Antalya’da Miras Davası: Sahte Mirasçılar ve Mahkeme Süreci

DHA Antalya’da Dikkat Çeken Miras Davası

Antalya, son günlerde dudak uçuklatan bir miras davasıyla gündeme geldi. Antalya 1’inci Sulh Hukuk Mahkemesi, kentin en değerli parkları, kamu binaları, 5 yıldızlı otelleri, spor tesisleri ve yaklaşık 10 bin konutun bulunduğu Meltem ve Bahçelievler mahalleleri ile Konyaaltı Beach Park’ını kapsayan 4 bin dönüm arazi üzerinde önemli bir karar aldı. Mahkeme, Arap Süleyman (Hacı Süleyman), Hacıbekirzade Hacı Mehmet Ağa ve Hazine’nin 1992 yılında eşit ana hissedar mirasçıları olduğuna hükmetti. Antalya Kadastro Mahkemesi de bu karara yönelik arazi tespiti gerçekleştirdi.

Sahtelik İddiaları Ortaya Çıktı

2011 yılında, bugünkü değeri 6 milyar doların üzerinde olduğu belirtilen arazilerin üç hissedarından biri olan Arap Süleyman’ın mirasçıları arasında sahte evrakla listeden çıkartılan Balbeyli Havva ile Ayşe isimli kızlarının da bulunduğu ortaya çıktı. Arap Süleyman’ın kızı Ayşe’nin mirasçılarının araştırmaları sonucunda, bu koldan gelenlerin mirasçı listesinde olmadığı ve ayrıca Havva isimli kızı yerine evrakta sahtecilik yapılarak başka bir Havva’nın gösterildiği belirlendi. Bu durum, sahte mirasçılar oluşturulmasına neden oldu.

Tarafların avukatları, Balbeyli Havva ile Ayşe yönünden Antalya 1’inci Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından 1992’de alınan kararın yenilenmesi için Antalya Kadastro Mahkemesi’ne başvurdu. Ancak Antalya Kadastro Mahkemesi, bu talebi reddetti.

İstinaf Süreci ve Karar Değişikliği

Davacı avukatları, Antalya Kadastro Mahkemesi’nin ret kararını istinafa taşıdı. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8’inci Hukuk Dairesi, Antalya Kadastro Mahkemesi’nin kararını bozarak, yeni mirasçılık belgesine dayanarak yargılamanın iadesi talebini kabul etti. Avukatlar, şu değerlendirmeyi yaptı:

• “Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8’inci Hukuk Dairesi, istinaf başvurularının kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.”

Mevcut durumda veraset ilamının iptali ile Kadastro Mahkemesi’nde yargılamanın iadesine gidilerek yeni hüküm kurulması ve mevcut tapu kayıtlarında maliklerin ve malik hisse oranlarının değişmesi gündeme gelebilir.

Bilirkişi Raporu ve Mirasçılık İddiaları

Diğer yandan, kendisinin mirasçı olduğunu iddia eden Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’nde görevli Hüsnü Yiğit, 2011 yılında Antalya 4’üncü Sulh Hukuk Mahkemesi’nde veraset ilamı davası açtı. Mahkemenin talebi üzerine bilirkişi uzmanları tarafından hazırlanan raporda, Arap Süleyman’ın mirasçıları olarak ilk eşinden kızı Ayşe, ikinci eşinden ise oğulları Mehmet Ali, Osman, Hacı Necip ile kızları Zeliha ve Havva gösterildi. Bilirkişi raporunda Hüsnü Yiğit’in üst soyunun mirasçı olmadığı net bir şekilde ortaya kondu.

Dava Süreci ve İstinaf Gelişmeleri

Antalya 4’üncü Sulh Hukuk Mahkemesi’nde devam eden veraset ilamı davasının sürecinde, bilirkişi raporunun tebliğ masraflarını yatırması için Hüsnü Yiğit’e süre verildi. Ancak, bilirkişi raporunda sahte mirasçı olarak belirtilen Yiğit, bu gideri yatırmadığı için dava reddedildi. Diğer müdahil vekillerinin ve davalıların yargılama gideri yatırma talepleri de mahkemece dikkate alınmadı. Ayşe kolundan mirasçı olan müdahil davacılar, bu kararı istinafa taşıdı ve Antalya 4’üncü Sulh Hukuk Mahkemesi’nin kararına ilişkin istinaf süreci devam ediyor.

Olası Sonuçlar ve İnşaat Projeleri Üzerindeki Etkisi

Ayşe kolu mirasçılarının avukatları, Antalya 4’üncü Sulh Hukuk Mahkemesi’nin veraset ilamı davası sonucuna göre veraset ilamının yeniden düzenlenmesi ve Arap Süleyman’ın Ayşe isimli kızının verasete dahil edilmesi durumunda, mevcut tapu kayıtlarının değişerek, tapudaki hissedar oranlarının azalmasının ve bu durumun devam eden tüm kamulaştırma davalarını ve inşaat projelerini durdurma ihtimalinin olduğunu belirtti.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı (DHA)

Kaynak: Ensonhaber