Cezaevlerindeki Yoğunluk ve Yeni Infaz Düzenlemesi
Cezaevlerindeki yoğunluk ve yeni infaz düzenlemeleri hakkında detaylar, mahkumların hakları ve ceza sistemindeki gelişmeler hakkında bilgilendirici içerik.
Cezaevlerindeki Aşırı Yoğunluk ve Çözüm Arayışları
Türkiye’de cezaevlerindeki kapasite sorunu, uzun süredir ülke gündeminde önemli bir yer tutuyor. Adalet Bakanlığı, bu yoğunluğun önüne geçmek ve adil bir infaz sistemi oluşturmak amacıyla kapsamlı bir ceza infaz düzenlemesi üzerinde çalışmalara başladı. Bu yeni düzenleme, özellikle COVID-19 pandemisi sırasında uygulanan geçici uygulamaları temel alarak, yasa kapsamını genişletmeyi hedefliyor.
Planlanan düzenlemeyle, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işlemiş olanların, cezalarının son 5 yıl içerisindeki sürede denetimli serbestlik imkanından yararlanarak tahliye edilmesi düşünülüyor. Bu adım, toplamda yaklaşık 50 bin mahkûmun serbest kalmasını sağlayacak ve böylece cezaevlerindeki aşırı kalabalık azaltılmış olacak. Bu girişimin amacı, hem adillik sağlamak hem de cezaevlerinin kapasite sorununu hafifletmek olarak öne çıkıyor.
Mevcut Kapasite ve Gerçekler
Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre, ülkemizdeki ceza infaz kurumlarının toplam kapasitesi 299 bin 881 kişi ile sınırlandırılmıştır. Ancak, hâlihazırda cezaevlerinde 403 bin 60 tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Bu rakamlar, kapasitenin yaklaşık 100 bin kişi üzerinde olduğunu gösteriyor. Bu durum, cezaevlerindeki yoğunluğu gözler önüne sererken, yeni çözümler geliştirilmesini zorunlu kılıyor.
Kovid-19 Döneminde Uygulanan Esnek Düzenlemeler ve Yeniden Gündeme Gelmesi
2020 yılında, Kovid-19 pandemisi nedeniyle başlatılan ve toplam 19 kez uzatılan Kovid-19 izni uygulaması, birçok mahkûmun geçici olarak cezaevinden çıkmasını sağlamıştı. Bu uygulama, 31 Temmuz 2023 tarihinde sona erdi. Ancak, o dönemde alınan kararlar doğrultusunda, denetimli serbestlik süresinin 5 yıl olarak belirlenmesi, mahkûmların tekrar cezaevine dönmesini engelleyebilecek düzenlemeler içeriyordu.
Yeni Düzenlemenin Amaçları ve Kapsamı
Hazırlanan yeni taslak, “eşitlik” ilkesine dayanarak, 31 Temmuz 2023’ten önce suç işlemiş tüm kişilerin, cezalarının türü ve süresi gözetilmeksizin, denetimli serbestlik imkanından faydalanmasını öngörüyor. Ayrıca, cezası 5 yılın altında olan kişiler ise hiç cezaevine girmeden, bu uygulamadan doğrudan yararlanabilecek. Bu sayede, hem hâlihazırda cezaevinde bulunanlar hem de henüz mahkûmiyeti kesinleşmemiş suçlular, bu düzenlemeden faydalanmış olacak.
Beklenen Etkiler ve Tahliye Hedefleri
Bu yeni düzenlemenin ilk etapta 50 bin civarında mahkûmun serbest kalmasını sağlayacağı tahmin ediliyor. Tahliyelerin, tensip edilen tahliye sayısının daha da artması bekleniyor. Ayrıca, uygulama sürecinde denetimli serbestlik tedbirleri sıkı bir takip ve kontrol altında yürütülecek, böylece düzenin bozulması önlenmiş olacak.
Siyasi Destek ve Meclis Gündemi
AK Parti ve MHP, hazırlanan bu yeni infaz düzenlemesine güçlü destek veriyor. Hükümet yetkilileri, bu adımla “eşitlik” ve “sistem rahatlatma” hedeflerini gerçekleştirmeyi amaçladıklarını belirtiyor. Tasarının, geniş uzlaşıyla birlikte Meclis’e sevk edilmesi ve yasalaşması planlanıyor. Bu süreç, özellikle siyasi iradenin kararlılığıyla hız kazanacak gibi görünüyor.
Yargı ve Anayasa Mahkemesi Perspektifi
Ancak, bu düzenlemenin “kısmi af” olarak değerlendirilmesi de söz konusu. Zira, daha önce AYM, denetimli serbestlik süresini 3 yıla çıkaran düzenlemeye sınırlı onay vermişti. Eğer, yeni düzenlemede bu süre 5 yıla çıkarılırsa, AYM’nin bu düzenlemeyi “anayasal sınırlar” dışında bulup iptal edebileceği endişeleri taşıyanlar da bulunuyor. Ancak hukukçular, geriye yürümeyen kararlar nedeniyle, yürürlüğe girmeden önce tahliye edilenlerin yeniden cezaevine dönmesinin mümkün olmadığını belirtiyorlar.
Yasal Süreç ve Uygulama Planları
Eğer taslak kabul edilip yasalaşırsa, şu adımlar izlenecek:
- 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işlemiş herkes 5 yıl denetimli serbestlik imkanından faydalanacak.
- Cezası 5 yılın altında olanlar hiç cezaevine girmeyecek.
- Cezaevinde bulunan mahkûmlar, son 5 yıl içindeki cezalarından tahliye edilecek.
- İlk aşamada 50 bin civarında mahkûm serbest bırakılacak.
- Bu süreçte, denetimli serbestlik sıkı takip ve denetim altında sürdürülecek.
Gelişmelerin Takibi ve Sonuçlar
Henüz kesinleşmiş olmasa da, bu düzenlemenin yakın zamanda Meclis gündemine gelmesi bekleniyor. Hem adalet sistemi hem de tutuklu yakınları, bu gelişmeleri yakından izliyor. Eğer hayata geçerse, Türkiye’deki infaz sistemi köklü bir değişiklik yaşayacak ve önemli bir adım atılmış olacak.