DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

İstanbul İçin Yeni Kilitli Segment Uyarısı: Marmara Fayı Üzerinde Artan Gerilim ve Sessiz Bölge

İstanbul için yeni kilitli segment uyarısı: Marmara Fayı üzerinde artan gerilim ve sessiz bölge hakkında güncel analiz.

13.12.2025
A+
A-

İtalya ve Türkiye arasındaki deprem çalışmalarını sürdüren uluslararası ekip, Nisan 2025'te kaydedilen 6,2 büyüklüğündeki depremin faydaki baskıyı hafifletmediğini, aksine kilitli bölgelerin gerilimini artırdığını vurguluyor. GFZ Helmoltz Yerbilimleri Merkezi'nin araştırması, Ana Marmara Fayı üzerinde yıllardır hissedilen sismik hareketliliği mercek altına alıyor ve İstanbul&#39u kapsayan riskin mekaniğini daha net bir şekilde ortaya koyuyor.

İstanbul İçin Yeni Kilitli Segment Uyarısı: Marmara Fayı Üzerinde Artan Gerilim ve Sessiz Bölge

Domino etkisi gibi doğuya yönelen kırılma ihtimali üzerine dikkat çeken bulgular, 2011-2012 yıllarında Marmara'nın batı ve orta kısmında başlayan hareketliliğin son olarak 2019 yılındaki Silivri depremiyle güncellenen bir tabloya dönüştüğünü gösteriyor. 2025 Nisan depremi ise 2019 depreminin hemen doğusunda, İstanbul'a daha yakın bir noktada gerçekleşti ve fayın batı bölgelerinin hareket ve enerji birikimini doğuya kaydırdığını işaret ediyor. Fay hattı rahatlamadı, daha çok gerildi görüşleri, fay üzerindeki kayma geriliminin hâlâ çok yüksek olduğunu vurguluyor; bu durum, daha büyük kırılmalar için zemin hazırlıyor.

Kayma gerilimi, malzeme katmanlarının birbirine karşı kayması sonucunda oluşan baskıyı ifade ediyor ve Kuzey Anadolu Fayı'nın doğrultu atımlı yapısına işaret ediyor. Bu yapı, iki masa blokunun birbirine sürtünmeyi sürdürmesi nedeniyle kilitli kalırken kontinü hareketler de sürüyor. Bu süreç, yer kabuğu üzerinde devam eden baskıya yol açıyor ve sonuçta mevcut gerilimin büyüklüğünü koruyor.

Yaşanan depremlerin yönleri ve etkileri analizler, 2019 ile 2025 depremlerinin kırılma yönünün doğuya doğru olduğuna işaret ediyor. Bu yönlendirme, sismik dalgaların İstanbul'a odaklanarak etkisini artırması anlamına geliyor. İzmit Körfezi ve Armutlu Yarımadası yönlerinde yer hareketi ve ivmenin daha kuvvetli olduğu gözlemleniyor. Eğer ileride daha büyük bir deprem batıdan doğuya doğru kırılırsa İstanbul’daki sarsıntı da yükselebilir.

Sismik boşluk ve Adalar Fayı konumu, şu an için en kritik bölgelerden biri olarak gösteriliyor. Nisan 2025 depreminin sonlandığı noktadan İstanbul Adalar Fayı arasındaki Avcılar açıklarında yaklaşık 15-20 kilometrelik sessiz bir bölüm var. Bu zayıf nokta, 6,0 ve üzeri büyüklükteki bir sonraki depremin olası adaylarından biri olarak görülüyor. Ayrıca bu sessiz bölgenin kırılması veya stresin adalar segmentine transferi, Prens Adaları bölgesindeki kilitli durumda bulunan birikimi tetikleyebilir.

Avrupa'nın en yüksek deprem riski Marmara’da diye öne sürülen bölgede, Anadolu Plakası ile Avrasya Plakası arasındaki kayma hızı yıllık ortalama 17-29 mm olarak kaydediliyor. 20. yüzyılda Marmara Denizi içindeki ana fay hattı büyük oranda kırılmadı; bu da İstanbul çevresinde 7 ve üzeri büyüklükte depremlerin geçmişte sık görüldüğünü gösteriyor. Tarihsel kayıtlara göre 1509, 1766 ve 1894 yıllarında büyük sarsıntılar yaşandı. Önceki çalışmalarda İstanbul yakınlarında 7,3 büyüklüğündeki bir deprem için öngörülen ihtimal yüzde 35 ila 47 arasında belirtilmişti.

Sonuç ve uyarı olarak makale, Nisan 2025 depreminin birikmiş enerjiyle ortaya çıkan farkların sadece küçük bir kısmını serbest bıraktığını savunuyor; aslında mevcut açık yaklaşık 6 metre. Doğu yönünden gelen baskı ve yırtılma etkisi İstanbul riskini artırıyor. Bilim insanları, fayın yakınından geçebilecek cihazlarla deniz tabanına yerleştirilecek yeni sensörlerle saniye bazında izleme yapılmasının hayati önem taşıdığını vurguluyor.

Uzman görüşleri ise şu yönde: Cornell Üniversitesi'nden deprem bilimci Judith Hubbard, İstanbul yakınlarında çok büyük bir depremin yıkıcı insan kaybına yol açabileceğini ifade ediyor. Araştırmanın bulguları, bu tür bir depremin yalnızca geçmişte görülen sıradan göç eden depremler mi yoksa yeni bir deprem dizisi mi olduğuna dair net bir görüş sunsa da, baskının hala yüksek olduğu konusunda fikir birliği mevcut. Bu nedenle İstanbul için büyük bir deprem riski ciddi ölçüde sürdürüyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.