Gülistan Doku bin gündür kayıp

Sözcü Gazetesi’nden Evren Demirdaş’ın haberine göre bugün Gülistan’ın olmayışının bininci günü olduğunu belirten abla Aygül Doku, “21 yaşındaki genç bir kadın bin gündür ortada yoksa ve bulunamıyorsa bu hepimizin suçudur” dedi.

“BİN GÜNDÜR YETKİLİLERDEN TEK BİR AÇIKLAMA GELMEDİ”

Gülistan Doku nerede sorusunun bin gündür yetkililer tarafından cevaplanamadığını belirten abla Aygül Doku sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün Gülistan Doku’nun olmayışının bininci günü. Gazeteci arkadaşlar, duyarlı insanlar bugün hepsi aileme ulaşmaya çalıştı. Benim ve ailemin hepsinden tek bir ricamız var; ‘Gülistan Doku nerede, kızımız nerede?’ sorusunun yanıtı  artık bizlerde değil adalet ve yetkililerdedir. Hepsinden şunu istiyoruz, bugün Gülistan’ın olmayışının bininci günü olacak.

Yetkililer artık bin gündür  eli yüreğinde olan biz ailesine, ‘Kızınız burada, Gülistan’ı biz burada arıyoruz. Failleri burada yargılıyoruz’ açıklamalarını yapmalarını istiyoruz. 21 yaşındaki genç bir kadın bin gündür ortada yoksa ve bulunamıyorsa bu hepimizin suçudur.

Gülistan’ın karanlığı hepimizin karanlığıdır. Bin gündür yetkililerden Gülistan Doku’yla ilgili tek bir açıklama gelmedi. Bin gündür yetkililerin bu suskunluğu en az Gülistan’ın olmayışı kadar ağır değil mi?“

“GÜLİSTAN YOKSA HİÇBİR KIZ ÇOCUĞU GÜVENDE DEĞİLDİR”

“Bin gündür Gülistan yoksa bugün evimizdeki hiçbir kız çocuğu güvende değildir” diyen Doku şunları söyledi:

“Hepimizi çocuklarımızın, evimizdeki kadınların güvenliği için Gülistan’ın içine düşürüldüğü karanlıktan çıkarmak için mücadele vermesini ve bizi öldüren bu acının ‘kızımıza ne oldu?’ sorusunun cevabını aldığımızda bir nebzede olsa dinecektir.

Yetkililerden tek bir şey  istiyoruz. Yetkililerden sadece ‘Kızımıza ne oldu?’ sorusunun cevabını istiyoruz. Avuç için kadar bir kentte her köşesi mobese, her dağı kule olan bir kentte 21 yaşındaki bir kızın başına ne geldiğini bilmek hakkımız.

Biz Gülistan’ın toprağı diye neye sarılalım, Gülistan’ı kime soralım? İnanın kullanabileceğimiz cümlelerde söyleyebileceğimiz sözlerde artık tükendi.”