Hareket Hastalığı: Nedenleri, Belirtileri ve Önleme Yöntemleri
Hareket hastalığı, seyahat sırasında yaşanan rahatsız edici bir durumdur. Bu içerikte, hastalığın nedenlerini, belirtilerini ve etkili önleme yöntemlerini keşfedin. Rahat bir seyahat için bilgilere göz atın!
Hareket Hastalığı: Nedenleri ve Çözümleri
Uçak, tren ya da araba ile yapılan seyahatlerin düşüncesi bile bazı bireylerde gerginlik yaratabilir. Hareket hastalığı, beynimizin gözlerimizden aldığı görsel sinyaller ile bedenimizin hissettiği fiziksel durum arasındaki çelişkili mesajların algılanmasıyla ortaya çıkar. Örneğin, bir yolculuk esnasında oturduğumuzda bedenimiz hareketsiz olsa da gözlerimiz dışarıdaki nesnelerin hareket ettiğini algılar. Hareket hastalığı yaşayan kişiler, bu karmaşık sinyallere mide bulantısı, baş dönmesi ve genel bir rahatsızlık hissi gibi tepkiler verirler. Bazı bireyler, bu belirtiler nedeniyle uzun yolculuklardan tamamen kaçınmayı tercih ederken, diğerleri ise bu duruma bir çözüm arayışına girerler. Peki, hareket hastalığına ne sebep olur ve nasıl tedavi edilebilir?
Hareket Hastalığı Neden Oluşur?
Hareket hastalığı, beynimizin bedenden aldığı duyusal sinyalleri nasıl yorumladığı ile doğrudan bağlantılıdır. Beyin, vücudun pozisyonu ve hareketi ile ilgili sürekli olarak iç kulaktan, kas, tendon ve eklemlerdeki proprioseptif reseptörlerden bilgi alır. İç kulak, dengenin merkezi olarak görev yapar ve vestibüler sistem olarak adlandırılan bir ağın parçasıdır. Bu sistem, üç çift yarı dairesel kanal ile sakkül ve utrikül adı verilen iki keseden oluşur. Bu yapılar, vücudun hareketi ve pozisyonu hakkında beyne bilgi gönderir. Yarı dairesel kanallar, başımızı çevirdiğimizde hareket eden bir sıvı taşır ve böylece başın yönlerini algılamamıza yardımcı olur. Ancak, gözlerimiz bir şeyi görürken, kaslarımız başka bir şey hissederken ve iç kulak farklı bir bilgi ile gelince, beyin karmaşık mesajlar almaya başlar. Bu duyusal uyumsuzluk, hareket hastalığına yol açar. Örneğin, bir arabada seyahat ederken, dışarıdaki nesneler görüş alanımıza girip çıkarken gözlerimiz hareket ettiğimiz mesajını gönderir. Fakat iç kulağımız ve kaslarımız hâlâ oturduğumuzu hissettiği için mesajlar arasında bir çelişki oluşur. Uçak veya gemi seyahatlerinde ise iç kulak ve kaslar hareketi algılarken ufkun sabit kalması bu durumu daha da karmaşık hale getirebilir. Sonuç olarak mide bulantısı, baş ağrıları, genel rahatsızlık hissi ve yön kaybı gibi belirtiler ortaya çıkar.
Hareket Hastalığının Belirtileri
Hareket hastalığı semptomları genellikle yavaş yavaş başlar ve hareket durmadığı sürece kötüleşir. Bu belirtiler arasında:
- Mide bulantısı
- Baş dönmesi
- Terleme
- Yorgunluk
- Genel rahatsızlık hissi
Genellikle, belirtilerin ortadan kalkması yaklaşık 20 dakika sürer. Ancak şiddetli belirtilerde bu süre 24 saate kadar uzayabilir.
Hareket Hastalığı Kimleri Daha Çok Etkiler?
Hareket hastalığı herkesin başına gelebilir, ancak 2 ila 12 yaş aralığındaki çocuklar, hamileler ve migren geçmişi olan bireyler bu duruma daha yatkındır. Bebekler ise hareket hastalığından neredeyse hiç etkilenmezler. Londra’daki Westminster Üniversitesi’nde Uygulamalı Psikoloji Profesörü John Golding, bunun beynin henüz göz ve kulak arasındaki ilişkiye tam olarak uyum sağlayamamış olmasından kaynaklandığını belirtmektedir. Ayrıca, hareket hastalığında genetik bir faktör de söz konusudur. Prof. Golding, bu hastalıktan muzdarip olanların %65’inin aile geçmişinde benzer bir durum olduğunu ifade ediyor.
Hareket Hastalığı Belirtileri Nasıl Önlenebilir?
Önlem almak, tedavi etmekten her zaman daha etkilidir. Hareket hastalığını önlemeye yardımcı olabilecek bazı ipuçları şunlardır:
- Seyahatten önce:
- Hafif bir yemek yemek.
- Bol su içmek.
- Seyahat sırasında:
- Hareket eden nesnelere odaklanmamak.
- Yavaş ve derin nefes almak.
Zencefil: Bazı çalışmalar, tablet, bisküvi veya çay olarak tüketilen zencefilin mide bulantısını ve baş dönmesini azaltabileceğini öne sürüyor. Ancak Prof. Golding, bu çalışmalar arasında farklılıklar olduğuna dikkat çekiyor. Zencefil etkili oluyorsa, bu muhtemelen “etkin bileşeninin bağırsakları sakinleştirmeye yardımcı olmasından” kaynaklanıyor. Yani hareket hastalığını doğrudan durdurmuyor, ancak daha iyi hissetmenize yardımcı oluyor.
Kontrollü Nefes: Kontrollü nefes almak, sabit ve normal hızda nefes almak anlamına gelir. Prof. Golding, bu yöntemin hareket hastalığı ilacı kadar faydalı olduğunu ifade ediyor. Ayrıca, bu yöntem ücretsizdir ve herhangi bir yan etkisi yoktur. Nefes almak, beynin odağının değişmesine yardımcı olurken mide bulantısının da bastırılmasını sağlar.
Akupresür ve Bileklikler: Bu yöntemlerin akupresür noktalarına basınç uygulayarak etkili olduğu öne sürülmektedir. Ancak birçok çalışma, bu yöntemlerin çoğu kişi için etkili olmadığını göstermektedir.
İlaç: Hareket hastalığı ilaçları, tedavi edici olmaktan ziyade semptomları önleyici özellikte bulunur. İlaçların kan dolaşımına karışması için yolculuktan 30 ila 60 dakika önce alınması önerilir. Ayrıca, hareket hastalığını önleyici bantlar, cilt yoluyla emildiği için haplardan daha yavaş etkili olur. Bu nedenle yolculuktan yaklaşık 10 saat önce alınmalıdır. İlaçların yaş sınırlamalarına dikkat edilmesi gerektiği de unutulmamalıdır.