Erdoğan: Gazze’nin Durumu ve Uluslararası İlişkiler Üzerine Yeni Açılar
Erdoğan’ın Gazze durumu ve uluslararası ilişkiler üzerindeki yeni açılar: barış, diplomasi ve bölgesel güç dengeleri için güncel analiz.
New York’taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun gölgesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fox News’e verdiği özel söyleşide küresel politikadaki önemli başlıkları yeniden yorumladı. Gazze’deki insani krizden Türkiye’nin savunma sanayi konumuna kadar pek çok konuya değinerek, uluslararası arenadaki duruşunu net bir dille ifade etti.
Gazze’de yaşananlar hakkında kamuoyunu meşgul eden bir akı obrazını yineledi: “Bu olaylar dört dörtlük bir soykırımdır ve faili Netenyahu’dur.” Erdoğan, bölgedeki yaralı sayısının 125 bini aştığını ve bazı hastaların Türkiye’ye getirilerek tedavi edildiğini belirtti. Hamas’ı terör örgütü olarak tanımlamaktan ziyade direniş hareketi olarak nitelendirmek gerektiğini vurgulayarak, İsrail’in kadın, çocuk ve yaşlılara karşı uygulanan muamelenin kabul edilemez olduğuna dikkat çekti.
Erdoğan, savaşın sona ereceğine dair umudun zayıf olduğunu, ABD Başkanı Trump ile görüşmenin ardından da aynı mesajı sürdüreceğini ifade etti. Beyaz Saray’da yapılacak görüşmede F-35 programı ve savunma sanayii iş birliklerinin ana gündem maddeleri arasında olacağını söyledi. Türkiye’nin F-35 ortaklığı ve pilot uçaklar için yapılan ödemelerin teslimatla sonuçlanmaması ise “stratejik ortaklığa uygun olmadığını” göstergesi olarak değerlendirildi. Ayrıca F-16 konusunun da konuşulacağı toplantılar arasında olduğunu sözlerine ekledi.
İki ülke arasındaki ticari ve teknolojik ilişkilerin ilerleyeceğini ifade eden Erdoğan, savunma sanayi alanında iş birliğinin güçlenmesinin öncelikli hedefler arasında olduğuna vurgu yaptı. Savaşa dair yaklaşımı, Rusya-Ukrayna çatışması üzerinden de özetleyen Erdoğan, bu çatışmaların her iki taraf için de ağır kayıplar doğurduğunu belirtti. Türkiye’nin her iki tarafla kurduğu ilişkilerin sürdürülebilir bir barış vizyonuna hizmet ettiğini söyledi.
Türkiye’nin NATO’daki konumu ve Avrupa Birliği’ne üyelik sürecine dair eleştirilerini yineleyen Erdoğan, uzun süredir Avrupa Birliği’ne alınmamanın haksız bir tutum olduğunu belirtti. Siyasi ve ekonomik konulardaki yaklaşımının merkezinde ise barış ve istikrarın hayata geçirilmesi için çok yönlü bir diyalog bulunduğunu ifade etti.