Çanakkale’de barajdaki su seviyesi, 2 ayda yüzde 83’ten 40’lara geriledi
Çanakkale’deki barajın su seviyesi son 2 ayda yüzde 83’ten 40’lara gerileyerek su kaynaklarının kritik seviyelere düştüğünü gösteriyor. Detaylar haberimizde.
Çanakkale’nin doğal güzellikleri ve zengin su kaynaklarıyla ünlü Kaz Dağları, mitolojide “Bin Pınarlı İda” olarak anılır. Bu eşsiz bölge, özellikle Bayramiç ve Ezine ilçelerine hayat veren önemli su kaynaklarını barındırır. Ancak son zamanlarda yaşanan kuraklık ve iklim değişiklikleri, bölgenin su dengesini ciddi şekilde olumsuz etkiliyor. Mayıs ayında %83 olan Bayramiç Barajı’nın su seviyesi, sıcak hava ve yüksek buharlaşma oranları nedeniyle hızla azalmaya başladı. Bu durum, bölgedeki tarımsal faaliyetleri ve yaşam koşullarını tehdit eder hale geldi.
Çanakkale Ziraat Odası Başkanı Ufuk Ünver, bölgedeki su sıkıntısına ilişkin yaptığı açıklamada, özellikle Kumkale köyü ve çevresinde suyun tükenmekte olduğunu vurguladı. Ünver, “Kaz Dağları’ndan beslenen bu baraj, bölgedeki tarım ve içme suyu ihtiyacını karşılıyor. Ancak şu an doğal su kaynaklarının büyük kısmında azalma yaşanıyor ve su akışı durma noktasına geldi,” diyerek endişelerini dile getirdi. Ayrıca, mevcut suyun sadece bu yıl için değil, önümüzdeki yıllar için de ciddi bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti.
Suyun Azalmasının Nedenleri ve Tarımsal Etkileri
Bayramiç Barajı’nın su seviyesinin Mayıs ayındaki %83 seviyesinden şu an %40’lara gerilemiş olması, bölgedeki su kıtlığının ciddiyetini ortaya koyuyor. Ünver, “Yüzde 50’nin altına düştük ve sıcak havalar devam ettiği sürece bu oran daha da düşecek. Meyve ve tarla sulamaları için ihtiyaç duyulan suyun önümüzdeki birkaç ay boyunca devam etmesi mümkün görünmüyor,” diye ekliyor. Bu durum, bölgedeki meyve ağaçlarını ve tarımsal üretimi ciddi anlamda tehdit ediyor. Özellikle ekim ayına kadar sulanması gereken meyve ağaçları, suyun azlığı nedeniyle ciddi risk altında.
Barajdan gelen suyun ise, aşırı kullanım ve yüksek tüketim nedeniyle maalesef sınırlı bir mesafede kalıyor. Ünver, “Barajdan suyun ulaşabildiği alanlar, sadece kontrollü ve bilinçli kullanım ile devam edebilir. Şu an bölgede suyun etkin kullanımı konusunda ciddi önlemler alınması gerekiyor,” diyerek, bölgedeki suyun sürdürülebilirliğine dikkat çekiyor.
Kumkale Köyü ve Su Sıkıntısı
Kumkale köyü, bölgedeki su sıkıntısının en yoğun yaşandığı alanlardan biri. Batak Ovası’nın bulunduğu bu köy, barajın en sonunda yer alıyor ve suyun denizle buluştuğu noktadan yaklaşık 60 kilometre uzaklıkta. Ünver, “Buradaki çiftçiler, suyun ulaşabilmesi için uzun ve zorlu bir mesafe kat etmek zorunda kalıyor. Bu nedenle, suyun kalitesi ve verimi düşüyor,” diyerek, suyun ulaşmadığı bölgelerde tarımsal üretimin sürdürülebilirliğinin tehdit altında olduğunu vurguladı.
Su talebinin yüksek olması ve aşırı kullanım, Kumkale’de domates, biber, mısır ve kavun üreticilerini büyük bir krizle karşı karşıya bırakıyor. Üreticiler, ne kaliteyi ne de verimi istediği seviyede yakalayamıyor. Ünver, “Herkes bilinçli su kullanımıyla bu sorunu aşmaya çalışıyor, ama mevcut durumda bu pek de yeterli değil,” ifadelerini kullandı. Su kıtlığı, bölgedeki yaşam kalitesini ve ekonomik faaliyetleri olumsuz etkiliyor, önümüzdeki günlerde yeni önlemler alınması zorunlu hale geliyor.