Datça’da Halil Çevik’in Ölümü ve Soruşturma Süreci
Datça’da Halil Çevik’in ölümü, gizemli koşullar ve soruşturma süreci ile gündeme geldi. Olayın detayları, tanık ifadeleri ve yetkililerin açıklamalarıyla birlikte bu trajik olayın arka planını keşfedin.
Datça’da Üzücü Olay: Halil Çevik’in Ölümü
Datça ilçesi Kargı Kızılova mevkisinde, 29 Kasım 2023 tarihinde barakada yalnız yaşayan Halil Çevik’ten haber alamayan yakınları, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Eşinden boşandığı öğrenilen ve iki çocuk babası olan Çevik’in yaşadığı barakada bulunamaması üzerine, ekipler bölgede kapsamlı bir arama çalışması başlattı.
Arama sırasında, barakanın yakınında Halil Çevik’i hareketsiz halde bulan ekipler, yaptıkları incelemede onun hayatını kaybettiğini belirledi. Olay yerinde yapılan ilk tespitlerde, Çevik’in pompalı tüfekle başından vurulduğu saptandı. Bu trajik olayla ilgili olarak derhal bir soruşturma başlatıldı. Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’nın koordinesinde, Datça Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde, olay yerinde Çevik’e ait kan izlerinin yanı sıra bahçe çitlerinde başka birine ait kan izi bulundu.
- İlk aşamada, Çevik’i tanıyan 13 kişiden kan örneği alındı; ancak bu örneklerden herhangi bir sonuç elde edilemedi.
- Olayın çözülmesi için baz istasyonu kayıtları incelendi ve 978 kişinin bölgeden hizmet aldığı belirlendi.
- Bu 978 kişiye ait kimlik bilgileri tespit edilerek, olay yeri ile bağlantıları araştırıldı.
Yapılan incelemeler sonucunda, çoban Mustafa Yiğit D.’den alınan kan örneği ile olay yerindeki kan izinin eşleştiği saptandı. Muğla İl ve Datça İlçe Emniyet Müdürlükleri’nin yoğun çalışmaları neticesinde, Mustafa Yiğit D., 27 Aralık 2024 tarihinde evinde gözaltına alındı. Suç aleti olan av tüfeğini de teslim eden şüpheli, çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.
Olayın Detayları ve Şüphelinin İfadesi
Mustafa Yiğit D., savcılıktaki ifadesinde, Kargı mevkiinde çobanlık yaptığını ve hayvanlarını çevirmek amacıyla Halil Çevik’in arazisine gittiğini belirtti. İfadesinde, “Kendisini daha önce hiç görmedim. İsmini duymuştum. Barakasının bulunduğu tel örgülü yerin dışında zeytinlik alanından geçtiğim sırada ilk kez gördüm. Selam verdikten sonra tüfeğini doğrulttu. ‘Niye buralara geliyorsunuz? Sizi vururum’ dedi. Ardından yaklaşıp, tokat attı. Tüfeği yere bıraktıktan sonra beni yakamdan tutarak yere yatırdı ve üzerimdekileri çıkarmaya çalışarak cinsel istismar girişiminde bulundu. Kendisine tekme atarak ittim. Yere düşünce keçilerimin yanına doğru kaçtım ve kaldığım çadıra gittim.” dedi.
Mustafa Yiğit D., çadırındaki av tüfeğini alarak Çevik’in barakasının bulunduğu yere dönmek için yola çıktığını anlattı. “Olayı kimseye anlatmadım ve tek başıma barakaya ulaştım. Çevik, barakanın yakınında bulunan çam ağacının yanındaki varillerle ilgileniyordu. Tüfeği doğrultarak arkasından yaklaştım. İyice yaklaştığımda beni fark edip, yüzünü döndü. Başına doğru ateş ettim. Sırtüstü yere düştü. Barakanın kenarında bulduğum halat ile kanca düğümü yaparak iki bacağını birleştirip bağladım. Cesedi uzaklaştırmak için asılmaya çalıştım. Bu sırada çizmesi ayağından halat ile birlikte çıktı. Halatı sağ eline bağladım. Halil’i çekerek çam ağacının oradan tel örgünün kapısının sağ kısmında kalan aynı zamanda barakanın da sağında kalan alana kadar çekebildim. Telin dibine kadar asılarak götürdüm. Telin üzerinden dışarı atladım. Halatı telin altından geçirdim. Cesedi telin alt kısmını eğerek dışarı çekmeye çalıştım ama yapamadım. Tekrar içeri girdim. Telin alt kısmını içeriden eğmeye çalıştım ama yine başaramadım. Tekrar girdiğim taraftan çadırıma doğru kaçtım. Olay yaklaşık bir saat sürdü. Tüfekten çıkan fişeği alıp cebime koydum. Ayak izlerimi silmeye çalıştım. Fişeği yolda giderken bir yere rastgele fırlattım. Hayatıma devam etmeye çalıştım. Olay tarihinden sonra oranın yakınlarından hayvanlarımı gütmek için geçmişimdir.” şeklinde beyanda bulundu.