Erzincan’da Çiriş Otunun Bahar Sevinci ve Sağlık Faydaları

İHA: Baharın Gelişiyle Erzincan’ın Yüksek Rakımlı Bölgelerinde Çiriş Otuna İlgi Artıyor

Baharın müjdecisi olan çiriş otu, Erzincan’ın yüksek ve serin bölgelerinde yeniden doğa ile buluşuyor. Bu mevsimde doğa yürüyüşleri ve doğadan toplanan bitkiler arasında önemli bir yer tutan çiriş, bölge halkı ve doğa tutkunları tarafından büyük ilgi görüyor. Özellikle Munzur Dağları’nda, hem yerli hem de yabancı turistlere doğa rehberliği yapan uzmanlar, dağ keçilerinin bile bu bitkiyi yediğine şahitlik ediyor. Murat Aydemir isimli bölgede rehberlik yapan uzman, gözlemler sırasında dağ keçilerinin de çiriş otunu tükettiğini belirterek, “Dağlarda doğal ortamda yetişen bu bitki, hem hayvanlar hem de insanlar için oldukça faydalı” dedi. Aydemir, bölgedeki doğal yaşamın ve bitki çeşitliliğinin önemine dikkat çekerek, çiriş otunun yöreye özgü lezzetler ve sağlık açısından değerli olduğunu vurguladı.

Çiriş Otu: Yüzyıllardır Kullanılan Doğal Şifa ve Besin Kaynağı

HEM BESİN HEM DE TEDAVİ EDİCİ ETKİSİ BULUNAN bu bitki, geleneksel tıpta ve halk şifasında önemli bir yer tutar. Latince adı Asphodelus aestivus L. olan ve Zambakgiller ailesine ait olan çiriş, halk arasında farklı isimlerle de anılır: güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu. Uzun yıllardır insanlar, doğadan topladıkları bu bitkiyle çeşitli hastalıkların tedavisinde doğal çözümler arar. Yan etkilerinin düşük olması ve doğallığı nedeniyle, bölge halkı tarafından sıkça tercih edilir ve güvenle kullanılır.

Çirişin Tüketim Şekilleri ve Yöresel Lezzetler

Çiriş otu, sofralara farklı şekillerde taşınabilir ve pek çok lezzetli yemeğin ana malzemesi olabilir. Araştırmacılar, Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay’ın yaptığı çalışmada, bu yabani bitkinin içerdiği vitaminler, antioksidanlar, lif ve mineraller sayesinde vücuda pek çok fayda sağladığını ortaya koymuştur. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yetişen bu bitki, özellikle Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu, Ege ve Akdeniz bölgelerinde bolca bulunur ve doğal ortamında zararsız şekilde tüketilir. Taze yaprakları, haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulabilir veya peynirle karıştırılarak yufka içine sarılabilir ve lezzetli bir kahvaltılık veya meze haline getirilebilir.

En meşhur yemeklerinden biri olan Kaşila ise, kaynatılan çirişin içine bulgur eklenerek pişirilir. Piştikten sonra üzerine biraz yağ dökülerek servis edilen bu geleneksel lezzet, bölge halkı tarafından oldukça beğenilir ve sofralarda yer alır. Hem sağlık açısından hem de kültürel miras olarak değer taşıyan bu tarifler, doğa ile iç içe yaşama ve doğal beslenme alışkanlıklarını sürdürmenin güzel örnekleridir.

Son Söz

Doğal yaşamın ve geleneksel bilgilerimizin kıymetini bilerek, çiriş otu gibi bitkileri kullanmak hem sağlığımıza katkı sağlar hem de kültürel zenginliklerimizi korumamıza yardımcı olur. Erzincan ve çevresinde bahar aylarının gelişini müjdeleyen bu bitki, hem doğanın mucizesi hem de sağlıklı yaşamın anahtarlarından biri olarak öne çıkıyor.