Kayseri’de Ev Dolandırıcılığı: Mağdurlar ve Hukuki Süreçler

Kayseri’de Ev Satın Alma Hayaliyle Yanıp Tutuşan 49 Vatandaş Dolandırıldı

Kayseri’de ev sahibi olma hayali kuran ve büyük umutlar besleyen toplam 49 vatandaş, emlak danışmanı olduğu iddia edilen ve ismi açıklanmayan M.D. tarafından gerçekleştirilen kapsamlı bir dolandırıcılık olayında toplamda 1 milyon doların üzerinde maddi zarar yaşadı. Mağdurlar, aynı dairelerin farklı kişilere noter işlemleriyle satıldığını ve aldatıldıklarını ileri sürerek yaşadıkları mağduriyeti kamuoyunun dikkatine sundu.

Yaşadıkları haksızlığın boyutunu dile getiren vatandaşlar, Kayseri Adliyesi önünde bir araya gelerek seslerini duyurmaya çalıştı. Bu girişim sırasında, Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin ve mağdurların avukatı Hatice Kübra Yılmaz, olayın hukuki boyutlarını ve sistemdeki açıkları kamuoyuna anlattı. Ayrıca, dolandırıcılık olayının adalet sistemine ve noter uygulamalarına dair ciddi soru işaretleri doğurduğu belirtildi.

“Hayalleri Resmi Yoldan Çalındı, Noter Göz Yumdu”

Mahmut Şahin, yaptığı açıklamada, vatandaşların uzun ve zorlu birikimleriyle ev alma hayali kurarken, bir dolandırıcı tarafından tüm emeklerinin hiçe sayıldığını vurguladı. Şahin, “İnsanlar, hayatlarını kazanmak için yıllarca çalıştı, araba sattı, borçlar altında ezildi. Bu hayallerini ise kimse umursamadan, bir kişinin insafına bıraktılar” ifadelerini kullandı. Ayrıca, olayın noter işlemleri sırasında gerçekleştiğine dikkat çekerek, “Bu noterde işlemler sırasında aynı daireyi birden fazla kişiye satabilme olanağı sağlandı. Noterler ise ‘bu daire daha önce satıldı mı?’ sorusunu sormadı ve göz yumdu. Bu durum, resmiyetin kullanılarak insanların hayallerinin çalındığını gösteriyor” dedi.

“Noter Katibi Hep Aynıydı, Ancak Takipsizlik Kararı Verildi”

Mağdurların avukatı Hatice Kübra Yılmaz, olayın detaylarını ve hukuki süreci açıkladı. Yılmaz, “2023 yılının Temmuz ayından beri süren şikayetlerimiz yaklaşık iki yıldır devam ediyor. Şu anda toplam 49 mağdur ve 16 şüpheli bulunuyor. Fakat dikkat çekici olan, tüm işlemlerin aynı noter katibi tarafından yapılmış olmasıdır” diyerek, bu duruma vurgu yaptı. Yılmaz, “Ancak bu noter katibi hakkında verilen takipsizlik kararı, ‘banka yoluyla para tahsil edilmemesi’ gerekçesiyle alındı. Bu gerekçe ise kabul edilebilir değil ve olayın ciddi boyutlarını gözler önüne seriyor” şeklinde konuştu.

“İki Yıldır Harekete Geçmeyen Savcılar ve Artan Mağduriyetler”

Mahmut Şahin, özellikle savcılıkların iki yıldır olayın üzerine gitmemesi ve soruşturmanın yavaş ilerlemesine dikkat çekerek, “Bu kişinin iki yıl boyunca savcılığa şikayet edilmesine rağmen, dosya nitelikli dolandırıcılık davasına dönüşmedi. Bu nasıl olur? Türkiye’de adalet sisteminde yaşanan gecikmeler, suçluların rahatça dolaşmasına neden oluyor” diyerek tepkisini dile getirdi.

“Mağdurlar Korktuğu İçin Şikayet Edemedi”

Avukat Yılmaz, mağdurların büyük bir kısmının henüz resmi olarak şikayetçi olamadığını belirterek, “Şu anda toplamda 49 mağdur var, ancak sayı bunun çok üzerinde. İnsanlar korkuyor ve bu nedenle suskun kalıyorlar. Olaylar sadece bireysel değil, aynı zamanda sistemsel bir skandal ve noter sistemine olan güveni sarsıyor” ifadelerini kullandı.

Sonuç olarak, bu olay, hem hukuki hem de toplumsal açıdan ciddi sonuçlar doğurmakta ve adaletin yerini bulması için gerekenlerin yapılması gerektiğini gösteriyor.