Deniz Suyu Sıcaklıklarındaki Artış ve Vibrio Bakterilerinin Tehlikesi
Deniz suyu sıcaklıklarındaki artış ve Vibrio bakterilerinin tehlikeleri hakkında bilgi edinin. Sağlığınızı korumak için alınacak önlemler burada.
Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC) Uyarısı
ECDC tarafından yapılan açıklamada, deniz suyu sıcaklıklarındaki önemli artışın, Vibrio bakterilerinin tehlikeli biçimde çoğalmasına neden olduğu bildirildi. EuroNews’un aktardığına göre, geçmişte yalnızca Baltık Denizi’nde görülen bu bakteriler, günümüzde Kuzey Denizi ve kapalı yüzme alanlarında da yaygınlık göstermeye başladı. Özellikle tuzlu ve hafif acı sularda, yüksek sıcaklık ve düşük tuzluluk oranları Vibrio bakterilerinin hızla çoğalmasını tetiklemektedir.
Türkiye Kıyılarında da Artış
Benzer riskler Türkiye’nin kıyı bölgelerinde de kendini gösteriyor. Yapılan araştırmalar sonucunda, Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarında Vibrio parahaemolyticus ve Vibrio vulnificus türlerinin DNA’sına rastlanmıştır. İstanbul Florence Nightingale Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Uğur Aferin, özellikle yaz aylarında denizle temas eden kişilerin dikkatli olması gerektiğini belirtti.
Aferin, “Vibrio bakterileri, sıcak ve tuzlu sularda hızla çoğalır. Özellikle Vibrio cholerae bakterisi, kirli deniz suyunun yutulmasıyla mide ve bağırsaklara girerek, şiddetli ishal ve sıvı kaybına neden olan koleraya yol açabilir. Türkiye’de kolera vakası nadiren görülse de, risk tamamen ortadan kalkmış değildir,” dedi.
Bu Belirtiler Varsa Dikkat!
Milliyet’te yer alan habere göre, en büyük riskin açık yaraların denizle temasıyla ortaya çıktığını vurgulayan Aferin, Vibrio vulnificus gibi türlerin deriye temas etmesi halinde ciddi doku enfeksiyonları oluşabileceğine dikkat çekti. Nadiren de olsa, “et yiyen bakteri” olarak bilinen nekrotizan fasiit gibi ölümcül tabloların gelişebileceğini belirtti.
Ayrıca, çiğ istiridye gibi kabuklu deniz ürünlerinin de önemli bir risk oluşturduğunu ifade eden Aferin, “Vibrio parahaemolyticus içeren deniz ürünleri tüketilerek vücuda giriş yapabilir. Bu durum, karın ağrısı, kusma, ishal ve ateş gibi belirtilerle kendini gösterir. Bağışıklık sistemi zayıf bireylerde, bu enfeksiyonlar kana karışarak sepsise neden olabilir,” diye ekledi.
Islak Mayo ve Yaz Enfeksiyonlarına Dikkat
Ürolojik açıdan da yaz aylarında enfeksiyon riskine dikkat çeken Aferin, özellikle kadınlar için uzun süre ıslak mayo ile kalmanın idrar yolu enfeksiyonlarını tetikleyebileceğini vurguladı. “Genital bölgenin nemli ve sıcak kalması, bakterilerin üremesi için ideal bir ortam yaratır. Bu ortamda özellikle E. coli gibi bakteriler hızla çoğalabilir. Bağışıklığı zayıf kişilerde enfeksiyonlar daha ağır seyredebilir,” dedi.
Havuzlar ve Enfeksiyon Riski
Serinlemek amacıyla girilen havuzlarda da enfeksiyon tehlikesinin bulunduğuna dikkat çeken uzmanlar, havuzlarda rotavirüs, hepatit A, salmonella, shigella ve E. coli gibi mikroorganizmaların sıkça görüldüğünü belirtiyor. Çocuklarda ishal ve kusma şikayetlerinin arttığını ifade eden uzmanlar, özellikle yara veya enfeksiyon belirtileri gösteren çocukların havuza sokulmaması gerektiğini vurguluyor.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Hüseyin Yıldız ise, “4. aydan önce denize, 6. aydan önce ise havuza girmesini önermiyoruz. Bu yaşlardaki çocuklarda, baş ve boyun kontrolü tam olmayabilir. Ayrıca, ciddi sıvı ve ısı kayıpları yaşanabilir,” diyerek aileleri uyardı.
Sonuç ve Uyarılar
İklim değişiklikleri ve deniz suyu sıcaklıklarındaki artış, deniz ve havuz ortamlarındaki mikroorganizmaların çoğalmasını hızlandırmakta ve sağlık açısından çeşitli riskler ortaya çıkarmaktadır. Bu nedenle, özellikle yaz aylarında deniz ve havuz kullanımı sırasında kişisel hijyene dikkat etmek, açık yaraları kapatmak ve uygun önlemler almak büyük önem taşımaktadır.