Altın ve Enflasyon: Güncel Piyasa Analizi ve Gelecek Tahminleri

Enerji Fiyatlarındaki Düşüş ve Enflasyonun Kalıcılığı

Son dönemlerde enerji fiyatlarındaki keskin düşüşlere rağmen, barınma ve gıda maliyetlerindeki ani ve yüksek artışlar tüketicilerin üzerindeki yükü hafifletmekten uzak kaldı. Bu durum, enflasyonun başlangıçta öngörülen seviyelerin çok üzerinde kalmasını sağlıyor ve piyasalarda güvensizlik oluşturuyor. Uzmanlar, enflasyonun kalıcı ve güçlü bir şekilde devam etmesi nedeniyle yatırımcıların altın gibi güvenli limanlara yönelmekte tereddüt etmediklerini belirtiyor.

Daha Agresif Bir Fed ve Altın Piyasası Üzerindeki Etkileri

Piyasa oyuncuları, Federal Rezerv’in yılın ilerleyen dönemlerinde daha sert adımlar atma olasılığına odaklanmış durumda. Enflasyonun devam etmesi ve beklentilerin değişmesiyle beraber, faiz oranlarının yükselişi daha fazla oynaklık ve belirsizlik yaratıyor. Özellikle faizlerin, altın fiyatları üzerinde belirleyici rol oynadığı düşünüldüğünde, uzun vadeli destek seviyelerinin üzerinde kalması kritik hale geliyor. Bu bağlamda, faiz oranlarının yükselmesi, altını olumsuz etkileyebilir.

Enflasyon Verileri ve Piyasa Tahminleri

Ağustos ayına ait %8,3 seviyesindeki TÜFE verilerinin beklentilerin üzerinde gelmesi, piyasalarda şaşkınlık yarattı. Bu gelişmenin ardından, faiz artırımı beklentileri hızla yükseldi. CME FedWatch olasılık araçlarına göre, piyasa katılımcıları önümüzdeki dönemde, Fed’in faizleri 100 baz puan artışla yükseltme ihtimalini %30’un üzerine çıkardı. Geçen hafta, yatırımcılar, Fed’in 50 veya 75 baz puanlık artış yapıp yapmayacağı konusunda kararsızdı. Piyasa analisti Colin Cieszynski, şu değerlendirmede bulunuyor: Enflasyon verileri, Fed’in politika duruşunun oldukça gerisinde olduğunu gösteriyor. Bu nedenle, Fed’in önümüzdeki hafta piyasalara, enflasyonu ciddiye aldığını göstermek adına %1’lik bir adım atması olasıdır. Bu veriler, enflasyonun sadece birkaç emtia değil, geniş bir tabanda yüksek seviyelerde seyrettiğine işaret ediyor.

Altın Fiyatlarındaki Düşüş ve Teknik Analizler

Salı günü, beklentilerin üzerinde gelen TÜFE verileri sonrası, değerli metal %1’den fazla değer kaybetti ve 1.700 dolar seviyesini yeniden test etti. Ayrıca, Aralık ayı altın vadeli sözleşmeleri baskı altında kalmaya devam ediyor. Faiz oranlarının artış beklentileri, fiyatların kritik uzun vadeli destek seviyesinin üzerinde kalmasını engelliyor. Analistler, bu durumun altın fiyatlarının daha fazla zayıflamasına neden olabileceğine dikkat çekiyor. Kıdemli teknik analist Jim Wyckoff, şu seviyeyi vurguluyor: Boğaların, Ekim ayındaki en düşük seviyeleri olan 1.686,30 dolar seviyesini koruması gerekiyor. Bu seviyenin altına inmek, grafikte ciddi zayıflık ve satış baskısı anlamına gelir. Ayrıca, bu seviyenin kırılması, fiyatlarda daha sert düşüşleri tetikleyebilir.

