Fransa’da Tecavüz Davası: Avignon’da Duygusal Anlar

Fransa’nın Avignon Kentindeki Tecavüz Davası

Fransa’nın Avignon kentinde, mahkeme salonunda yaşananlar, ülkede gündem olan bir davanın erteleneceğine dair hakimin açıklamalarıyla birlikte hayal kırıklığı yarattı. Hakim Roger Arata, 80’den fazla erkeğin eşine tecavüz etmesini teşvik eden Dominique Pelicot’un sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya katılamadığını duyurdu.

Bu sırada, tecavüz mağduru Gisèle Pelicot, salonda duygularını dışa vurmakta zorlandı. 72 yaşındaki Gisèle Pelicot, geçen hafta aynı mahkemeye verdiği ifadede, dışarıdan sakin görünen halinin içindeki derin yıkımı gizlediğini anlattı. Kocası tarafından uyuşturucu verilerek bilinçsiz hale getirildiği on yıl boyunca, eşinin aile evine soktuğu onlarca erkeğin tecavüzüne uğradığı gerçeğiyle yüzleşti. Bu korkunç olayların kaydedildiğini ise dört yıl önce bir polis memurunun ifadesiyle öğrendi.

Dominique Pelicot, mahkeme salonunda bulunan yerel erkekleri internet üzerinden buluyordu. Gisèle Pelicot, kimliğinin gizli tutulması hakkından vazgeçerek, uyuşturucu maruziyeti nedeniyle cinsel saldırıya uğrayan kadınların durumunu gündeme getirmek için cesur bir adım attı. Tecavüz olaylarının yaşandığı Mazan, ünlü İngiliz aktris Keira Knightley’nin düğününe ev sahipliği yapmasıyla bilinen tarihi bir yer olarak anılıyor.

Bölge halkından Evan Tuvignon, davanın yarattığı bıkkınlığı dile getirerek, “Gerçekten kimsenin umurunda değil” ifadelerini kullandı. Ancak, konuştuğumuz bazı kadınlar, bu olayın sadece bir şok yaratmakla kalmadığını, gerilimin komşu kasabalara da yayıldığını aktardı. Suçlanan erkeklerin isimleri sosyal medyada hızla yayıldı. Bu kişilerden bazıları, aile üyelerinin ve çocuklarının sokakta ve okulda tacize uğradığını belirterek mahkemeye şikayette bulundu.

Mazan’daki dar bir sokakta yaptığımız görüşmede, iki kadın, isimlerini gördüklerini ve erkeklerden en az üçünü tanıdıklarını ifade etti. 25 yaşındaki Océane Martin, “Kime güveneceğinizi bilemiyorsunuz. Yakında bu köyden taşınacağım için mutluyum” dedi. Ancak Océane’in 50 yaşındaki annesi Isabelle Liversain, daha derin bir endişeyi dile getirdi. Polis, tecavüz olaylarına karıştığı tespit edilen 50 kişiyi gözaltına almış durumda. Ancak henüz kimlikleri belirlenemeyen 30 şüpheli serbest kalmayı sürdürüyor. Liversain, sinirli bir tonla, “80 kişiden 30’unun hala yakalanmadığını biliyoruz. Bu gerilim yaratıyor çünkü insanlar komşularına güvenip güvenemeyeceklerini bilmiyorlar. Kendinize soruyorsunuz, o 30 kişiden biri mi? Komşunuz kapalı kapılar ardında ne yapıyor?” diyerek yayılan şüphe ortamını anlattı.

Mazan’ın 74 yaşındaki belediye başkanı Louis Bonnet, tecavüzcülerin çoğunun başka köylerden geldiğini savunarak, bölge halkının yaşadığı ruh halini göz ardı etmeye çalıştı. Pelicot ailesinin, bölgeye yeni taşınmış, yerli halktan olmayan yabancılar olarak gösterilmeye çalışılması dikkat çekti. Louis Bonnet, Gisèle Pelicot’un yaşadığı korkunç tecrübeyi de küçümseyen ifadeler kullandı. “Tekrar ayağa kalkması zor olacak” dedikten sonra, yakın bir yerleşimde bilinçli halde tecavüze uğrayan başka bir kadını örnek göstererek, onun durumunun daha ciddi olduğunu ifade etti.

Pelicot davasının ciddiyetini azaltmaya çalıştığını düşündüğümü söylediğimde, bunu yaptığını kabul etti: “Evet öyle. Yaşananlar çok ciddi. Ama köyün, kabul edilebilir sayılabilecek sınırların çok ötesine geçen bir suçun yükünü taşıması gerektiğini söylemeyeceğim.” Olayı kınıyordu, ancak köyünün sonsuza dek bu olayla damgalanmasını istemiyordu. Aynı zamanda Gisèle Pelicot’un travmasını da küçümsüyor gibiydi.

Avignon’daki mahkeme salonunda bulunan 18 sanık, duruşmayı cam bir bölümün arkasından takip etti. Dağınık beyaz saçlı bir adam, sakallı çenesini ovuştururken, yanındaki daha genç bir siyah erkek uyuklar gibi görünüyordu. Erkeklerin çoğu, yüzlerini gizlemeye çalışırken, bazıları maske takmıyordu. Fransız yasaları sanıklara, kimliklerini gizleyebilme konusunda bir miktar hak tanıyor. Ancak Gisèle Pelicot, yasaların ona tanıdığı gizlilik hakkını reddetti ve bunun yerine birçok Fransız kadın için bir “meydan okuma sembolü” olmayı seçti.

Yerel bir aktivist olan Blandine Deverlanges, “Büyük bir cesaret, onur ve insanlık gösterdi. Tecavüzcüsünün önünde tüm dünyanın önüne çıkarak konuşmayı seçmesi [Fransız kadınları] için büyük bir armağandı. Onun büyük yıkım yaşadığını söylüyorlardı ama yaptığı çok ilham vericiydi” dedi. Deverlanges ve diğer aktivistler, Avignon duvarlarını sloganlarla boyadılar. Bu sloganlardan birinde, “Sıradan adamlar. Korkunç suçlar.” yazıyordu.

Gisèle Pelicot’un yanında oturan 45 yaşındaki kızı Caroline, duygularını gizlemedi. Yakın zaman önce bilgisi veya izni olmadan babasının fotoğraflarını çektiğini öğrenmişti. Kendisinin de babası tarafından uyuşturulduğuna inanıyor. Fransa‘da birçok uzman, tecavüz ve uyuşturucu bağlantısının yeterince araştırılmadığına inanıyor. Mahkemedeki zarif dekor, olayların ciddiyetinin aksine sakin bir atmosfer sunuyordu. Ancak anne ve kızının, bu kadar çok sayıda maskesi düşmüş tecavüz şüphelisinin yalnızca birkaç metre uzağında oturduğunu görmek, izleyiciler için son derece sarsıcıydı.