. Kavak, İstanbul Havalimanı’nda 7/24 görev yapan sağlık ekiplerinin tüm denetimleri titizlikle gerçekleştirdiğini vurgulayarak, şunları söylemiştir:

“Demokratik Kongo’dan gelen uçakların kapısına kadar gidip sorgulama yapıyoruz. Seyahat süresince herhangi bir hastalığı olan, döküntülü, ateşli bir yolcunun olup olmadığını sorguluyoruz. Ayrıca çevredeki 11 ülkenin uçuşlarını online takip ediyoruz. Şüpheli bir durum oluşması halinde bu uçaklarda gerekli kontrolleri yapıyoruz.”

Kavak, İstanbul Havalimanı’nda şu ana kadar herhangi bir mpox vakasına rastlanmadığını ifade ederek, zaman zaman olası şüpheli yolcuların incelendiğini, ancak bu yolcuların hiç birinde mpox hastalığına rastlanmadığını belirtmiştir.

Teşhis ve İzleme Prosedürleri

Teşhis sürecinde en büyük kriterin döküntü olduğunu dile getiren Kavak, “Geçmişini sorguluyoruz. O bölgeden seyahat var mı ya da o bölgede daha önce bulunmuş mu? Ateş bulgusu var mı, enfeksiyon var mı? Ayrıca lenf bezlerinde şişlik de bu hastalığın belirtisi.” diyerek, bu tür şüpheli vakaları izole alanlarda beklettiklerini ve sağlık ekiplerinin muayenelerini gerçekleştirdiğini ifade etmiştir. Kavak, belirtileri bulunan hastaların, şüphelenmeleri durumunda önceden belirlenmiş hastanelere sevk edileceğini de eklemiştir.

Salgın Riski ve Korunma Yöntemleri

Kavak, bilimsel veriler ışığında hastalığın şu an için salgına dönüşme ihtimali bulunmadığını vurgulayarak, “Zaten Dünya Sağlık Örgütü de bunu açıkladı. Solunum yoluyla da bulaşmadığı için biraz daha rahatız. Korunmanın en önemli yolu yakın temastan kaçınmak ve bu tür lezyonları olan kişilere çıplak elle dokunmamaktır.” şeklinde konuşmuştur. İmmün sistemi zayıf olan kişilerin daha fazla risk altında olduğunu belirten Kavak, vakaların 2 ile 4 hafta içinde kendiliğinden iyileştiğini ve çiçek aşısının %95 koruyucu etkisi olduğunu da ifade etmiştir.

Havalimanı ve Uçaklardaki Önlemler

Kavak, havalimanı ve uçaklarda maske takma, eldiven giyme gibi önlemlerin zorunlu olmadığını, bu konuda sosyal medyada ortaya atılan iddiaların asılsız olduğunu ifade etmiştir. Sadece temizlik personelinin tuvalet gibi yerlerde eldiven kullanmasının tavsiye edildiğini belirten Kavak, hava yolu şirketleri personeline de yolculara dikkat etmeleri konusunda uyarılarda bulunduklarını belirtmiştir. Ayrıca, benzer semptomları olan yolcuların durumu hakkında yerel otoriteleri bilgilendirmelerini istediklerini söylemiştir.

“Havalimanı personelinin lezyonu olan hastaları gördüğünde bizlere iletmelerini istiyoruz.” diyerek, sağlık önlemlerinin önemini bir kez daha vurgulamıştır.

Kaynak: AA / Güncel