Çin, 2 Saatte Dünyanın Öbür Ucuna Erişecek Jet Motorunu Test Ediyor
Sivil havacılık son yılların en çok gelişen alanlarından biri olsa da potansiyeline ulaşmasına daha uzun bir yol var. Daha hızlı ve daha güçlü motorlar da bu sektörde ilerleme yarışının kızıştığı alanlar olarak öne çıkıyor.
Çin’den gelen bir haber, bu alanlarda önemli bir atılımın habercisi oldu. Şu anda prototip aşamasındaki bir jet motorunu test ettiklerini söyleyen araştırmacılar, bu motor sayesinde gelecekte herhangi bir yolculuğun en fazla 2 saat süreceğini söyledi.
Ses hızının 5 katı
Motor prototipi Pekin’de bulunan sesin 9 katı hızındaki hipersonik rüzgar tüneli simülasyonunda test ediliyor. Çin Bilimler Akademisi Mekanik Enstitüsü’nden bilim insanları, bu motor sayesinde uçakların ses hızının 5 katı hıza çıkabileceğini ifade etti.
Çinli yetkililerin açıklamalarına göre motor hem yakıt verimliliği hem de çalışma istikrarı açısından benzersiz bir performans ortaya koyuyor. Chinese Journal of Aeronautics adlı dergide yayımlanan makalede motorun yakın gelecekte atmosferin ötesine geçebilecek, dikey kalkacak ya da gezegen yörüngesini dolaşacak uçaklarda kullanılabilecek özellikte olduğu da belirtildi.
Motorun tasarımı ise aslında oldukça basit. Sistem bir hava girişi, bir hidrojen yakıt enjektörü ve yakıt hücresinden oluşuyor. Yüksek hızlı uçuşlarda rüzgar, motordaki hava girişinde şok dalgaları oluşturarak hidrojeni yakıtla birleştiriyor. Ortaya çıkan patlamalar da motorun ihtiyacı olan gücü veriyor.
“İnsanoğlunun rüyası”
Prototipi geliştiren bilim insanlarına göre gelecekte, normalde yalnızca lüks uçuşlarda gördüğümüz hipersonik motorların ticari havacılıkta da kullanılabileceğini söyledi. Ayrıca “Daha hızlı, daha yükseğe ve her zamankinden daha uzağa uçmak insanoğlunun rüyası” ifadelerini de kullandılar.
Araştırmacıların sodramjet adını verdikleri motorun ilhamı ise ABD’li mühendis Richard Morrison’ın fikirlerine dayanıyor. 1960 ve 70’lerde NASA scramjet projesinde yaşanan sıkıntıları aşmak için Morrison bu tür bir motor için öneri sunmuştu. Proje daha sonra araştırmanın Boeing ve Lockheed Martin’e verilmesiyle rafa kalkmıştı.