Çiğdem Telli’nin Meme Kanseriyle Mücadelesi ve Erken Teşhisin Önemi

Çiğdem Telli’nin Kanserle Mücadelesi

İstanbul’da yaşayan 33 yaşındaki Çiğdem Telli, bir yıl önce kızıyla oynarken kazara dirseğiyle göğsüne çarpması sonucu göğsünde bir kitle hissetti. Bu durum onu doktora başvurmaya yönlendirdi ve yapılan muayenelerde göğsünde bir tümör olduğu öğrenildi. Hemen tedavi sürecine başlayan Telli, bir yıl süren kemoterapi ve diğer tedavilerin ardından meme kanserini başarıyla atlattı.

Telli, “Kızımla oyun oynarken kolunun göğsüme çarpması sonucunda bir acı hissettim. Ardından göğsümdeki kitleyi fark ettim. Kızım benim kurtarıcım oldu. Erken tanı ve spor yapmanın önemi büyük. Kanser sürecinde moral ve motivasyonun yüksek olması çok önemli. Bu sayede kanseri daha hızlı atlattım. Unutmayın, kanser güçlü değil; güçlü olan bizleriz. Erken teşhis çok kritik. Kanser, bir mücadele örneği; en büyük başarı da kadınlar için bunu yenmek” dedi.

Erken Teşhis ve Tedavi Süreci

Çiğdem Telli, 1 yıl önce kızının dirseğiyle göğsüne çarpması sonucunda hissettiği ağrıyı fark etti. Kendi yaptığı muayenede kitleyi bulduktan sonra doktora gitti. Doktorlar, Telli’ye göğsünde tümör olduğunu bildirdiler. Tedavi sürecine başlayan Telli, saçlarını kaybetmemin yanı sıra kabullenme sürecinin de zorluklarını yaşadı. Bir yıl süren tedavi sonucunda kanseri yenen Telli, sağlığına kavuştu.

Tanıyı koyarak Telli’nin ameliyatını gerçekleştiren VM Medical Park Pendik Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Eser, “Çiğdem Hanım, genç ve bilinçli bir hastaydı. Kendi kendini muayene ettiğinde memesinde küçük bir kitle şüphesi ile bize başvurdu. Muayenede ve radyoloji sonuçlarında şüpheli bir kitle tespit ettik. Erken tanı koyarak, tümörün yapısını ve hastanın genç olmasını dikkate alarak önce kemoterapi tedavisi uyguladık. Çok iyi bir yanıt aldı ve ardından ameliyatını gerçekleştirdik. Ameliyat sonrasında patoloji sonucu da tam yanıt verdi, yani hiç canlı hücre kalmadığını gördük. Bu bizim için en mutlu olduğumuz sonuçlardan biri. Şu anda takiplerine devam ediyoruz. Çiğdem Hanım, kanseri tamamen yendi” şeklinde konuştu.

Önemli Muayene Tavsiyeleri

Prof. Dr. Eser, 20 yaşından sonra her kadının ayda bir kez kendi memesini muayene etmesinin önemini vurguladı: “Kadınlar, adet gördükten sonraki 7’nci ile 10’uncu günlerde mutlaka kendilerini elle ve gözle muayene etmelidir. Memede yeni bir kitle bulursa, bu ağrılı veya ağrısız olsa bile mutlaka bir genel cerrahiye gitmelerini ısrarla öneriyoruz. Her şey yolunda bile olsa, 30 yaşından sonra yılda bir kez hekim tarafından muayene edilmeleri önemlidir. 40 yaşından sonra ise radyolojik kontroller de yapılmalıdır. 50 yaşından sonra meme kanseri görülme sıklığı artmaktadır, bu nedenle mutlaka radyoloji kontrolleri yapılmalıdır.”

• 40 yaş üzerindeki kadınlar için yılda bir kez mamografi önerilmektedir.
• Ailesinde genç yaşta meme kanseri olanlara düzenli kontroller önerilmektedir.
• Meme kanseri hastalarının yılda bir kez doktor muayenesi olması önemlidir.

Kansere Karşı Akıllı İlaç Kullanımı

Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Cemil Bilir, “Tümörün genetik ve hormonal incelemelerini yapıyoruz. Daha sonra tümör hangi ilaçlara uyumluysa kişiye özgü bir tedavi planı oluşturuyoruz. Kemoterapi sonrası dönemde, tümörü baskılayıcı etkisi olan akıllı ilaçlar kullanıyoruz. Bu yöntemin en önemli avantajı, tümöre karşı kemoterapinin etkinliğini artırmasıdır. Erken tanı, meme kanserinde kurtulma şansını artırıyor” dedi.

Mücadelesini Paylaşan Çiğdem Telli

Ameliyat ve tedavilerin ardından kanseri yenen Çiğdem Telli, “Kızımla oyun oynarken göğsümdeki kitleyi fark ettim. Kızım sayesinde erken teşhis koyduk. 16 kür kemoterapi aldım ve akıllı ilaçlarla tedaviye başladım. Bu süreç benim için zorlu geçti. En büyük destek ailemden geldi. Süreçte ruh sağlığım ve fiziksel değişimlerimle başa çıkmak zor oldu. Saçlarımı kaybetmek en üzücü anlardan biriydi. Erken tanı sayesinde bir yıl içinde meme kanserini yendim. Artık daha sağlıklı ve bilinçliyim” dedi.

Sağlıklı Yaşamın Önemi

Telli, kemoterapi ve akıllı ilaçların ardından kitlenin küçüldüğünü ve ardından ameliyat olduğunu belirtti. Ameliyat sonrası ışın tedavisi aldığını ifade eden Telli, “Işın tedavisi, kanserli tüm hücrelerin yok edilmesinde önemli bir aşama kattı. Erken tanı ve spor yapmanın önemini vurgulamak istiyorum. Herkese sağlıklı beslenmelerini öneriyorum; hazır ve paket gıdalardan uzak durmalıyız. Bu süreçte moral ve motivasyonunuz yüksek olursa, kanseri atlatmak için hiçbir neden yok. Kanser tedavisi olan bir hastalık değil. Kadınlar, ayda bir kendilerini muayene etmelidir” şeklinde konuştu.

Çiğdem Telli, “Kanser güçlü değil, güçlü olan bizleriz. Erken teşhis önemlidir ve en büyük örneğini kendimde görüyorum. Kanser, bir mücadele örneği ve kadınlar için en büyük başarı bu hastalığı yenmektir” diyerek sözlerini sonlandırdı.