Fazla Hayvan Beslemenin ve Nuh Sendromunun Psikolojik ve Sosyal Etkileri
Fazla hayvan beslemenin ve Nuh Sendromunun psikolojik ve sosyal etkilerini keşfedin. bilinçli hayvan sahipliği ve toplum sağlığı için önemli bilgiler.
Fazla Hayvan Beslemenin Tehlikeleri ve Nuh Sendromu
Psikolog Selver Yazıcı, günümüzde sıkça rastlanan ve toplumda “Nuh Sendromu” olarak adlandırılan aşırı hayvan biriktirme hastalığının aslında ciddi bir psikolojik rahatsızlık olduğunu belirtti. Bu durumu, geçmişte yaşanan travmalara ve psikolojik sorunlara bağlı olarak gelişen bir davranış biçimi olarak tanımladı.
Fazla hayvan beslemenin sadece duygusal değil, ekonomik ve hijyen açısından da olumsuz etkileri olduğunu vurgulayan Yazıcı, şu açıklamaları yaptı:
- Bir evde 30-40 kedinin veya köpeğin yaşaması, hem hayvanlar hem de sahipleri için büyük bir sorun teşkil eder.
- Hastalanan bir hayvan diğerlerine hastalık bulaştırabilir, veterinerlerin tüm kedilere aynı anda tedavi uygulaması gerekebilir; bu da hem maddi hem de sağlık açısından zorluklar yaratır.
- Ekonomik yük, hayvanların bakımını sürdüremeyen sahipler için ciddi bir stres kaynağıdır. Bazı durumlarda sahipler, hayvanlarına bakabilmek adına sahip oldukları arabalarını satmak zorunda kalabilmektedir.
- Hijyen sorunları ve evdeki kontrolsüz kalabalık, yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler.
Psikolojik ve Sosyal Problemler
Yazıcı, aşırı hayvan sahiplenmenin sadece maddi değil, aynı zamanda psikolojik sorunlara da yol açtığını belirtti. Bu durumu yaşayan kişilerde şu belirtiler gözlemlenebilir:
- Hayvanlara karşı takıntılı sevgi ve bağlılık
- Sosyal izolasyon ve iletişim sorunları
- İş ve ev yaşamında dikkatsizlik ve ilgisizlik
- Sosyalleşmek yerine, hayvanlara odaklanma ve bu durumu sürdürebilme arzusu
“Bir evde 1-2 kedi veya köpek yeterli iken, 30-40 hayvan beslemek gerçekten büyük bir zulüm ve hayvanlar için de sağlıksız bir ortam oluşturabilir,” diyen psikolog, bu durumu yaşayan kişilerin profesyonel yardım almasının önemine dikkat çekti.
Travmalar ve Sosyal Hayatın Yetersizliği
Kişilerin geçmişte yaşadıkları travmaların, onları insanlardan uzaklaştırıp sadece hayvanlara yönelttiğini belirten Yazıcı, şunları söyledi:
- Özellikle sevilen bir kişiyi kaybetmek veya sosyal hayattaki yetersizlikler, insanın kendisini hayvanlara adamasına neden olabilir.
- Bu durum, zamanla aşırı hayvan sevgisi ve bağlılığı şeklinde kendini gösterebilir.
- Ancak, bu davranışlar genellikle psikolojik bir rahatsızlık olup, bağımlılık veya saplantı haline dönüşebilir.
“Unutulmaması gereken önemli nokta, hayvan sevgisinin dozunda ve sağlıklı olmasıdır. Çok sayıda hayvan beslemek, aslında bir rahatsızlık belirtisi olabilir ve bu konuda uzmanlara başvurmak gerekir,” diyerek konuşmasını tamamladı.