Konya’da Çocuk Felci Mağduru Kadının Yeniden Hayata Tutunma Hikayesi

Konya’nın Kulu ilçesinde yaşayan ve 7 yaşında geçirdiği çocuk felci nedeniyle yaşamı altüst olan Selvinaz Başoda, 50 yaşına geldiğinde yeniden umutla dolup taşmaya başladı. Uzun yıllar evden çıkamayan, yalnızca ailesi ve yakın arkadaşlarının yardımıyla hayata tutunan Başoda, şimdi kendi ayakları üzerinde durmayı başardı ve bu süreçte yaşadıklarını anlatmakla kalmayıp, başardıklarıyla da ilham kaynağı oldu.

Çocukken ilkokul 1. sınıfa giderken ateşli hastalık geçiren ve ailesinin hastaneye geç götürmesi sonucu çocuk felci teşhisi konan Başoda’nın yaşamı, hastalığın etkisiyle 16 yaşına kadar hastane ve ev arasında geçti. O dönemde ailesi, onun tedavisi için çeşitli yollar denedi; ancak hastalığın etkileri yaşamı boyunca peşinden ayrılmadı. 16 yaşına geldiğinde İsveç’te yaşayan halasının tedavi imkanını önerdiği haberle umutlanan genç kız, 17 yaşında mahkemeyle yaşı büyütülerek kuzenleriyle evlendirilmek istendi. Ancak, bu plan gerçekleşmedi ve Başoda’nın hayalleri suya düştü.

Yıllarca evde hapis hayatı süren Başoda, o dönemi anlatırken duygularını şöyle dile getiriyor: “7 yaşında çocuk felci geçirdim ve bir hafta boyunca evde yattım. Kırsal bir bölge olması nedeniyle hastaneye zamanında götürülmedik, bu da hastalığın ilerlemesine neden oldu. 16 yaşına kadar hastanelerde geçti ömrüm. 17 yaşında tedavimin Türkiye’de değil, İsveç’te yapılabileceği umuduyla mahkeme kararıyla yaşı büyütüldü ve kuzenimle evlendirildim. Ancak, bu hayal de gerçekleşmedi. O dönemde evde hapis hayatı yaşadım, yıllarca bir odada kapandım”.

Hayatını Yeniden Kurmanın Anahtarı: Akülü Tekerlekli Sandalye

Başoda’nın yaşamında dönüm noktası, kendisine hediye edilen akülü tekerlekli sandalye oldu. Bu sayede yeniden doğmuş gibi hissettiğini ifade eden genç kadın, “Ailemden gizli bir derneği arayarak, bana akülü tekerlekli sandalye gönderilmesini sağladım. Bu sayede 2004 yılında yeniden hayata tutundum ve ilk defa dışarı çıkmaya başladım. Bir terzinin yanında ütücü olarak işe girdim. Ardından, bu dernek sayesinde boşanma kararı alıp özgürlüğünü kazandım” diye anlatıyor.

Aileden Ayrılma ve Yeni Bir Hayat Kurma Çabası

Başoda, ailesinden ayrılmak ve bağımsız bir hayat kurmak için bir evlilik yapmaya karar verdi. “Ailemin yanından ayrılmak ve kendi ayaklarım üzerinde durmak istedim. Bu yüzden, karşıma çıkan biriyle evlendim. Evliliğimde çeşitli sorunlar yaşadık, ancak en büyük motivasyonum çocuğum oldu. Çocuk sahibi olduktan sonra yaklaşık 4-5 yıl mahkemelik boşanma sürecim sürdü. Çocuğumu bana geri getirip, onunla birlikte yeni bir hayat kurma hayaliyle yaşadım. Oğlum şu an 16 yaşında ve bana yeniden katıldı. Birlikte yeni bir hayat kurmaya başladık”.

Sağlık ve Mücadele Dolu Günler

İki buçuk yıl önce meme kanseri teşhisi konan Başoda, bu hastalıkla da mücadele etti. “Tedavi sürecim devam ediyor ve şu anda daha iyi durumdayım. Allah’a şükrediyorum. Ailemin evinden çıktıktan sonra, birçok iyi insanla tanıştım. Bir dernek bana dikiş makineleri hediye etti ve bu makineler sayesinde yastık kılıfı dikerek geçimimi sağlıyorum. Çok cüzi bir gelirle de olsa çalışıyorum, önemli olan hayatta kalmak ve ilerlemek” diyerek sözlerini tamamlıyor.

Başoda’nın hikayesi, azim ve kararlılıkla yaşamın zorluklarına karşı durmanın ve yeniden doğmanın bir örneği olarak, herkese ilham veriyor.

Kaynaklar

• Demirören Haber Ajansı / Sağlık
• Haberler.com