Uzmanların ve Analistlerin Altın Tahminleri

Colin Cieszynski, 1.680 dolar ile 1.675 dolar arasında bir destek seviyesini takip ediyor. Bu destek kırılırsa, fiyatların 1.550 dolara kadar gerileyebileceği öngörüsünde bulunuyor. Birçok analiste göre, 1.675 dolar seviyesinin altına inilmesi, üç yıllık boğa piyasasının sona erdiğine işaret edebilir. Altın yatırımcılarının en büyük endişeleri arasında faiz artışlarının devam etmesi ve yüksek faiz ortamının altını olumsuz etkilemesi bulunuyor. FXTM piyasa analisti Lukman Otunuga, şu açıklamayı yapıyor: Yatırımcılar, önemli bir güvenli liman olan altını, yükselen faiz ortamında tutmakta zorluk yaşıyorlar. Ancak, piyasalarda, Kasım ayında 75 baz puanlık faiz artışına güçlü bir şekilde fiyatlandırma yapılıyor. Aynı zamanda, piyasa katılımcıları, Mart ayına kadar %5’lik terminal faiz oranını görebilirler. Bu gelişmeler, altının değer kaybını artırabilir.

Fiyatları Destekleyecek Diğer Faktörler ve Doların Gücü

Altının görünümü oldukça olumsuz olsa da, bazı uzmanlar piyasayı destekleyecek çeşitli faktörlerin devreye girebileceğine inanıyor. ABD dolarının 20 yılın en yüksek seviyesinde olması ve yükselen piyasa ülkelerinin artan borç krizleri riski, altını destekleyebilir. Ayrıca, %1’lik faiz artışının, Fed’in panik hareketi olarak algılanabileceği ve bunun da altına olumlu yansıyabileceği düşünülüyor. MKS’de metal stratejisi başkanı Nicky Shiels, yatırımcıların güvenli liman talebinden vazgeçmediklerini belirterek, Yüksek faiz ortamlarına rağmen, altın 1.700 dolar seviyesini koruyabilir çünkü yatırımcılar, küresel ekonomik belirsizlikler nedeniyle güvenli liman arayışını sürdürüyorlar.

Gelecek Hakkında Görüşler: Dolar ve Altın

Saxo Bank emtia stratejisi başkanı Ole Hansen, altın fiyatlarının 1.700 dolar seviyesini tutmasını bekliyor. Ancak, ABD faiz oranlarındaki yüksek seviyelerin, fiyatlar üzerinde baskı oluşturduğunu belirtiyor. Hansen, şu yorumu yapıyor: Gelecek hafta %1’lik bir faiz artışı, ekonomik sınırların yakın olduğunu ve altın pozitifliği için fırsat oluşturabileceğini gösteriyor. Dolar muhtemelen güçlü kalacaktır ve altın zayıf seyredecektir, en azından ekonomik kırılmalara kadar. Ancak, piyasanın beklentilerinin yanlış olabileceğine inanıyorum çünkü enflasyonun %3’e düşmesini öngörüyorum.

Yıl Sonu Altın Fiyatları ve Ekonomik Tahminler

Capital Economics kıdemli ekonomisti Andrew Hunter, Fed’in önümüzdeki hafta 75 baz puanlık faiz artışını öngörüyor. Ayrıca, yeni FOMC tahminlerinin sıkılaştırma döngüsünün sona erdiğine dair sinyal verdiğini belirtiyor. Ancak, enflasyonun hızla düşüş göstereceğine inanıyor. Bu gelişmeler ışığında, Hunter, yıl sonunda altın fiyatlarının 1.650 dolar seviyesine gerilemesini bekliyor. Güçlü ABD doları ve artan faiz oranlarının, fiyatların bundan sonra da baskılanmasına neden olacağı öngörülüyor. 2023 yılının ikinci yarısında ise, altın fiyatlarının biraz toparlanabileceğine dair iyimserlik söz konusu.