Kayseri’deki Tarihi Kaya Kilisesi Restore Edilmeyi Bekliyor

Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesinde yer alan Erdemli Vadisi, tarih ve doğa tutkunlarının ilgisini çeken önemli bir bölge olarak öne çıkıyor. Bu vadinin içinde bulunan ve büyük çoğunluğu tahrip olmuş kaya kiliseleri ve manastırlar, bölgenin zengin tarihi mirasını gözler önüne seriyor. Özellikle, duvarlarında çok sayıda insan tasvirinin oyulmuş olduğu kayadan yapılmış kilise, ziyaretçilerin dikkatini çekiyor. Definecilerin ve zamanın olumsuz etkileriyle zarar gören bu yapılar, bölgenin turizm potansiyelini artırmak amacıyla restore edilerek yeniden canlandırılmayı bekliyor.

İçeri köyü sınırları içindeki Erdemli Vadisi, yaklaşık 10 kilometrelik uzunluğuyla göz alıcı bir doğal ve kültürel zenginlik barındırıyor. Vadideki yapılar arasında, kiliseler, manastırlar ve kaya mekanları bulunuyor. 1958 yılından itibaren halkın dış köylere taşınmasıyla birlikte terk edilen bu alan, tarih boyunca Kapadokya bölgesinin idari merkezi olarak kullanılmış ve önemli bir yerleşim alanı olmuş. Bölgede yapılan araştırmalar, özellikle 7-9. yüzyıllar arasında Roma ve Bizans dönemlerinde inşa edilen eserlerin, bölgenin dini ve idari merkezi olarak hizmet verdiğini ortaya koyuyor.

Mustafa Göktaş, bölgeye rehberlik yapan uzman, bölgede bulunan kiliselerin ve yapısal kalıntıların tarihsel önemine dikkat çekiyor: “Burada 20’nin üzerinde kilise, manastır ve şapel bulunmakta ve bazıları halen kapalı durumda. Bölgede gezinti yapanlar, tarih kokan bu alanın, özellikle definecilerin tahribatına uğramış olmasına üzülüyor. Ancak, doğru restorasyon ve koruma çalışmalarıyla burası bölgenin kültürel zenginliğinin önemli bir parçası haline getirilebilir.”

Bu Bölge Neden Turizme Kazandırılmalı?

Göktaş, bölgenin tarihsel ve kültürel açıdan büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirtiyor: “Beyaz Saray” olarak bilinen ve zamanında bölgenin idari merkezi olan yapı, bölgenin tarihi önemini yansıtıyor. Ayrıca, burada yer alan kaya kiliseler ve yerleşim alanları, dünya genelinde az bulunan örnekler arasında yer alıyor. Bu alanın, yapılan detaylı araştırmalar ve restorasyon çalışmalarıyla turizme kazandırılması halinde, bölge hem yerel kalkınmaya katkı sağlayacak hem de kültürel mirasımıza önemli bir katkı sunacaktır.”

Yapılan değerlendirmelerde, bölgenin definecilerin zararına uğramış olması ve tarihi eserlerin tahrip edilmesi dikkat çekiyor. Ancak, doğru ve sürdürülebilir restorasyon projeleriyle bölgenin yeniden canlandırılması, bölge turizmine büyük katkı sağlayabilir. Göktaş, bölgenin korunması ve geliştirilmesi adına, yetkililerin gerekli adımları atması gerektiğine vurgu yapıyor.