DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Borsa İstanbul’un Yükselişi ve Ekonomik Riskler

Borsa İstanbul’un yükselişi ve ekonomik riskler üzerine derinlemesine bir analiz. Yatırım fırsatları ve piyasa dinamikleri hakkında bilgi edinin.

30.03.2025
A+
A-

Dünyada Hisselerin ve Piyasaların Durumu

Dünyada hisselerin, emtialar ve kripto piyasalarının ciddi dalgalanmalar yaşadığı günlerden geçiyoruz. Ancak Türkiye’deki Borsa İstanbul, bu olumsuz hava koşullarına adeta meydan okuyor. Geçen yıl dolar bazında %30 kayıpla dünyanın en kötü performansına sahip borsa iken, bu yıl itibarıyla dolar bazında %33 kazançla en iyi getiriyi sağlayan borsa haline geldi.

Bu artışın en büyük lokomotifi bankalar. Temmuz’un 14’ünde başlayan hızlı yükseliş sürecinde banka endeksi, dolar bazında %104’ten fazla getiri elde ederek adeta yıldız gibi parlıyor. Ancak geçmişin kripto para performanslarıyla kıyaslandığında, sanayi şirketlerinin getirisi dolar bazında yalnızca %15 ile sınırlı kalmış durumda. Peki, neden sanayi şirketleri bu kadar geride kaldı? Eğer siz de bu duruma anlam veremiyorsanız, yalnız olmadığınızı belirtmek isterim; bu hareketin tamamını yakalayan pek yok gibi görünüyor.

Borsa Neden Bu Kadar Hızla Yükseldi?

Borsa neden bu kadar hızlı yükseldi? Ne oldu da bir anda banka hisseleri bu kadar değer kazandı? Sadece yabancı alımlarının etkisi mi? Yoksa gerçekten çok ucuz olduğundan dolayı mı? Gelecek yıl iktidarın değişeceği beklentisinin şimdiden piyasaya yansıması mı? Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin borsayı öven tweetleri mi etkili oldu? Kaynağı belirsiz paranın adresi olması mı? Seçim öncesi yönetimin, ekonomiyi iyi göstermek için yaptığı çabalar mı? Varlık Fonu’nun alımları mı? Bankaların endeksteki ağırlığını kullanarak vadeli kontratlarda para kazanma planları mı? Çok yükseldi diye satanları sıkıştırıp pozisyon kapattırmak mı? Hele bir de saçma sapan ekonomi yönetimi nedeniyle banka karlarının patlayarak artması mı?

Bankaların Ateşi Sönmeyecek Mi?

Bankaların Ateşi Sönmeyecek Mi?

Oysa yabancıların 2018 yılından itibaren Türkiye’den uzaklaşmaya başladığını ve borsa takasındaki sahiplik oranının %70’lerden %34’e indiğini düşündüğümüzde, bir anda nereden geldi bu banka aşkı hepimizi şaşırtıyor. Son dönemlerde borsaya giren 1 milyar dolar yabancı yatırımın %75’inin bankacılık sektörüne girmesi oldukça ilginç bir durum. Tamam, bankalar karlarını beşe katladı ama bu iktidarın bu kazançları yedireceği kesin mi? Son bir yılda 200’den fazla düzenleme ile bankalara zorla Hazine’ye borç verdiriliyor, beş yıllık faiz oranları ise %11 seviyelerine kadar düşmüş durumda. Gerçeklikten kopmuş bir piyasa nereye gidebilir sizce?

Öyle günler yaşıyoruz ki, vadeli piyasada bankaları satıp, spot piyasada alıp pozisyonunu kapatmak, anında %7 kar elde etmenizi sağlıyor. Bu kadar hızlı karı başka hiçbir yerde bulmak oldukça zor. Ancak borsa Türkiye’nin gelecek parlak günlerini fiyatlıyorsa, neden Türkiye’nin en önemli sektörü olan turizm %22 kayıp yaşıyor? Açıklamalara göre ülkeye turizmden ciddi bir para akışı olduğu söyleniyor. Avrupalılar enerji krizi nedeniyle kışı Türkiye’de geçirmeyi planlıyor. Peki, bu durumda ne anlıyoruz?

En Büyük Risk: Enflasyon

Size şöyle açıklayayım. Ülke yöneticilerinin geçen Eylül ayında enflasyonu göz ardı edip büyümeye odaklanmasıyla birlikte hikaye köklü bir şekilde değişti. Enflasyon, ekonomide tüm kötülüklerin anasıdır. Türk Lirası, parasal işlevlerinden çoğunu kaybettiği için şeffaflık, değerleme ve ölçüm kriterleri kaybolmuş durumda. Enflasyon muhasebesi uygulanmadığı için şirketlerin tamamı yüksek karlar elde ediyor gibi görünüyor. Ancak piyasa değerleri, defter değerleri, fiyat/kazanç oranları ve diğer mali göstergeler gerçeği yansıtmıyor. Haliyle fiyatlar, günümüz gerçekleriyle uyuşmuyor. Eğer gelecek satın alınıyorsa, acaba daha uygun bir zaman bulunabilir mi?

Mesela banka karları çok yüksek görünse de özsermaye karlılıkları %40’larda. Bunun anlamı nedir? Enflasyon, bankaların sermayelerini hızla eritiyor. Karlar artmaya devam edebilir, çünkü reel tablo, göründüğü gibi değil. Eğer enflasyon gerçekten düşecekse, ellerindeki Devlet İç Borçlanma Senetlerinden zarar yazmaya başladıklarında ne olacak? Diğer yandan, Kur Korumalı Mevduat ile çok ucuza mevduat toplayıp üzerini devlete ödetiyorlar. Kredi Garanti Fonu ile riski tamamen kamuya yüklüyorlar. Bu, bankaların açgözlülüğünden değil, ekonomi yönetiminin tercihinden kaynaklanıyor.

Borsada Şimdi Daha Sakin ve Dikkatli Olunmalı!

Borsada Şimdi Daha Sakin ve Dikkatli Olunmalı!

Görünmez bir el, piyasayı yukarı doğru iterek yükseltiyor. Bu saatten sonra borsa yatırımcılarının daha sakin ve dikkatli olması şart. Borsa‘nın çok sert bir şekilde düşeceğini ve ardından hızla geri döneceğini düşünmüyorum; ancak ivme kaybedecek. Yatırımcılar, genellikle sürü psikolojisiyle hareket ederler; iyimserken iyimser, kötümserken kötümser olurlar. Siz onlardan biri olmayın. Planınızı yapın, disiplini elden bırakmayın. Mutlaka zararı bir yerde kesin ve oyundan çıkmayın. Amaç, bu furya bittikten sonra enflasyonu da göz önünde bulundurarak uzun vadeli bir yatırımcı olmaktan kaçınmak. Nitekim parayı en az iki katına çıkarmalısınız ki, paranızın değerini aynı şekilde koruyun. Aksi takdirde, durduğunuz her gün kayıptasınız. Kalbim sizinle, güç bizimle olsun borsada da!

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.