DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Dilipak: Her şey pamuk ipliğine bağlı, her an her şey olabilir…

Dilipak’ın yorumu; her şey pamuk ipliğine bağlı, gelişmeler sürprizlerle dolu. Haberin özeti ve analiz için tıklayın.

14.08.2025
A+
A-

Dilipak’ın habervakti sitesinde yayımlanan yazıyı yeniden ele alıyorum. Şüphesiz Allah indinde her şeyin mümkün olduğuna inanarak, bizim için yalnızca sorumluluklarımızın olduğunu belirten bir bakış açısı öne çıkıyor. Sonuç ne olursa olsun, iyi, doğru, güzel ve rızaya uygun işler yaparsam cennete, aksi takdirde cehenneme gideceğim ifadeleriyle başlayan düşünceler, inancın sınav niteliğini hatırlatıyor. Ayrıca, Gazze’nin kurtarılması konusundaki dileklerin Allah’ın iradesiyle örtüştüğü ya da bunun bizim hak edişimiz olduğuna dair farklı varsayımlara işaret ediliyor.

İlahi iradenin, sebeplerle birlikte her şeyi meydana getirebildiğini vurgulayan anlatım, başımızda büyük bir peygamber olsa dahi insanların zorluklar karşısında nasıl da zorlandığını örneklerle gösteriyor. Örneğin, denizin karşısında Firavunun ordusunun boğulduğunu görürken bile, yola çıkışın zorluğu yüzünden aynı halkın 40 yıl boyunca mücadele etmek zorunda kaldığını hatırlatıyor. Bu bağlamda, karanlığın en koyu anında aydınlığın en yakın olduğuna dair genel bir kural üzerinde duruluyor ve gafletle karşılaştığımızda “biz bilmeyiz Allah bilir” denildiğinde, yolumuzun doğru olduğuna dair güvenin sürmesi gerektiği vurgulanıyor.

Herhangi bir kişi, topluluk, parti veya örgüte karşı korku duymama; Allah’a güven duymanın gerekliliği sıkça altı çiziliyor. Medet ummayı bırakıp yalnızca Allah’a yönelmenin önemi ifade ediliyor. Aynı metinde, Adnan Oktar’a dair politik ve dinî meşruiyet konularına göndermeler yapılarak, bu tür bağlamların dikkatli izlenmesi gerektiği ifade ediliyor. “Hasbunallah” ifadesinin hatırlanması, rızayı gözetme ve doğru yolda olma çağrısı öne çıkıyor.

İçerde ve dışarda yürütülen politik oyunlar üzerinde de eleştirel bir bakış sunuluyor. Suriye’deki gelişmeler, Türkiye’nin Terörsüz Türkiye projesiyle bağlantılı görülen süreçler ve orman yangınları ile ekonomik konular arasındaki ilişkilere dikkat çekiliyor. Ayrıca, Hazara ve Karay gibi meselelerin de birbirleriyle bağlantılı olduğuna işaret edilerek, bir dizi senaryo ve koalisyon ihtimalleri tartışılıyor. Hükümetler arası ilişkilerde denklem değiştikçe, uluslararası güç dengelerinin oyunlarına karşı uyumlu bir yaklaşımın önemi vurgulanıyor.

Geleneksel güç dengeleriyle ilgili açıklayıcı bir dille, çeşitli tarihi ve jeopolitik referanslar üzerinden bir planın veya senaryonun nasıl işler kılınabileceğine dair varsayımlar dile getiriliyor. İsrail’in Filistin topluluğuyla masaya oturması ve bir düğümün çözülmesi için oluşacak koalisyon senaryoları, BMGK ve uluslararası sistemin rolüyle birlikte ele alınırken, sahici bir çözümün nasıl mümkün olabileceği üzerine düşünceler öne sürülüyor. Söz konusu projelerin, nihai hedef olarak bir “zafer” olarak sunulacağı ve bu süreçte dış aktörlerin rollerinin nasıl kurgulanabileceği üzerinde duruluyor.

Geçmişteki bazı tarihi referanslar üzerinden bir yeniden yoruma gidildiğinde, Türkiye’nin iç ve dış politikadaki konumunun bir bütün olarak değerlendirildiği görülüyor. Yunanistan, İsrail, Suriye ve İran gibi başlıklar arasında kurulan bağlar ve karşılıklı etkilerin, Türkiye’nin Türk dünyasıyla ilişkilerindeki yeniden yapılandırmaları beraberinde getirebileceği öngörülüyor. Ayrıca, Zenzegur Koridoru’nun yeni adları ve bu hat üzerinden ABD ile kurulan uzun vadeli ortaklıklar gibi gelişmelerin, bölge dengelerini dönüştürecek nitelikte olduğu ima ediliyor. Bu kapsamda, “Ermenistan Yüzyılı” gibi kavramlar ve NATO hattındaki gerilimler de metnin odak noktaları arasında yer alıyor.

Notlar ve uyarılar: Yazı, uluslararası politika oyunlarına dair eleştirel bir farkındalıkla okunmalı; komployöncesi ve komplo teorileri arasındaki sınırları ayırt etmek için dikkatli hareket etmek gerekiyor. Ayrıca, olaylar arasındaki bağlantılar ve tarihsel karşılaştırmalar siyasal söylemlerin analizine açıktır ve bu tür metinler çeşitli görüşleri içerebilir.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.