Ayşenur Yazıcı’nın Zorlu Sağlık Mücadelesi ve Yaşadıkları
Ayşenur Yazıcı’nın sağlık mücadelesini ve yaşadıklarını öğrenin. Zorlu süreçte gösterdiği güçlü duruş ve mücadele hikayesiyle ilham veriyor.
Ayşenur Yazıcı’nın Sağlık Yolculuğu ve Duygusal Anlar
Ünlü ve sevilen spiker Ayşenur Yazıcı, aylar önce geçirdiği ciddi rahatsızlık nedeniyle uzun süre boyunca yoğun bakım ünitesinde tedavi görmüştü. Uzun ve zorlu bu süreçten sonra sağlık durumunda gerçekleşen olumlu gelişmelerle birlikte yeniden hayata tutundu. Ardından katıldığı bir programda, yaşadığı bu zor günleri ve hissettiklerini gözyaşlarıyla anlattı.
Mine Özbek’in YouTube kanalına konuk olan Yazıcı, hastalık başlangıcını ve yoğun bakımda geçirdiği günleri detaylıca paylaştı. Ayrıca, hastalıktan sonra yaşadığı psikolojik ve fiziksel dönüşüm sürecine de değindi.
Hastalığın Aniden Ortaya Çıkması ve İlk Günler
Ayşenur Yazıcı, hastalığının nasıl başladığıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Çok sağlıklı bir kadın değildim ve herhangi bir ciddi rahatsızlığım yoktu. Kendimi genellikle iyi hissederdim. 65 yaşındaki bir kadına göre kalp hastalıklarım veya diyabet gibi sorunlarım bulunmuyordu. Sadece kronik bir koah hastalığım vardı ve sigarayı bıraktıktan sonra bedenimde bazı olumsuz etkiler ortaya çıktı. Sigara yüzünden ciğerlerim ciddi anlamda zarar görmüştü. Aikido yapıyorum, bu sporla hem enerjimi koruyorum hem de zihnimi dinç tutuyordum. Ayrıca içki kullanmıyorum ve kötü alışkanlıklarım yok. Ancak, ‘Emekliliğin tadını çıkaracağım’ derken, aniden bir check-up sırasında karşılaştığım gerçeklerle sarsıldım.”
Kalp ve Damar Problemleri ve İlk Müdahale
Yapılan tetkiklerde, aort damarında ciddi bir çatlak ve tıkayıcı pıhtı tespiti yapıldı. Doktorlar, durumu acil olarak değerlendirdi ve stent takılması gerektiğine karar verdi. Yazıcı, bu süreçte yaşadığı korkuyu ve endişeleri şu sözlerle dile getirdi: “İlk müdahale sonrası 4 gün boyunca yoğun bakımda kaldım ve her şey yolundaydı. Ancak, bir hafta geçmeden tekrar yüksek tansiyon ve baş dönmesiyle karşılaştım. Beynimde sanki içeriden hava veriliyormuş gibi bir his ve şişkinlik hissettim. Hemen acile gittim ve orada bana çeşitli ilaçlar ve müdahaleler yapıldı.”
İkinci Ameliyat ve Sonrası
Doktorlar, ilk müdahaleden sonra kaymış olan stentin tekrar yerine oturtulması için ikinci bir ameliyat planladı. Yazıcı, bu süreci şu sözlerle anlattı: “İkinci ameliyata alındım ve yaklaşık 7,5 saat yoğun bakımda kaldım. Bu süreçte yaşadıklarım ve hissettiklerim gerçekten çok zorluydu. Bu ameliyat sonrası, ne yazık ki, bazı detayları hatırlamıyorum.”
Ölüme Yaklaşma ve Psikolojik Mücadele
Yoğun bakımda geçirdiği dönemde, ölümle burun buruna geldiğini anlatan Yazıcı, şu duygularını paylaştı: “Bir gün kız kardeşime ‘Ben öldüm, bana söylemiyor musunuz?’ dedim. O an, gerçekten ölüyüme yakın hissettim ve kendi vücudumu başka bir yerde, başka bir formda yaşıyor gibi hissettim. Eğer gerçekten öldüsem, bana söyleyin ve gideyim diye düşündüm. Kız kardeşim bana, ‘Hayır abla, bak kıymalı patates yiyorsun’ diyerek moral verdi. Ancak bu psikolojik deneyim, bana ciddi anlamda zorluklar yaşattı.”
Ölüm ve Sonrasında Yaşananlar
Yazıcı, ölüm sonrası yaşadıklarını ve ruh halini şu sözlerle dile getirdi: “Ölüm gerçekten kolay bir şey değilmiş. Ben bu süreçte, yaşamın kıymetini daha iyi anladım. Sonrasında ise, tekrar yürümeyi ve günlük hayata adapte olmayı öğrendim. Ellerimi kullanmakta zorluklar yaşadım, ama zamanla yeniden güçlendim ve kendi ayaklarım üzerinde durmayı başardım.”
İyileşme ve Yeniden Hayata Dönüş
Son olarak, aylar süren bu zorlu sürecin ardından yeniden hayata tutunduğunu ve kendini toparladığını anlatan Yazıcı, bu deneyimin ona kattıklarını şu sözlerle özetledi: “Hem psikolojik hem de fiziksel olarak büyük bir mücadele verdim. Yeniden yürümeyi, hareket etmeyi ve hayata tutunmayı öğrendim. Bu süreç bana, yaşamın ne kadar değerli olduğunu bir kez daha hatırlattı.”