KBB ve HPV: Baş ve Boyun Kanserlerinde Erken Uyarılar ve Yeni Tedavi Yöntemleri

Merkezdeki programın bu haftaki konuğuyla yapılan söyleşi, baş ve boyun bölgelerindeki kanser türlerine dair farkındalığı artırmayı hedefliyor. Uzman, ses kısıklığı, yutma güçlüğü ve ağız içi yaralar gibi belirtilere dikkat çekerek, erken teşhisin tedavi başarısında belirleyici olduğunu vurguluyor.

Ses teli kanseri gibi durumların genellikle yavaş ilerlediğini, ancak gecikildiğinde ciddi sonuçlar doğurabileceğini belirten Prof. Dr. Fatma Tülin Kayhan, üç haftadan uzun süren ses kısıklığı durumunda mutlaka bir kulak-burun-boğaz uzmanına başvurmayı öneriyor. Bu belirtiler erken fark edildiğinde tedavinin başarısı artış gösterir.

Demir eksikliğiyle mücadele eden kadınlarda görülen yutma güçlüğü ve kilo kaybı gibi yakınmaların, söz konusu kanser dokusunun varlığına işaret edebileceğini ifade eden Kayhan, nazofarenks kanserlerinin genç yaşlarda da görülebileceğini dile getiriyor. Burun tıkanıklığı, orta kulak iltihabı ve işitme kaybı gibi bulgular, bu kanser türlerinin erken uyarı sinyalleri olarak öne çıkıyor.

Ağız içi kanserleri konusunda ise çoğu hastanın aftla karıştırdığı belirtiler söz konusu olabilir. Bu nedenle erken teşhisin önemine vurgu yapan uzman, biyopsinin hayati rolüne değiniyor ve tedavi süreçlerini hızlandıran adımlar olarak öne sürüyor. Kadınlarda dil kanseri ve dudak kanserlerinin güneşe maruz kalmanın etkileriyle bağlantılı olabileceğini de belirtiyor.

HPV virüsü, baş ve boyun bölgelerindeki kanserler için önemli bir risk faktörü olarak öne çıkıyor. Oral seks yoluyla bulaşan HPV’nin bazı tiplerinin kanserojen olabileceğini söyleyen Kayhan, korunmanın en güvenli yolunun HPV aşısı olduğunu belirtiyor. Ayrıca çok eşlilik virüsün bulaşma riskini artırıyor.

Robotik cerrahi ise baş ve boyun kanserlerinin tedavisinde giderek daha fazla yer buluyor. Daha az doku hasarıyla daha kısa iyileşme süreci vadeden bu yöntem, erken teşhisle birleştiğinde hastalar için önemli avantajlar sunuyor.

Kaynak: Haberler.com