Gümüşhane’nin Tarihi Kaleleri: Geçmişin Pencereleri

Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve zengin kültürel mirasıyla dikkat çeken Gümüşhane, stratejik konumu sayesinde tarih boyunca önemli bir geçiş noktası olmuştur. Şehrin merkezinde ve ilçelerinde bulunan toplam 16 tescilli kale, farklı dönemlerin izlerini barındırmakta olup, Roma, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerinin mimari ve tarihsel yapıtaşlarını günümüze taşımaktadır. Bu kaleler, sadece savunma amaçlı değil, aynı zamanda kültürel ve ticari faaliyetlerin merkezi olarak da önemli görevler üstlenmiştir. İl merkezinde yer alan Süleymaniye Mahallesi’nde bulunan ve zihinlerde kalmış Canca Kalesi ile Keçikaya ve Kov Kalesi, mimari detayları ve etkileyici görünüşleriyle gezginlerin ilgisini çekmektedir.

Gümüşhane Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevim Beyza Sarıkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kalelerin sadece taş yapılar değil, aynı zamanda tarihsel birer yaşam penceresi olduğunu vurgulamıştır. “Kaleler, geçmişteki yaşam tarzını ve mühendislik bilgisini gözler önüne serer. Bu yapıları ziyaret ederken, uzman rehberler eşliğinde yapıya yönelik anlatılan hikâyeleri dinlemek, ziyaretçilere adeta zaman yolculuğu yaşatır.” diyerek, kalelerin tarihî ve kültürel değerlerinin altını çizmiştir.

Kalelerin konumunun sunduğu eşsiz manzaralar ise gerek kültür turismo gerekse doğa turizmi açısından büyük bir öneme sahiptir. Bu tarihi yapılar, günümüzde restore edilerek müzeye dönüştürülmekte ve çeşitli etkinlikler için de kullanılmaktadır. Buralarda gerçekleştirilen düzenli etkinlikler, kalelerin hem kültürel hem de toplumsal yaşamdaki yerini güçlendirmektedir. Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü Öğr. Gör. Serhan Doğan ise, Gümüşhane’deki kalelerin temel amacını, ticaret yollarını ve İpek Yolu güzergâhını korumak olduğunu ifade etmektedir.